Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ın kusuru ile gerçekleştiğini, zararın tazmini için sigorta şirketine müracaat edildiğini ancak sonuç alınamadığını beyanla, gerçek zarar miktarı belirlendiğinde talep miktarını artırma hakkı saklı kalmak kaydıyla 150-TL geçici (kazanç kaybı) ve 100-TL sürekli işgöremezlik (efor kaybı) zararı olmak üzere şimdilik 250-TL'nin sigorta şirketi ile davalı ... ...'ndan, manevi tazminat olarak 20.000-TL'nin ise davalı ... ...'ndan faiziyle birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı ... ... davaya cevap vermemiştir. Davacı vekili, mahkememizin ... Esas sayılı maddi - manevi tazminat talepli dava dosyasına ibraz ettiği 10.01.2023 tarihli dilekçesiyle, maddi tazminat davasına ilişkin zararın sigorta şirketi tarafından yapılan ödeme ile giderildiğini ve bu sebeplerle maddi tazminata ilişkin davadan feragat ettiklerini bildirmiştir. Vekaletnamesinden, davacı vekilinin feragatle yetkilendirilmiş olduğu görülmüştür....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ALACAK -KARAR- Dava, Borçlar Yasası 21.maddesinde düzenlenen gabin hukuksal nedenine dayalı iptal tescil olmadığı takdirde zararın tazmini isteğine ilişkin olup aşamalarda davacı yanın verdiği müteaddit tarihli dilekçelerde; dava trampa sözleşmesinde ivazlar arasındaki aşırı nispetsizliğin (denklik akçasının) tazmini isteğine hasredilmiştir. Davanın açıklanan bu nitelendirmesine göre, 2797 Sayılı Yargıtay Yasasının 14.maddesi uyarınca temyiz incelemesi Yüksek 4.Hukuk Dairesine ait bulunduğundan dosyanın ilgisi yönünden anılan Daire Başkanlığına gönderilmesine, 19.04.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      Zaman unsuru, çalışanın iş gücünü belirli veya belirsiz bir süre içinde işveren veya vekilinin buyruğunda bulundurmasını kapsamaktadır ve anılan sürede buyruk ve denetim altında (bağımlılık) edim yerine getirilmektedir. Bağımlılık ise, her an ve durumda çalışanı denetleme veya buyruğuna göre edimini yaptırma olanağını işverene tanıyan, çalışanın edimi ile ilgili buyruklar dışında çalışma olanağı bulamayacağı nitelikte bir bağımlılıktır. Hizmet akdi, çoğu kez, Borçlar Kanununun 355. maddesinde tanımlanan istisna akdi (eser sözleşmesi) ile karıştırılabilmekte, ikisinin ayırt edilebilmesi bazı durumlarda güçleşmektedir. Çalışan, iş gücünü belirli veya belirsiz bir zaman için çalıştıranın buyruğunda bulundurmakla yükümlü olmayarak, işveren buyruğuna bağlı olmadan sözleşmedeki amaçları gerçekleştirecek biçimde edimini görüyorsa, sözleşmenin amacı bir eser meydana getirmekse, çalışma ilişkisi istisna akdine dayanıyor demektir....

        Söz konusu bu karar üzerine davacı işe başlatılması için işverene başvurmuş ve bu süreçte, işverence davacının fesihten önce işyerinde çalışırken yaptığı bazı usulsüzlükleri öğrenmesi ve usulsüzlüklerden dolayı ceza mahkemesinde yapılan yargılama sonucunda davacının eylemlerinin sabit olması üzerine davacıya 26.03.2010 tarihinde ihtarname çekerek iş sözleşmesini feshettiğini bildirmiştir. İşverenin bu ihtarı esas itibariyle davacıyı işe başlatmama iradesini içermektedir. İşverenin davacıyı işe başlatmaması davacının ceza yargılaması ile de sabit olan ve işverene bağlılık ve doğrulukla bağdaşmayan davranışlarına dayanmaktadır. Buna göre, davalı işverenin, davacıyı işe başlatmaması haklı sebebe dayandığından artık davacıya işe başlatmama tazminatı ödeme yükümlülüğünden söz edilemez. Mahkemece bu durum dikkate alınarak işe başlatmama tazminatının reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir....

          Yine değinilen bendin (e) alt bendinde, işverenin güvenini kötüye kullanmak, hırsızlık yapmak, işverenin meslek sırlarını ortaya atmak gibi doğruluk ve bağlılığa uymayan işçi davranışlarının da işverene haklı fesih imkânı verdiği ifade edilmiştir. Görüldüğü üzere yasadaki haller sınırlı sayıda olmayıp, genel olarak işçinin sadakat borcuna aykırılık oluşturan söz ve davranışları işverene fesih imkânı tanımaktadır....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ DAVA :Davacı, işverene verilen zararın tazminini istemiştir. Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır. Hüküm süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I A) Davacı İsteminin Özeti: Davacılar vekili, davalının, davacılara ait işyerinde şoför olarak çalışırken % 100 kusuru ile sebep olduğu trafik kazasından dolayı Sosyal Güvenlik Kurumu’na 76.182 TL ödeme yaptıklarını belirterek, söz konusu zararın davalıdan rücuen tahsilini istemişlerdir. B) Davalı Cevabının Özeti: Davalı, davanın reddini istemiştir....

              İş Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava; davacının davalı şirkette yardımcı sıfatıyla çalışırken prese elini kaptırması sonucu uğramış olduğu maddi ve manevi zararın tazmini istemine ilişkindir. ... Asliye Hukuk Mahkemesi; olayın iş kazasından doğmuş olduğu gerekçesiyle, ... İş Mahkemesi ise; davacı ile şirket arasında olay tarihinde hizmet akdine dayalı sözleşme bulunmadığını, çıraklık eğitiminden kaynaklandığını gerekçe göstererek görevsizlik kararı vermişlerdir....

                Bilindiği gibi zaman unsuru çalışanın iş gücünü belirli, ya da belirli olmayan bir süre içinde işverenin buyruğunda bulundurmasını kapsar. Hiç kuşkusuz çalışan bu süre içinde işveren veya vekilinin buyruğu ve gözetimi altında (bağımlı olarak) edimini yerine getirecektir. Burada sözkonusu olan bağımlılık ise her an ve durumda çalışanı denetleme ve buyruğuna göre edimini yaptırma olanağını işverene tanıyan, çalışanın edimi ile ilgili buyruklar dışında çalışma olanağı bulamayacağı nitelikte bir bağımlılıktır. Somut uyuşmazlıkta davacı vekili, davalı şirket sahasında üretilecek olan 252 tane diyafram kolon ve duvarın müvekkil kontrolü ve gözetimi altında ... A.Ş. ve ......

                  Olayın oluş şekline ilişkin taraflar arasında herhangi bir ihtilaf bulunmayıp uyuşmazlık zararın oluşup oluşmadığı ve var ise bu zarar miktarının belirlenmesine ilişkindir. TBK'nın 66. Maddesi "Adam çalıştıran, çalışanın, kendisine verilen işin yapılması sırasında başkalarına verdiği zararı gidermekle yükümlüdür. Adam çalıştıran, çalışanını seçerken, işiyle ilgili talimat verirken, gözetim ve denetimde bulunurken, zararın doğmasını engellemek için gerekli özeni gösterdiğini ispat ederse, sorumlu olmaz." hükmüne havi olup, davalının sorumluluğunu kaldıracak herhangi bir delil dosya muhtevası itibariyle sunulmadığından TBK'nın 66. Maddesi de nazara alınarak; çalışanının verdiği zarardan sorumlu olduğu takdir ve kanaatine varılmıştır....

                    İşin işverene ait işyerinde görülmesi, malzemenin işveren tarafından sağlanması, ... görenin işin görülme tarzı bakımından ... sahibinden talimat alması, işin ... sahibi veya bir yardımcısı tarafından kontrol edilmesi, bir sermaye koymadan ve kendine ait bir organizasyonu olmadan faaliyet göstermesi, ücretin ödenme şekli kişisel bağımlılığın tespitinde dikkate alınacak yardımcı olgulardır. Sayılan bu belirtilerin hiçbiri tek başına kesin bir ölçü teşkil etmez. İşçinin, işverenin belirlediği koşullarda çalışırken, kendi yaratıcı gücünü kullanması, işverenin isteği doğrultusunda işin yapılması için serbest hareket etmesi, bu bağımlılık ilişkisini ortadan kaldırmaz. Çalışanın işyerinde kullanılan üretim araçlarına sahip olup olmaması, kâr ve zarara katılıp katılmaması, karar verme özgürlüğüne sahip olup olmaması bağımlılık unsuru açısından önemlidir....

                      UYAP Entegrasyonu