Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 20/11/2020 NUMARASI : 2018/410 ESAS - 2020/532 KARAR DAVA KONUSU : Çeyiz Alacağı KARAR : Şanlıurfa 1. Aile Mahkemesinin 2018/410 esas sayılı dosyasında boşanma, ziynet ve çeyiz eşyası alacağı davası yönünden yapılan yargılama sonucunda verilen 20/11/2020 tarihli karar aleyhine karşı davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulduğu, dosyanın dairemizin 2022/813 esas sırasına kaydedildiği, davacının boşanmanın fer'isi niteliğindeki talepler ve ziynet eşyası alacağı yönünden istinaf incelemesinin söz konusu dosyada yapıldığı, çeyiz alacağına ilişkin davanın tefriki ile ayrı esasa kaydedilmesine ve istinaf incelemesinin yeni esas üzerinden yapılmasına karar verildiği, tefrik üzerine çeyiz eşyası alacağı davasına ilişkin dosyanın dairemizin yukarıda yazılı esas sırasına kaydedildiği anlaşılmakla dosya incelendi....

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Yerel mahkemece davacının ziynet eşyalarını ve çeyiz eşyalarının bedelinin ödenmesine karar verildiği görülmüştür....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki eşya alacağı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı, evlendiğinde getirdiği tüm eşyalarını , çeyiz senedini imzalayan davalılara teslim ettiğini, davalı kocasından boşandığını, boşanma kararının kesinleştiğini, ziynet ve çeyiz eşyalarının eski eşinin yanında kaldığını ileri sürerek; fazlaya ilişkin hakları saklı olmak üzere, eşyaların aynen iadesine; olmaz ise, ziynet eşyaları için 20.000.00.- TL nin dava tarihinden yasal faizi ile , çeyiz eşyaları için 10.000.00.- TL nin dava tarihinden yasal faizi ile müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

    Somut olayda mahkemece; bu ilke gözardı edilip davacı ve davalı lehine, kabul edilen ve reddedilen ziynet ve çeyiz eşyası bedellerinin toplamı üzerinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği belirlenen tek bir vekâlet ücretine hükmedilmesi gerekirken, konusu para ile ölçülebilen kişisel mal niteliğindeki çeyiz ve ziynet eşyası taleplerinin ayrı davalar olarak değerlendirilip davacı ve davalı lehine ayrı ayrı vekâlet ücretlerine hükmedilmesi doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir....

      Yine mahkemece ziynet eşyalarına yönelik olarak davalının davacıya teslim etmediği ziynet eşyaları bedelinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine ifadesiyle yetinmiş, bunun dışında; hangi tanık beyanlarına hangi sebeple üstünlük tanındığı, hangi tanık beyanlarına hangi sebeple itibar edilmediği belirtilmediği gibi, bu bedele ne şekilde ulaşıldığı ve dava konusu edilen hangi ziynetlerin karşılığı olduğu hüküm yerinde gösterilmemiştir. Kadının çeyiz eşya talebine yönelik kararın da gerekçesi açıklanmamıştır. Bu nedenle kadının boşanma, ziynet ve çeyiz alacağı davaları yönünden yeterli gerekçeden yoksun şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olduğundan bozmayı gerektirmiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Aile Mah.sıfatı ile) DAVA TÜRÜ : Eşya alacağı Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı eşya alacağı davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, ziynet ve çeyiz eşyalarının aynen iadesi, mümkün olmazsa bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, düğünde takılan ziynet eşyaları ile çeyiz eşyalarının davalıda kaldığından bahisle söz konusu eşyaların aynen iadesi, mümkün olmazsa 19.671,00 TL nin davalıdan tahsilini istemiştir. Davalı, talep edilen ziynetlerin davacıda olduğunu, eşyaların ise bedellerinin kendisi tarafından ödenmiş olup, davacıya ait olmadıklarını bu nedenle davanın reddini savunmuştur....

          Mahkemenin ara kararı doğrultusunda, davacı vekili, 17/03/2016 tarihli dilekçesi ile çeyiz ve ziynet eşyası alacağı talebinin fazlaya ilişkin haklar saklı tutulmak kaydı ile 14.855 TL olarak bildirip, 12.855 TL alacak için eksik harcı yatırdığı, taşınır mallar için 2.000 TL katılma alacağı, taşınmaz için 2.000 TL katkı ve 1.000 TL değer artış payı alacağı olarak açıklama yaptığı görülmüştür....

          Davacı kadın karar kesinleşmeden istinaf incelemesi sırasında boşanmanın ferisi talepler, ayrıca çeyiz ve ziynet alacağı ile vekalet ücreti talebinden feragat ettiğinden, ilk derece mahkemesinin bu hususlara yönelik olarak kaldırılarak, bu yönlerden davanın reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Ziynet ve Çeyiz Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-davalı kadın tarafından kusur belirlemesi, velayet, tazminatlar, yargılama gideri ve vekalet ücreti yönünden, davalı-davacı erkek tarafından ise kusur belirlemesi, nafaka, tazminatlar, ziynet ve çeyiz eşyası alacağı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle Türk Medeni Kanununun 166/1. maddesi gereğince boşanmaya karar verildiği halde hüküm fıkrasında Türk Medeni Kanununun 166/3. maddesinin yazılmasının maddi hataya dayalı olup mahallinde düzeltilmesinin mümkün bulunmasına göre tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Mahkemece davacı-davalı kadın yararına yoksulluk nafakasına...

            Somut olayda; davacının ziynet ve çeyiz eşyası alacağının dayanağı olan çeyiz senedinin incelenmesinde her iki davalının eşyaları teslim aldıklarını belirterek, belgeyi imzalamış oldukları anlaşılmaktadır. Davalı ...'nin belgeyi müşterek borçlu sıfatı ile imzalamış olduğundan davaya konu çeyiz eşyaları yönünden davacıya karşı diğer davalı ... ile birlikte sorumlu olduğunun kabulü gerekir. Mahkemece birlikte oturmadıkları, kefil sıfatının bulunmadığı gerekçeleri ile çeyiz eşyaları yönünden davalı ...'ye açılan davanın reddine karar verilmesi doğru değildir. Bu bakımdan mahkemece; davalı ... yönünden çeyiz eşyalarına yönelik olan davanın kabulüne karar verilebilmesi için karar düzeltme talebinin kabulü ile bu yöndeki onama ilamının kaldırılması ve mahkeme kararının yalnızca bu nedenle bozulması gerekmektedir....

              UYAP Entegrasyonu