Sanığın üzerine atılı suçun unsurlarının "...kişinin bilgisi ve rızası dışında abonelik tesisi veya işlemi yapmak, yaptırmak veya bunun için gerçeğe aykırı bir belge düzenlemek, usulüne uygun düzenlenen evrakta değişiklik yapmak veya gerçek dışı hazırlanan bir evrakı kullanmak..." olduğu, suçun sübutu bakımından, sanığın adı geçen sözleşmeyi mutlaka kendi el yazısıyla düzenleyip imzalaması şartı aranmadığı, adı geçen evrakta, değişiklik yapmak veya gerçek dışı hazırlanan evrakı kullanmak fiillerinden her hangi birini gerçekleştirmesi, abonelik sözleşmesi hazırlamak dışında herhangi bir abonelik tesisi veya işlemi yapması veya yaptırması halinde de suçun maddi unsurlarının oluştuğu kabul edilebilecektir....
A.Ş. aracılığı ile kullandığını, bayilik sözleşmesinin 4. maddesi uyarınca sadece kendilerinden veya onay verecekleri dağıtım şirketlerinden temin edecekleri ürünleri satabileceği halde bayinin diğer davalı şirketten temin ettiği LPG ürünlerini intifa hakkına konu taşınmazda satışa sunduğunu ileri sürerek elatmanın önlenmesi, kal ve çekişmenin giderilmesi isteminde bulunmuştur. Davalılar, davanın reddini savunmuşlar, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hükmü davalı ... San. Tic. A.Ş. temyiz etmiştir. Dava, intifa hakkına elatmanın önlenmesi, kal ve çekişmenin giderilmesi istemine ilişkindir. Bilindiği gibi intifa hakkı; başkasına ait bir eşya, hak veya mal varlığı üzerinde belirli bir kişiye tam olarak yararlanma olanağını sağlayan bir irtifak türüdür. Kuşkusuz, intifa hakkı sahibinin eşya üzerinde oluşan saldırının kaldırılmasını istemesi olanaklarıdır. Bu isteği ise intifa hakkı sahibinin hakkı üzerinde muaraza çıkartan yana dava açılarak yöneltmesi gerekir....
Şti. aracılığı ile kullandığını, bayilik sözleşmesinin 4. maddesi uyarınca sadece kendilerinden veya onay verecekleri dağıtım şirketlerinden temin edecekleri ürünleri satabileceği halde bayinin diğer davalı şirketten temin ettiği LPG ürünlerini intifa hakkına konu taşınmazda satışa sunduğunu ileri sürerek elatmanın önlenmesi, kal ve çekişmenin giderilmesi isteminde bulunmuştur. Davalılar, davanın reddini savunmuşlar, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hükmü davalı .... temyiz etmiştir. Dava, intifa hakkına elatmanın önlenmesi, kal ve çekişmenin giderilmesi istemine ilişkindir. Bilindiği gibi intifa hakkı; başkasına ait bir eşya, hak veya mal varlığı üzerinde belirli bir kişiye tam olarak yararlanma olanağını sağlayan bir irtifak türüdür. Kuşkusuz, intifa hakkı sahibinin eşya üzerinde oluşan saldırının kaldırılmasını istemesi olanaklarıdır. Bu isteği ise intifa hakkı sahibinin hakkı üzerinde muaraza çıkartan yana dava açılarak yöneltmesi gerekir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 11.06.2009 gününde verilen dilekçe ile intifa hakkına konu taşınmaza elatmanın önlenmesi, kal ve çekişmenin giderilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 10.03.2010 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ......
Hukuk Genel Kurulunun 29.09.2004 tarih, 2004/13-417 E.-2004/442 K.sayılı ilamında da açıklandığı üzere; muarazanın men'i (çekişmenin önlenmesi) davaları, usul hukuku anlamında tespit değil, eda davası niteliğindedir. Bu tür davalarda hem muarazanın(çekişmenin) varlığının tespiti ve hem de onun önlenmesi(men'i) talep edilir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TÜKETİCİ MAHKEMESİ Taraflar arasındaki geçici elektrik aboneliği tesisi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dilekçesinde,... İli ... İlçesi, ... Mah..... cadde No.... ada,. Parsel) adresinde bulunan konutuna elektrik aboneliğinin tesisi hakkındaki müracatının taşınmazın iskan raporunun bulunmaması nedeniyle reddedildiğini belirterek, mağduriyetinin giderilmesi açısından elektrik abonelik sözleşmesinin tesisine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili dilekçesinde; davanın reddini savunmuştur....
O halde mahkemece, dava konusu blokta bulunan dairelere ilişkin emsal dava dosyaları ve bilirkişi raporları incelenmek suretiyle konusunda uzman bilirkişiden gerektiğinde keşif yapılarak, abonelik tesisi istenen daire için yukarıda anılan İmar Kanununun geçici 11. maddesinde belirtilen şartların oluşup oluşmadığı, geçici abonelik tesisi için bir sakınca olup olmadığı hususlarında, hüküm kurmaya yeterli, çelişkileri giderecek ve Yargıtay denetimine elverişli olacak şekilde, ayrıntılı ve açıklayıcı bir rapor alınması ve hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, eksik araştırma ve inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı olup, bu husus bozmayı gerektirmiştir....
Dava konusu binanın iskan izninin alınmadığı dosya içeriği ile sabittir. 3194 sayılı İmar Kanunu'nun 30 ve 31. maddeleri hükmüne göre, yapı kullanma izin belgesi bulunmayan yerlerde abonelik tesisi mümkün değildir....
Davalı şirket ise, yapı (kullanma) izni bulunmayan ve yapı (inşaat) izni geçerliliğini yitiren binaya yasal mevzuat uyarınca abonelik tesis edilemeyeceğini savunmuştur. Davalı şirketin bu savunması dikkate alındığında, davacının, yazılı başvuru yapması halinde dahi abonelik talebinin davalı şirketçe reddedileceği kuşkusuzdur....
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Sanığın, 5809 sayılı Kanun'un 56/4. maddesi kapsamında "...işletmeci veya adına iş yapan temsilcisi..." sıfatıyla, yine aynı maddede geçen "...Abonelik tesisi veya işlemi yapma, gerçeğe aykırı evrak düzenleme, değişiklik yapma ve bu evrakları kullanma..." seçimlik fiillerini işlediğinin ve sahte abonelik tesisi gerçekleştirdiğinin iddia edildiği kamu davasında, suçun sübutu bakımından, sanığın adı geçen sözleşmeyi mutlaka kendi el yazısıyla düzenleyip imzalaması şartı aranmadığı, adı geçen evrakta, değişiklik yapmak veya gerçek dışı hazırlanan evrakı kullanmak fiillerinden her hangi birini gerçekleştirmesi, abonelik sözleşmesi hazırlamak dışında herhangi bir abonelik tesisi veya işlemi yapması veya yaptırması halinde de suçun maddi unsurlarının oluştuğu kabul edilebilecektir....