Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece velayetin değiştirilmesi talebi reddedilmiş, kişisel ilişki kurulmasına ilişkin talep ise " her ne kadar sosyal inceleme raporunda müşterek çocukla şahsi ilişki kurulması yönünde görüş bildirilmişse de, davalı-karşı davacının yargılama aşamasında gelirine ilişkin bilgileri gizlediği, tanık ayarlayarak davacı-karşı davalının fotoğraflarını çektirdiği, müşterek çocukla uzun süre ilgilenmediği ve babalık sorumluluğu taşımadığı, nafaka ödememek için kötüniyetli hareket ettiği" gerekçesi ile reddedilmiştir. Ana ve babadan her biri, velayeti altında bulunmayan veya kendisine bırakılmayan çocuk ile uygun kişisel ilişki kurulmasını isteme hakkına sahiptir (TMK.md. 323). Türk Medeni Kanununun 324/2 maddeleri uyarınca kişisel ilişki düzenlenmesinde çocuğun sağlık, eğitim ve ahlak bakımından yararları esas tutulur....

    ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 10/06/2021 NUMARASI : 2020/281 ESAS 2021/157 KARAR DAVA KONUSU : Çocukla Kişisel İlişki Kurulması KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalının 2020 yılı nisan ayında müşterek çocuğu alarak baba evine gittiğini, çocukla müvekkilinin görüşmesine müsaade etmediğini belirterek çocukla kişisel ilişki tesisine karar verilmesini talep etmiştir....

    Aile Mahkemesi'nin 2019/234 Esas-2019/341 Karar sayılı ilamı ile müşterek çocuğun velayetinin müvekkiline verildiğini ve müşterek çocukla anne arasında her hafta sonu çocuğun annesinin yanında kalması yönünde kişisel ilişki kurulmasına karar verildiğini, kişisel ilişki kararının müşterek çocuk için fiziksel, psikolojik ve eğitim açısından doğru olmadığını, çocuğun bütün hafta sonlarını anne ile geçirmesinin müşterek çocuk ve müvekkili yönünden telafisi imkansız sonuçlar doğurabileceğini, yaz tatilinde çocuğun anne yanında 1 ay kalmasının da müvekkili ile çocuğun iletişimi açısından sorunlar ortaya çıkarabileceğini belirterek; davalı-karşı davacının müşterek çocuk Burak Alp ile arasındaki kişisel ilişkinin her ay iki hafta sonu ve yaz tatilindeki görüş süresinin daha kısa olacak şekilde değiştirilmesini talep ve dava ettiği ayrıca tarafların boşanmasına ilişkin mahkeme kararında davalı-karşı davacı lehine ve müvekkili aleyhine aylık 400,00- TL yoksulluk nafakasına hükmedildikten sonra...

    Tarfların evlilik birliği devam etmekte olup, fiilen ayrı yaşadıkları, çocukla kişisel ilişki tesisine ilişkin talebin Türk Medeni Kanununun 197/son maddesine dayanmakta olup, "tedbir" mahiyetinde bulunduğu anlaşılmaktadır. Bu halde, dava tedbiren kişisel ilişkinin tesisine ilişkin olup, tedbiren kişisel ilişkiye dair düzenlemede yer itibarıyla eşlerden birinin yerleşim yeri mahkemesi yetkilidir (TMK m. 201). Davalı, usulünce yetki itirazında bulunmuştur. 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu kesin olmayan yetki itirazının bir ilk itiraz (HMK m. 116/1-a) olduğunu, ilk itirazların bir ön sorun gibi incelenmesi ve karara bağlanması gerektiğini (HMK m. 117/3) belirlemiştir. Hukuk Muhakemeleri Kanununun 164. maddesinde gösterilen şekilde ön sorunun incelenmesi gerekir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Çocukla Kişisel İlişki Kurulmasının Kaldırılması Yahut Sınırlandırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Velayet hakkına sahip olan davacı, çocukla diğer taraf (babası) arasında tesis edilen kişisel ilişki sebebiyle çocuğun huzurunun bozulduğunu, davalının kişisel ilişki hakkını amacına aykırı kullandığını, çocuğa fiziki şiddet uyguladığını ileri sürerek, kişisel ilişkinin kaldırılmasını, bunun kabul edilmemesi halinde süresinin daraltılmasını istemiştir....

        Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Çocukla Kişisel İlişki Kurulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı baba tarafından açılan çocukla kişisel ilişki kurulması istemli davada, ilk derece mahkemesince verilen 29.04.2018 tarih 2018/1006 E. 2021/348 K. sayılı karar süresi içerisinde davalı anne tarafından istinaf edilmiştir....

          Çocukla ana baba arasında düzenli kişisel ilişki kurulması ve bu ilişkinin sürdürülmesi çocuk için bir hak olduğu gibi, ana ve baba için de bir haktır. Kişisel ilişki kurulmasından beklenen amaç çocukla ebeveynleri arasında aile bağlarını geliştirmek ve bu suretle çocuğun sağlıklı gelişimini sağlamaktır. Bu sebeple kişisel ilişki analık ve babalık duygusunu tatmin edecek nitelikte olmalıdır. Kişisel ilişkiye dair ilamlar maddi anlamda kesin hüküm niteliğinde olmayıp koşulların değişmesi halinde yeniden düzenlenmesi her zaman istenebilir.Baba ile çocuk aracında kurulan kişisel ilişki uzun ve çocuğun menfaatine aykırıdır. Çocuk ile baba arasında çocuğun yaşı gözetilerek daha uygun süreli kişisel ilişki kurulmak üzere hükmün bozulması gerekmiştir....

            İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı kadın vekili davanın reddi yönünden, davalı erkek vekili kişisel ilişki ve tedbir nafakasının miktarı yönlerinden istinaf kanun yoluna başvurmuştur. B. Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin 21.09.2022 tarihli, 2022/2135 Esas, 2022/2147 Karar sayılı kararıyla İlk Derece Mahkemesinin delil değerlendirmesi ve davanın ret gerekçesinin doğru olduğu, davacının davasını ispat edemediği, kişisel ilişki tesisinden beklenen amacın çocukla ebeveynleri arasında aile bağlarını geliştirmek ve bu suretle çocuğun sağlıklı gelişimini sağlamak olduğu, çocukla babası arasında tedbiren kişisel ilişki kurulması gerektiği gerekçesi ile davacı kadının tüm, davalı erkeğin diğer istinaf taleplerinin esastan reddine, davalı erkeğin kişisel ilişkiye yönelik istinaf talebinin kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurularak ortak çocuk 2018 doğumlu ...'...

              "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Çocukla Kişisel İlişki Kurulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Kişisel ilişki kurulması istenilen 2002 doğumlu Nazlı Can'a kayyım olarak atanan Nesrin Haybeci'ye mahkeme kararı ve davacının temyiz dilekçesinin tebliği sağlanarak tebligat evrakı eklendikten sonra birlikte gönderilmek üzere dosyanın yerel mahkemesine İADESİNE oybirliğiyle karar verildi.08.03.2010 (Pzt.)...

                DAVA TÜRÜ :Kişisel İlişki KARAR DÜZELTME İSTEYEN :Davacı Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen hükmün; onanmasına dair Dairemizin 19.09.2011 gün ve 23516-13464 sayılı ilamiyle ilgili karar düzeltme isteminde bulunulmakla, evrak okundu, gereği düşünüldü; Davacı, evlilik dışı doğan ... ile kişisel ilişki kurulmasını talep etmiş, mahkemece “davacı ile küçük arasında kişisel ilişki kurulmasının çocuğun gelişimi açısından risk oluşturacağı gerekçesiyle” davanın reddine karar verilmiş, bu karar davacı tarafından temyiz edilmiş, Dairemizin 19.09.2011 gün ve 2010/23516-2011/13464 sayılı kararı ile “çocukla istemde bulunan arasında hukuksal bir bağ mevcut olmadığı ve Türk Medeni Kanununun 323. maddesi koşullarının da gerçekleşmediği gerekçesiyle” mahkemenin gerekçesi değiştirilmek suretiyle onanmıştır....

                  UYAP Entegrasyonu