WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, davanın konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına şeklinde karar verilebilmesi için, uyuşmazlık konusu çekişmenin ortadan kalkması, başka bir anlatımla; her iki tarafında davanın esası hakkında karar verilmesinde hukuki yararının kalmamış olması gerekir....

    Kurumdan yaşlılık aylığı alan davacıya, şirkete ortaklığının süregeldiği gerekçesiyle davalı Kurumca sosyal güvenlik destek primi borcu tahakkuk ettirilerek aylıklarından kesinti yapılmaya başlanıldığı, anılan kesinti işleminin iptali istemi ile dava açıldığı anlaşılmıştır. Mahkemece, dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına şeklinde karar verilebilmesi için, uyuşmazlık konusu çekişmenin ortadan kalkması, başka bir anlatımla; her iki tarafında davanın esası hakkında karar verilmesinde hukuki yararının kalmamış olması gerekir....

      Eğer bir dava görülerek kesin hükme bağlanmışsa, sonradan ortaya çıkan çekişmenin kesin hüküm kapsamında değerlendirilip sonuçlandırılması gerekir. Zira kesin hüküm kuralı kamu düzenini ilgilendirir. Somut olayda da, yanlar arasındaki niza, kesin hükme bağlandığından sonradan ortaya çıkan çekişmelerin kesin hükümle sonuçlanan dava dosyasındaki krokinin zemine uygulanması suretiyle giderilmesi zorunludur. İnfaz ise, icra dairesince yapılacaktır. Davacı köy hükmün infaz biçimini ancak, icra dairesi işleminin şikayet yolu ile yargı yerine getirebileceğinden tespit davası olarak açtığı bu davanın dinlenme olanağı yoktur. Hal böyle olunca, davanın reddedilmiş olması sonuç bakımından doğrudur....

        Kaçak işleminin başlatılması için bu sürecin sonunda kaçak elektrik enerjisi kullanımının tespiti gereklidir. (4) Dağıtım lisansı sahibi tüzel kişi, kaçak tespit süreci sonucunda kaçak elektrik enerjisi tüketimi tespit edilen gerçek veya tüzel kişilerin elektrik enerjisini keserek sayacı mühürler ve Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulunur." hükmünü havidir. 27.maddesinde ise; "(1) 26 ncı maddesinin birinci fıkrasının (a) ve (b) bentlerinde yer alan hususlar göz önünde bulundurularak; kullanım yerinde yapılan kontrollerde, gerçek veya tüzel kişiler tarafından; a) Dağıtım sistemine veya ölçü sistemine ya da tesisata tüketimin doğru tespit edilmesini engellemek suretiyle yapılan müdahalelerin tespiti veya 26 ncı maddenin birinci fıkrasının (a) ve (c) bendi hallerinde, b) Elektrik enerjisinin eksik veya hatalı ölçülerek veya hiç ölçülmeden veya yasal şekilde tesis edilmemiş sayaçtan geçirilerek tüketilmesi halinde, c) Sayaçların tüketimleri doğru kaydetmediği şüphesi bulunması durumunda...

        İlgililerin uzlaşması halinde çekişmenin ortadan kalktığından söz edilemiyeceği gibi, ilgili tarafın davayı kabulü de sonuç doğurmaz. Taraflar arasında bu anlamda gerçek bir çekişmenin varlığı söz konusu değildir. Diğer taraftan, 382. maddenin 2-ç/1. fıkrasında "Taşınmaz üzerinde taraf oluşturulmasına ve hak ihlaline sebebiyet vermeyecek düzeltmelerin yapılması" çekişmesiz yargı işi olarak sayılmış olup, niteliği itibariyle tapu kayıt maliki ile davacıların murisinin aynı kişi olduğunun tespiti işleri de bu tanıma uymaktadır. Hâl böyle olunca, işin esasının incelenmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi yerine, yazılı biçimde hüküm kurulması doğru değildir. Davacıların temyiz itirazları açıklanan nedenle yerindedir....

          İlgililerin uzlaşması halinde çekişmenin ortadan kalktığından söz edilemiyeceği gibi, ilgili tarafın davayı kabulü de sonuç doğurmaz. Taraflar arasında bu anlamda gerçek bir çekişmenin varlığı söz konusu değildir. Diğer taraftan, 382. maddenin 2-ç/1. fıkrasında "Taşınmaz üzerinde taraf oluşturulmasına ve hak ihlaline sebebiyet vermeyecek düzeltmelerin yapılması" çekişmesiz yargı işi olarak sayılmış olup, niteliği itibariyle tapu kayıt maliki ile davacının murisinin aynı kişi olduğunun tespiti işleri de bu tanıma uymaktadır. Hâl böyle olunca, işin esasının incelenmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi yerine, yazılı biçimde hüküm kurulması doğru değildir. Davalının temyiz itirazı açıklanan nedenden ötürü yerindedir. Kabulü ile, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 17.03.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

            İlgililerin uzlaşması halinde çekişmenin ortadan kalktığından söz edilemiyeceği gibi, ilgili tarafın davayı kabulü de sonuç doğurmaz. Taraflar arasında bu anlamda gerçek bir çekişmenin varlığı söz konusu değildir. Diğer taraftan, 382. maddenin 2-ç/1. fıkrasında "Taşınmaz üzerinde taraf oluşturulmasına ve hak ihlaline sebebiyet vermeyecek düzeltmelerin yapılması" çekişmesiz yargı işi olarak sayılmış olup, niteliği itibariyle tapu kayıt maliki ile davacıların murisinin aynı kişi olduğunun tespiti işleri de bu tanıma uymaktadır. Hâl böyle olunca, işin esasının incelenmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi yerine, yazılı biçimde hüküm kurulması doğru değildir. Davacının temyiz itirazı açıklanan nedenle yerindedir. Kabulü ile, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 29.12.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 13.12.2011 gününde verilen dilekçe ile mülkiyetin tespiti ve çekişmenin giderilmesi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın, davacı ... yönünden hukuki yarar yokluğundan ve davacı ... yönünden ise; zamanaşımından reddine dair verilen 02.10.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava mülkiyetin tespiti ve çekişmenin giderilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece; davacı ... yönünden hukuki yarar yokluğundan, davacı ... yönünden ise; zamanaşımı dolduğundan davalarının reddine karar verilmiştir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki kiracı olduğunun tespiti davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, davalı belediyeye ait ... Mahallesindeki park alını ve kafeteryayı açılan ihale sonucu üç yıl süre ile noterde düzenlenen 1.8.2003 tarihli sözleşme ile kiraladığını, kira süresinin 22.9.2006 tarihinde dolacağını, kira süresinin uzatılmasına dair talebinin davalı tarafından 21.6.2006 tarihli yazı ile red edilip, kiralanandan tahliyesinin istendiğini, kiralananın 6570 sayılı yasa kapsamında kalıp, 2886 sayılı yasanın 75. maddesinin uygulanamayacağını ve mahkeme kararı olmaksızın tahliye edilemeyeceğini bildirip, kiracılığının tespiti ile çekişmenin önlenmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur....

                  115.177,17 TL yönünden BORÇLU OLMADIĞININ TESPİTİNE, 3- Davacının davalıya Mardin İcra Müdürlüğünün 2020/9878 İcra dosyasından dolayı 37.621,10 TL yönünden BORÇLU OLMADIĞININ TESPİTİNE, 4- Davacının kötü niyet tazminatının yasal şartlar oluşmadığından reddine, karar verilmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu