Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalılar, ziynet eşyalarının davacıda olduğunu, senedin usulen imzalandığını, çeyiz eşyalarının teslim edildiğini savunarak; davanın reddini istemişlerdir....

    Eldeki dava, çeyiz senedinden dolayı ziynet ve çeyiz eşyalarının bedellerinin tahsili istemine ilişkin olduğuna göre, konunun ispat hukuku açısından ele alınması gerekir. Dava konusu edilen ziynet ve çeyiz eşyaları taraflar arasında senede bağlanmış olup davalıyı bağlar. Davacı ile davalı arasında düzenlenen çeyiz senedinde açıkça, senette yazılı ziynet ve çeyiz eşyalarının davalının teslim alan olarak imzasının bulunması nedeniyle çeyiz senedinin aksini davalı ispatlamakla yükümlüdür. Yazılı belge karşısında HMK m. 200 gereğince davalı ziynet eşyalarının davacıya aynı kuvvetteki belge ile teslim ettiğini ispat etmek durumundadır. Kaldı ki bir kısım ziynetlerin evlilik birliği içerisinde bozdurulduğu da davalının kabulündedir. Davalı kocanın, evlilik birliği içinde bozdurularak harcanan ziynetlerin, rızayla ve iade şartı olmaksızın kendisine verildiğini ispatlayamadığı bu nedenle ziynetleri iadeyle mükellef olduğu hususu tartışmasızdır....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Alacak Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı alacak davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Uyuşmazlık, mehir senedinden kaynaklanan alacak davasında verilen karara yönelik yargılamanın iadesi istemine ilişkindir. Mahkemece yargılamanın iadesi istemi kabul edildikten sonra yapılan yargılama sonucunda davanın kısmen kabulü ile mehir senedinde yer alan 9.100 TL değerindeki ev eşyalarının aynen iadesine, mümkün değilse bedelinin, yine mehir senedinde yazılı bulunan 20.000 DM'nin dava tarihindeki karşılığı olan 16.523.10 TL'nin yasal faizi ile davacı ...'...

        Eldeki dava, çeyiz senedinden dolayı ziynet ve ev (çeyiz) eşyalarının bedellerinin tahsili istemine ilişkin olduğuna göre, konunun ispat hukuku açısından ele alınması gerekir. Dava konusu edilen ziynet ve ev (çeyiz) eşyaları taraflar arasında senede bağlanmış olup davalıyı bağlar. Davacının babası ile davalı arasında düzenlenen çeyiz senedinde açıkça, senette yazılı ziynet ve ev (çeyiz) eşyalarının davalının teslim alan olarak imzasının bulunması nedeniyle çeyiz senedinin aksini davalı ispatlamakla yükümlüdür. Yazılı belge karşısında HMK m. 200 (HUMK m. 289) gereğince davalı ziynet eşyalarının davacıya aynı kuvvetteki belge ile teslim ettiğini ispat etmek durumundadır, kaldı ki davalının tanık beyanlarının da birbirini doğrulamadığından ve davalının beyanları ile çeliştiğinden bunların beyanlarına itibar edilmesi mümkün değildir....

          Mahkemece; davanın ve karşı davanın kabulü ile, adet ve nitelikleri tek tek belirtilen çeyiz ve ziynet eşyalarının tarafların müşterek mülkiyetlerine ait olduğunun tespiti ile tarafların ortaklığın giderilmesi davası açma hususunda muhtariyetlerine karar verilmiş; hükmün süresi içinde davacı-karşı davalı tarafından temyizi üzerine; Dairemizin 07.11.2016 tarih, 2015/15568 Esas, 2016/12493 Karar sayılı ilamı ile “çeyiz senedinden kaynaklı alacak davasında, uyuşmazlığın esasını çözümlemeye dair inceleme ve değerlendirme yapılması suretiyle eda hükmü kurulması gerekirken tespit hükmü kurulmasının hatalı olduğu” gerekçesiyle bozulmuştur....

            AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 24/06/2022 NUMARASI : 2020/1285 ESAS - 2022/452 KARAR DAVA KONUSU : Çeyiz Senedinden Kaynaklı Alacak KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda; mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında istinaf talebinde bulunulmakla, evrak okunup, gereği görüşülüp düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların Ankara 6. Aile Mahkemesinin 2015/1597 esas, 2016/208 karar sayılı ilamı ile boşandıklarını, kararın kesinleştiğini, düğün merasimi sırasında çeyiz eşya teslim senedi düzenlendiğini, çeyiz eşya senedine bağlı olarak 38.050 TL'nin yasal faizi ile tahsilini istemiş, 17/05/2022 tarihli ıslah dilekçesi ile dava değerini 40.049 TL yükseltmiştir. Davalı T4 vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı ile müvekkilinin oğlu diğer davalı T3 Ankara 6....

            AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 04/03/2021 NUMARASI : 2019/305 ESAS - 2021/148 KARAR DAVA KONUSU : Mehir Senedinden Kaynaklı Ziynet ve Çeyiz Alacağı KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda; mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında istinaf talebinde bulunulmakla, evrak okunup, gereği görüşülüp düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında boşanma davasının devam ettiğini, tarafların evlilikleri sırasında çeyiz senedi düzenlendiğini, müvekkiline ait altın ve takıların davalının babası adına alınan ev için alındığını ve iade edilmediğini, müvekkilinin iki adet küçük çanta ile baba evine bırakıldığını belirterek dava dilekçesinde dökümü yapılan altın ve eşyaların aynen olmadığı takdirde 1.900 TL değerindeki eşyaların, 3.000 TL değerindeki ziynetlerin ödeme tarihindeki değerleri üzerinden yasal faizi ile tahsilini istemiştir....

            Davacının talebi, mehir olarak ödenmiş olan (mehri muaccel) bir alacak değil, bağışlama vaadi (mehri müeccel) niteliğinde, mehir senedinden kaynaklanan alacak talebine ilişkindir. Taraflar arasında sözleşme ilişkisi vardır. Uyuşmazlık, Aile Hukukundan dayalı alacak niteliğinde olmayıp, genel hükümlere dayalı (TBK m. 286 vd., eBK m. 234 vd.) bir alacak talebi niteliğindedir. Hal böyle olunca, davayı görmeye genel mahkemeler görevli olduğundan, davacının usul ve yasaya uygun bulunan ilk derece mahkemesinin görevsizlik kararına yönelik istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir....

            Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Mehir Senedinden Kaynaklı Alacak-Eşya alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalılar tarafından taşınmazdan kaynaklı aleyhe hükmedilen alacak yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 6100 sayılı HMK’nın 362. maddesinin 1. fıkrasının b bendi uyarınca “Miktar veya değeri kırk bin Türk Lirasını (bu tutar dâhil) geçmeyen davalara ilişkin kararlar” temyiz edilemez. 02.12.2016 tarihli 6763 sayılı Kanun’un 44. maddesi ile de 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na eklenen ek madde 1 uyarınca temyiz parasal sınırlarının (HMK m. 341, 362) Vergi Usul Kanunu’nun mükerrer 298. maddesine göre her yıl tespit ve ilan edilecek yeniden değerleme oranında artırılması öngörülmüştür. Karar tarihi itibariyle bu miktar “78.630,00 TL” olarak belirlenmiştir....

              "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ Davaya konu uyuşmazlık, futbol antrenörlüğü hizmet sözleşmesinden kaynaklı alacak istemine ilişkin olup, bonoların bu sözleşme nedeniyle verildiği taraflar arasında ihtilafsızdır. Bu tür uyuşmazlıklardan kaynaklanan davaların temyiz incelemesi Yargıtay Yüksek 13. Hukuk Dairesi'ne aittir. Ancak, uyuşmazlığın kambiyo senedinden kaynaklandığı belirtilerek dosyanın Dairemize gönderilmiş olduğu, görev uyuşmazlığın çözümü için dosyanın Yargıtay Yüksek Başkanlar Kurulu'na sunulmak üzere Yüksek Birinci Başkanlığa gönderilmesi gerekmiştir. SONUÇ : Dosyanın görev uyuşmazlığın çözümü için Başkanlar Kurulu'na sunulmak üzere Yargıtay Yüksek Birinci Başkanlığı’na GÖNDERİLMESİNE, 25/02/2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                UYAP Entegrasyonu