"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre dava; komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi ve yıkım istemine ilişkindir. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 21.01.2013 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 26.01.2013 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.02.2013 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 14. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Ne var ki, anılan Dairece daha önce görevsizlik kararı verilmiş olduğundan Daireler arasında temyiz incelemesi yönünden ortaya çıkan uyuşmazlığın Hukuk Başkanlar Kurulunca giderilmesi için dosyanın Yüksek Birinci Başkanlığa sunulmasına, 14.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Taşkın kullanma belirlendiği takdirde elatmanın tamamen ortadan kaldırılması veya tahammül sınırları içerisine çekilebilmesi için ne gibi önlemlerin alınması gerektiği bilirkişiler aracılığı ile tespit edilerek, tarafların yarar ve çıkar dengeleri de gözetilerek bunların en uygununa karar verilmelidir. Davalının, kendi taşınmazı üzerine yaptığı yapının salt ruhsatsız olduğu, imara aykırı bulunduğu ileri sürülüp, TMK'nın 737. maddesi uyarınca yıkım ve eski hale getirme istenemez. Yapının imara aykırı olması yanında bir zararın doğması da şarttır. Salt imara aykırılık, idari mercileri ve idare mahkemelerini ilgilendiren bir husustur. Mahkemece TMK'nın 737 ve devamı maddeleri uyarınca davalının zararının ne olduğu, bu zararın nasıl ve ne şekilde giderileceği bilirkişi marifetiyle saptanmalı, zararın giderilmesi için gerekli önlemler de tespit edildikten sonra sonucuna göre bir karar verilmelidir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ Taraflar arasında görülen davada; Tavzih isteyen davalılar, davacının açmış olduğu çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve yıkım istekli dava sonunda ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 1994/602 esas 1995/ 788 sayılı kararı ile bilirkişice tanzim edilen krokide (C) harfi ile gösterilen 4.55 m2’lik kısma vaki elatmanın önlenmesi ve yıkımına karar verildiğini, oysa yıkılacak yerin ebatlarının belirtilmediğini, ölçüsüz yıkım halinde telafisi imkansız zararın doğacağını ileri sürerek, bu bölümün ebatlarının tavzihen belirlenmesini istemiştir. Davacılar, tavzih isteğine yanıt vermemişlerdir. Mahkemece, yıkımı istenen bölümün miktarı ve koordinatları belirli olduğundan ek karar ile tavzih isteğinin reddine karar verilmiştir. Ek karar, davalılar vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'nın raporu okundu, düşüncesi alındı....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 27.09.2010 gününde verilen dilekçe ile komşuluk hukukundan doğan elatmanın önlenmesi ve yıkım istenmesi üzerine bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine dair verilen 13.05.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Mahkemece, Dairemizin bozma ilamı doğrultusunda araştırma ve inceleme yapılarak verilmiş olan karar usul ve yasaya uygun bulunduğundan yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, 25.04.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
A R A R Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 09.02.2018 tarih ve 2018/1 sayılı kararı ile Yargıtay Büyük Genel Kurulunca kabul edilip 21.02.2018 tarih ve 30339 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak 01.03.2018 günü yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca Dairenizin bakmakta olduğu taşınmaz mallara ilişkin, tapu kaydına ve mülkiyet hakkına dayalı elatmanın önlenmesi, yıkım ve haksız işgal tazminatı (ecrimisil) istekli davalar sonucu verilen kararların temyiz incelemesinin Dairemiz'in görevine girdiğine ilişkin karar verilmiş ve dosyalar Dairemize gönderilmiş ise de; Dairenizden gelen dosyalar arasında yukarıda numarası yazılı davada taraflar arasındaki asıl uyuşmazlığın davalı şirketin atık dökmek ve kanal açmak suretiyle insan sağlığı ve bitki gelişiminin olumsuz etkilendiği ileri sürülerek açılan komşuluk hukukundan kaynaklanan muarazanın giderilmesi isteğine ilişkin olup temyiz isteğinin Dairemiz'in görevi cümlesinden bulunmamakla, dosyanın yeniden Yargıtay (1.)...
Yöresel bir örf ve adetin mevcudiyetinden söz edilebilmesi için, o yörenin doğal ve ekonomik koşullarına, toplumun kültür seviyesine, telakkilerine, gelenek ve göreneklerine göre oluşan ve uzun süredir devam eden, pek çok kimse tarafından kabul edilen bir durumun söz konusu olması gerekir. Münferit ve devamlı olmayan olaylar örf ve adetin mevcudiyetini göstermez. Hakim örf ve adetin tespitinde, yerel bilirkişi ve tanıkların bilgilerinden, gerektiğinde uzman bilirkişi görüş ve raporundan yararlanacak, hak ve nesafet kuralını göz önünde tutacaktır. Komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi davalarında davalının kusurlu olması aranmaz. Davalının kusurlu olup olmaması, kasıtlı hareket edip etmemesi, elatmanın önlenmesi davasına etkili değildir. Yeter ki, davalının eylemi ile davacının zararı arasında illiyet bağı bulunsun. Davalının hiçbir kusuru olmasa dahi, elatmanın önlenmesine, eski hale getirme ve tazminata hükmedilebilir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 11.11.2014 gününde verilen dilekçe ile komşuluk hukukuna aykırılığın giderilmesi ve kal talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 12.05.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Dava, komşuluk hukukuna aykırılık nedeniyle elatmanın önlenmesi ve kal isteğine ilişkindir. Davacılar vekili; müvekkilinin 89 ada 41 parsel sayılı taşınmazın maliki olduğunu davalının da 89 ada 40 parselde, davacının sınırına yakın ağaçlarının bulunduğunu, ağaçların dallarının davacıya ait taşınmaza sarktığını ve zarar verdiğini, müdahalenin önlenmesi ve ağaçların sökülmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Elatmanın Önlenmesi, Yıkım K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık, komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi ve kal istemine ilişkindir. Yargıtay Başkanlar Kurulunun 23.1.2020 tarihli ve 1 sayılı kararı ile belirlenen Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (14.) Hukuk Dairesinin görevi cümlesinden bulunmakla, dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 08.12.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....
Ancak, istisnai durumlarda, henüz zarar doğmadığı halde, yakın gelecekte zarar doğacağı pek muhtemel veya muhakkak ise, davacıya zarar tehlikesinin önlenmesi davasını açma hakkı tanınmalı, zararın doğması beklenmemelidir. Komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi davalarında davalının kusurlu olması aranmaz. Davalının kusurlu olup olmaması, kasıtlı hareket edip etmemesi, elatmanın önlenmesi davasına etkili değildir. Yeter ki, davalının eylemi ile davacının zararı arasında illiyet bağı bulunsun. Davalının hiçbir kusuru olmasa dahi, elatmanın önlenmesine, eski hale getirme ve tazminata hükmedilebilir. Kural olarak davacının zararının doğmaması için bir önlem almaması da elatmanın önlenmesi davasını etkilemez....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ, YIKIM, ESKİ HALE GETİRME BEDELİ -KARAR- Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi, yıkım ve eski hale getirme bedelinin tazmini istemi ile açılmış, aşamalarda elatmanın önlenmesi ve yıkım isteklerinden feragat edilmekle dava haksız fiilden kaynaklı tazminat davasına dönüştürülmüştür. Mahkemece; elatmanın önlenmesi, yıkım isteminin feragat nedeniyle reddine, eski hale getirme isteminin kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davanın açıklanan bu nitelendirmesine göre,2797 sayılı Yargıtay Yasasının 14.maddesi uyarınca temyiz incelemesi Yüksek 4. Hukuk Dairesine ait bulunduğundan dosyanın ilgisi yönünden anılan Daire Başkanlığına gönderilmesine 20.12.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....