sureti ile kişisel ilişki kurulmasına dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
hafta sonları Cumartesi günü saat 10.00'dan Pazar günü saat 17.00'a kadar, dini bayramların 2. günü saat 10.00'dan 3.günü saat 17.00'a kadar, her yıl 1 Temmuz günü saat 10.00'dan 15 Temmuz günü saat 17.00'a kadar davalı babanın ortak çocuğu yanına almak suretiyle kesintisiz olarak kişisel ilişki kurulmasına..." kişisel ilişki kararının karar kesinleşinceye kadar tedbiren devamına karar verilmiştir. V. TEMYİZ A. Temyiz Yoluna Başvuranlar Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur. B. Temyiz Sebepleri Davacı vekili; davalı ile kişisel ilişkinin kaldırılmamasının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, ortak çocukla baba arasında kurulan kişisel ilişkinin kaldırılmasını gerektiren durum olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. 2....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından, kadın lehine hükmolunan nafaka ve kişisel ilişki yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Çocukla ana veya baba arasında düzenli kişisel ilişki kurulması ve bu ilişkinin sürdürülmesi çocuk için bir hak olduğu gibi, düzenli kişisel ilişki elde etme ve sürdürme ana veya baba için de bir haktır. Kişisel ilişki tesisinden beklenen amaç, çocukla ebeveyn arasında aile bağlarını geliştirmek ve bu suretle çocuğun sağlıklı gelişimini sağlamaktır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Çocukla Kişisel İlişkinin Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, taraflarca temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacının temyiz itirazları yersizdir. 2-Davalının temyiz itirazlarına gelince; Davalı baba ile çocuk arasındaki tesis edilen kişisel ilişkinin değiştirilebilmesi için mevcut kişisel ilişki nedeniyle çocuğun huzurunun ciddi olarak tehlikeye girmiş olması veya kendisine kişisel ilişki hakkı tanınan ebeveynin bu hakkını amacına ve yükümlülüklerine aykırı olarak kullanmış bulunması veya çocukla ciddi şekilde ilgilenmemiş olması gerekir....
Aile Mahkemesi'nin 2015/480 E. sayılı dosyasından verilen 16.02.2016 tarihli ara kararına dayalı olarak aleyhine Çocuk Teslimi ve Çocukla Kişisel İlişki Kurulmasına İlişkin (örnek 3) ilamlı icra takibi başlatıldığını, söz konusu ara karara dayanılarak başlatılan ilamlı icra takibinini usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek takibin iptalini talep ettiği, mahkemece, şikayetin reddine karar verildiği anlaşılmıştır. Takibin dayanağı, çocukla baba arasında ara kararda belirtilen saat ve günlerde tedbiren kişisel ilişki kurulmasına yönelik ... ... 4. Aile Mahkemesi'nin 2015/480 E. sayılı dosyasından verilen 16.02.2016 tarihli ara kararı olup bu ara kararı İİK'nun 25 ve 25/a maddelerinde yazılı ilam niteliği taşımadığından bu karara dayanılarak ilamlı icra takibi yapılamaz. Bu ihtiyati tedbir kararı HMK 393. maddesi uyarınca kararı veren mahkeme tarafından uygulanır....
Aile Mahkemesi'nin 18.12.2014 tarihli çocukla anne arasında kararda belirtilen saat ve günlerde tedbiren kişisel ilişki kurulmasına yönelik olup bu ara kararı İİK'nun 25 ve 25/a maddelerinde yazılı ilam niteliği taşımadığından bu karara dayanılarak ilamlı icra takibi yapılamaz. Bu ihtiyati tedbir kararı HMK 393. maddesi uyarınca kararı veren mahkeme tarafından uygulanır. Açıklanan nedenlerle mahkemece şikayetin kabulü ile takibin iptaline karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile reddine dair hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 05/06/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Aile Mahkemesi'nin 2015/653 E. sayılı dosyasından verilen 28.01.2016 tarihli ara kararına dayalı olarak aleyhine Çocuk Teslimi ve Çocukla Kişisel İlişki Kurulmasına İlişkin (örnek 3) ilamlı icra takibi başlatıldığını, söz konusu ara karara dayanılarak başlatılan ilamlı icra takibinini usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek takibin iptalini talep ettiği, mahkemece, şikayetin reddine karar verildiği anlaşılmıştır. Takibin dayanağı, çocukla baba arasında ara kararda belirtilen saat ve günlerde tedbiren kişisel ilişki kurulmasına yönelik ... 2. Aile Mahkemesi'nin 28.01.2016 tarihli ara kararı olup bu ara kararı İİK'nun 25 ve 25/a maddelerinde yazılı ilam niteliği taşımadığından bu karara dayanılarak ilamlı icra takibi yapılamaz. Bu ihtiyati tedbir kararı HMK 393. maddesi uyarınca kararı veren mahkeme tarafından uygulanır. Açıklanan nedenlerle mahkemece şikayetin kabulü ile takibin iptaline karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile reddine dair hüküm tesisi isabetsizdir....
Somut olayda, mahkemece sosyal hizmet uzmanından alınan 07.04.2015 tarihli raporda ortak çocuğun velayetinin değiştirlmesinin gerekmediği ancak anneyle daha uzun süreli kişisel ilişki kurulması gerektiği belirtilmiş, daha sonra davacı-davalı tarafından bu rapora itiraz edilmiş, itiraz üzerine ... Tıp Fakültesi'nde görevli iki doktordan oluşan heyetle tekrardan rapor tanzim ettirilmiş, bu raporda da her iki tarafın velayet görevini yerine getirmesini engelleyecek bir durumlarının olmadığı tespiti yapılarak, ortak çocuğun anneyi istediği belirtilmekle yetinilmiş, velayet konusunda ise bir görüş belirtilmemiştir. Gerçekleşen bu durum karşısında, mahkemece yukarıda 3. paragrafta belirtilen kıstaslar dikkate alınmadan alınan her iki raporda yetersizdir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Çocukla Kişisel İlişki Kurulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı, davalıyla evlilik dışı ilişkisinden dünyaya gelen ve “tanıma” ile babalarına bağlanan çocukları 2000 doğumlu .... ve 2005 doğumlu ...'la kişisel ilişki kurulmasını istemiş, mahkemece; davanın ... yönünden kesin hüküm sebebiyle reddine karar verilmiş, diğer çocuk ....'la kararda gösterilen sürelerde kişisel ilişki tesis edilmiştir. Mahkeme, kesin hükme,...la daha önce kurulan kişisel ilişkiye dair ilamı esas almıştır. Çocuklarla kişisel ilişki tesisi, yeni olguların zorunlu kılması, durum ve koşulların değişmesi veya çocuğun menfaatinin gerektirmesi halinde değiştirilebilir, büsbütün kaldırılabilir veya süresi genişletilip sınırlandırılabilir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 04/07/2022 NUMARASI : 2021/1433 ESAS 2022/1154 KARAR DAVA KONUSU : Çocukla Kişisel İlişki Kurulması KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı erkek vekili dava dilekçesinde özetle; Tarafların boşandığını, boşanma kararının kişisel ilişki tesis edilmediği, 2018 yılı mart ayından beri babanın çocuğu görmediğini, babanın işsiz olduğunu, tüm bu nedenlerle çocukla baba arasında kişisel ilişki tesisine karar verilmesini talep etmiştir....