bilgilerinin İl Göç İdaresinden sorulduğunda temin edilebileceğini, bu nedenlerle davanın kabulü ile davacı baba ile küçük arasında uygun kişisel ilişki tesisine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı erkeğin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Velayeti davacı anneye bırakılan ortak çocuk ile davalı baba arasında "pedagog refakatinde kişisel ilişki" kurulması, somut olay açısından kişisel ilişkinin amacına uygun düşmeyeceği gibi babanın çocukla kişisel ilişki kurma hakkını sınırlar niteliktedir....
Davacı vekili 21/10/2022 tarihli dilekçesi ile müşterek çocuk ve baba arasında İzmir 8.Aile Mahkemesinin 14/10/2022 tarih, 2022/105- 105 D.İş sayılı kararı ile tedbiren kişisel ilişki kurulmasına karar verildiğini belirterek, buna ilişkin kararı ibraz etmiştir. GEREKÇE: Dava; evlilik dışı doğan, hükmen baba ile soybağı kurulan çocukla baba arasında kişisel ilişki kurulması istemine ilişkindir....
c)Mahkemece, velayeti davalı-karşı davacı anneye bırakılan 2014 doğumlu ortak çocuk ... ile davacı-karşı davalı baba arasında "Her ayın ilk ve üçüncü haftası Pazar günleri sabah saat 10:00'dan aynı gün akşam saat 17:00'ye kadar, dini bayramların ikinci günü sabah saat 10:00'dan aynı gün akşam saat 17:00'ye kadar görüştürülmek suretiyle şahsi ilişki kurulmasına "şeklinde kişisel ilişki düzenlemesi yapılmıştır. Kişisel ilişki düzenlemesinde esas olan çocuğun üstün yararıdır. Çocukla ana baba arasında düzenli kişisel ilişki kurulması ve bu ilişkinin sürdürülmesi çocuk için bir hak olduğu gibi, ana ve baba için de bir haktır. Kişisel ilişki tesisinden beklenen amaç çocukla ebeveynleri arasında aile bağlarını geliştirmek ve bu suretle çocuğun sağlıklı gelişimini sağlamaktır. Bu sebeple kişisel ilişki analık ve babalık duygusunu tatmin edecek nitelikte olmalıdır....
Çocukla ana baba arasında düzenli kişisel ilişki kurulması ve bu ilişkinin sürdürülmesi çocuk için bir hak olduğu gibi, ana ve baba için de bir haktır. Kişisel ilişki tesisinden beklenen amaç çocukla ebeveynleri arasında aile bağlarını geliştirmek ve bu suretle çocuğun sağlıklı gelişimini sağlamaktır. Bu sebeple kişisel ilişki analık ve babalık duygusunu tatmin edecek nitelikte olmalıdır. Kişisel ilişkiye dair ilamlar maddi anlamda kesin hüküm niteliğinde olmayıp koşulların değişmesi halinde yeniden düzenlenmesi her zaman istenebilir. Bu bakımdan, babalık duygularını tatmine elverişli, çocuğun da baba sevgisi ve şefkatini tatmasına yeterli, yatılı olacak şekilde daha uygun süreyle kişisel ilişki tesisi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru bulunmamıştır. Ne var ki, bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün kişisel ilişkiye yönelik bölümünün düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir (HMK m. 370/2) ....
çocukla ilgili kişisel ilişki tesisinin davacının talep ettiği gibi her hafta olması durumunda müşterek çocuğun eğitimin aksayacağı, bu nedenle müşterek çocuğun yüksek menfaati gereği karar verilmesini İLK DERECE MAHKEMESİ KARARINI ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama sonucunda;''Açılan davanın kabulü ile; İzmir 11....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Velayet-Çocukla Kişisel İlişki Kurulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı kadının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Kişisel ilişki düzenlemesinde aslolan çocuğun yararıdır. Tarafların ortak çocuğu... 22.02.2010 doğumlu olup, yaşı nazara alındığında ana bakım ve şefkatine muhtaç olup 1-31 temmuz tarihleri arasında kurulan kişisel ilişki süresi çoktur . Şu halde daha uygun süreli kişisel ilişki kurmak gerekirken , yazılı şekilde, düzenleme yapılması doğru bulunmamıştır....
Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki hakimin müdahalesi ve çocukla kişisel ilişki kurulması davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kişisel ilişki kurulması talebine yönelik kısmen kabulüne, davacının diğer taleplerinin ise reddine karar verilmiştir. Kararın davalı vekili ve davacı vekili tarafından katılma yoluyla istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davacı vekilinin başvurusunun esastan reddine, davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kısmen kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle kişisel davacının ilişki düzenlemesi talebinin reddine karar verilmiştir....
DAVA Davacı baba vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalının boşandığını, ortak çocuğun velayetinin anneye verildiğini, ortak çocukla baba arasında kişisel ilişki tesisi için gidildiğinde davalının ailesinin tartışma ve kavga ortamı yarattığını, ortak çocukla baba arasında geçerli olan kişisel ilişkinin yatılı olmadığını, müvekkilinin de davalının da Ereğli de yaşadıklarını belirterek hafta sonları sömestri tatili dini ve milli bayramlar, yaz tatili için yatılı olacak biçimde kişisel ilişki tesisine, babalar günü için günlük kişisel ilişki tesisine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. II....
Kişisel ilişki sebebiyle çocuğun huzuru tehlikeye girer veya ana ve baba bu haklarını Türk Medeni Kanununun 324. maddesinin (1.) fıkrasında gösterilen yükümlülüklerine aykırı olarak kullanırlar veya çocuk ile ciddi olarak ilgilenmezler ya da diğer önemli sebepler varsa, kişisel ilişki kurma hakkı reddedilebilir veya kendilerinden alınabilir (TMK m. 324/2). Tarafların müşterek çocuğu 2016 doğumludur. Yapılan soruşturma ve toplanan delillerden kendisine kişisel ilişki hakkı tanınan davalının, bu hakkını amacına aykırı olarak kullandığını kabule yeterli delil mevcut olmadığı gibi, kişisel ilişki sebebiyle çocuğun huzurunun ciddi olarak tehlikede olduğuna ilişkin bir delil de bulunmamaktadır. Çocuk ile ana ve babası, düzenli kişisel ilişki elde etme ve bu ilişkiyi sürdürme hakkına sahiptir. Ana ve babası ayrı olan çocuğun ebeveynleriyle düzenli kişisel ilişki kurması ve bu ilişkiyi sürdürmesi çocuk için bir hak olduğu gibi, ana ve baba için de haktır....