Somut olayda, çekişmeli 122 ada 29 parsel sayılı taşınmaza ait kadastro tutanağının edinme sebebi bölümünde, taşınmazın 1985 yılında noter senediyle Yakup oğlu ...'a satılarak kendisine devredildiği belirtilmiştir. Mahkemece çekişmeli taşınmaz başında yapılan keşifte dinlenen mahalli bilirkişi Murat Özen de, çekişmeli taşınmazın, önceki maliki ... tarafından 1987 yılında Yakup oğlu ...'a satıldığı beyan edilmiştir. Gerek bu beyanlar ve gerekse de tüm dosya kapsamından çekişmeli 122 ada 29 parsel sayılı taşınmazın, davada taraf olmayan ancak, aleyhine karar verilen üçüncü kişi sıfatıyla temyiz eden Yakup oğlu ...'a ait olduğu; davalı ... oğlu ... ile de ilgisinin bulunmadığı anlaşılmaktadır....
Şöyle ki; keşifte bilgisine başvurulan orman bilirkişi kurulu raporunda çekişmeli taşınmazın eğiminin % 15 - 40 olduğu, 1959 tarihli memleket haritasında ve memleket haritasının elde edildiği 1954 tarihli hava fotoğrafında (A) bölümünün orman sayılan alanda, (B) bölümünün orman sayılmayan alanda gözüktüğü, taşınmaz üzerinde münferit kayın ve gürgen cinsi ağaçlar bulunduğu açıklanarak çekişmeli taşınmazın (A) bölümünün orman sayılan, (B) bölümünün ise orman sayılmayan yerlerden olduğunun belirtilmesi karşısında mahkemece çekişmeli taşınmazın (A) harfiyle işaretli bölümü yönünden davanın kabulüne karar verilmesi” gereğine değinilmiştir....
Mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne ve çekişmeli parselin davacı ... adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece keşif yapılmaksızın çekişmeli taşınmazın 3. derece arkeolojik sit alanı sınırları içerisinde kaldığı ev, ambar ve arsa niteliğinde bulunduğu ve zilyetlikle mülk edinme koşullarının davacı taraf yararına gerçekleştiği kabul edilmek suretiyle hüküm kurulmuş ise de; yapılan araştırma, inceleme ve uygulama hükme yeterli bulunmamaktadır. Davacının dayandığı tapu kaydı ve arkeolojik sit haritası keşif mahallinde uygulanmamış, çekişmeli taşınmazın tapu kaydı kapsamında kalıp kalmadığı, sit alanında olup olmadığı belirlenmemiş, taşınmazın niteliği, zilyetlik durumu usulünce araştırılmamıştır. Bu şekilde eksik ve yetersiz araştırmaya dayanılarak karar verilemez....
Mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne ve çekişmeli parselin davacı ... adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece keşif yapılmaksızın, çekişmeli taşınmazın 3. derece arkeolojik sit alanı içerisinde kaldığı ev, ahır ve arsa niteliğinde bulunduğu ve zilyetlikle mülk edinme koşullarının davacı taraf yararına gerçekleştiği kabul edilmek suretiyle hüküm kurulmuş ise de; yapılan araştırma, inceleme ve uygulama hükme yeterli bulunmamaktadır. Davacının dayandığı tapu kaydı ve arkeolojik sit haritası keşif sırasında mahallinde uygulanmamış, çekişmeli taşınmazın tapu kaydı kapsamında kalıp kalmadığı, sit alanında olup olmadığı belirlenmemiş, taşınmazın niteliği, zilyetlik durumu usulünce araştırılmamıştır. Bu şekilde eksik ve yetersiz araştırmaya dayanılarak karar verilemez....
Mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne ve çekişmeli parsellerin davacı ... adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece keşif yapılmaksızın çekişmeli taşınmazların 3. derece arkeolojik sit alanı içerisinde kaldığı meyve bahçesi, ev ve arsa niteliğinde bulunduğu ve zilyetlikle mülk edinme koşullarının davacı taraf yararına gerçekleştiği kabul edilmek suretiyle hüküm kurulmuş ise de; yapılan araştırma, inceleme ve uygulama hükme yeterli bulunmamaktadır. Davacının dayandığı tapu kaydı ve arkeolojik sit haritası keşif mahallinde uygulanmamış, çekişmeli taşınmazların tapu kaydı kapsamında kalıp kalmadığı, sit alanında olup olmadığı belirlenmemiş, taşınmazların niteliği, zilyetlik durumu usulünce araştırılmamıştır. Bu şekilde eksik ve yetersiz araştırmaya dayanılarak karar verilemez....
Davacı Hazine temsilcisi, yasal süresi içinde çekişmeli taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olduğu iddiasına dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine ve çekişmeli 992 ada 12 parsel sayılı taşınmazın davalı ... adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece çekişmeli taşınmazın zilyetlikle kazanılabilecek yerlerden olduğu ve davalı yararına zilyetlikle mülk edinme koşullarının oluştuğu kabul edilmek suretiyle karar verilmişse de, Mahkemece yapılan araştırma, inceleme ve uygulama karar vermeye yeterli bulunmamaktadır. Dosya içine getirtilen belgelere göre çekişmeli taşınmazın batı yönünden komşu Çukurtarla Köyü sınırları içinde kalan ve kadastro tespiti kesinleşmiş 256 numaralı mera parseline sınır olduğu anlaşılmaktadır. Mahkemece mera araştırması yapılmadan karar verilmiştir. Yetersiz araştırma, inceleme, uygulama ile karar verilemez....
Yönetimi ile davalı Hazinenin çekişmeli 984, 986, 1019, 1020 ve 1021 parsellere yönelik temyiz itirazlarına gelince; uzman bilirkişi raporlarında çekişmeli taşınmazların eğimlerinin % 12'den fazla olduğu, kadastro tesbit tarihinde maki elemanları ile kaplı olduğu, eski tarihli resmi belgelerde yeşil - maki - çalılık alanda kaldığı, bu hali ile orman sayılan yerlerden olduğu, davacıların dayanağı olan Mart 1289 tarih 15 nolu tapu kaydının dava dışı 970 ve 971 parsellere revizyon gördüğü ve tapu kaydının çekişmeli taşınmazları kapsamadığı anlaşılmakla, bu taşınmazların orman niteliği ile Hazine adına tapuya tesciline karar verilmesi" gereğine değinilmiştir. Mahkemece, bozma kararına uyulduktan sonra davacı ......
nın raporuna ekli orijinal renkli memleket haritasında, çekişmeli 37 parselin yerinin tamamen yeşil renkle gösterildiği ve komşu parsellerin yukarıda açıklanan durumları gözönünde bulundurulduğunda çekişmeli taşınmazın uzman bilirkişi nitelendirmesindeki gibi açık alanda kalmadığının, orman olduğunun kabul edilmesi zorunludur. O halde; yukarıda açıklanan nedenlerle davanın kabulüne, çekişmeli taşınmazın orman niteliği ile Hazine adına tesciline karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde davanın reddi yolunda hüküm kurulması isabetsizdir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Orman Yönetiminin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde Yönetime iadesine 24.03.2005 günü oybirliği ile karar verildi....
Mahkemece davanın REDDİNE, çekişmeli parselin tesbit gibi davalı adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davacı ... Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kadastro tespitine itiraza ilişkindir. Çekişmeli parselin bulunduğu yerde orman kadastrosu 3402 Sayılı Yasanın 4. maddesine göre yapılmış, çekişmeli parsel bu işlemde orman sınırları dışında bırakılmıştır....
O halde; öncelikle, çekişmeli taşınmazın sınırında bulunan kadastro görmeyen alanın hangi sebeple kadastro görmediği kadastro müdürlüğünden sorulmalı, taşınmazın bulunduğu yörede orman kadastrosunun yapılıp yapılmadığı, yapılmış ise orman kadastrosuna ilişkin işe başlama, çalışma, işi bitirme, sonuçlarını askı ilan tutanakları ile çekişmeli taşınmazı ve komşularını gösterir şekilde orijinal orman tahdit haritası orman yönetiminden sorulup istenmeli, çekişmeli taşınmazı ve komşularını gösterir geniş kadastro paftası kadastro müdürlüğünden getirtildikten sonra mahkemece, önceki bilirkişiler dışında halen Çevre ve Orman Bakanlığı ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman yüksek orman mühendisleri arasından seçilecek üç orman mühendisi ve bir harita mühendisinden oluşturulacak bilirkişi kurulu aracılığıyla yeniden yapılacak keşifte çekişmeli taşınmazın eski tarihli memleket haritası, hava fotoğrafı ve amenajman planında ne şekilde nitelendirildiğinin belirlenerek sonuca göre...