Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

in ise kayınpedederi olduğunu, davalı ... ile evlenirken kendisine hediye edilen ziynet eşyalarının davalılar tarafından elinden alınarak harcandığını ve bir daha kendisine iade edilmediğini, evlilik sırasında düzenlenen çeyiz senedine açıkça bu ziynet eşyalarının yediemin olarak davalılara teslim edildiğinin yazıldığını, kendisinin çeyiz senedinde yazılı bu ziynet eşyalarını alamadan evden ayrılmak zorunda kaldığını belirterek, nitelikleri itibari ile tek tek sayılan ziynet eşyalarının aynen ya da bunun mümkün olmaması halinde bedelinin davalılardan tahsilini istemiştir. Davalı ..., dava konusu ziynet eşyalarının kendisinde olmadığını, davacının evlilik süresince birkaç kez evden kaçarak ailesinin yanına gittiğini ve her defasında da ziynet eşyalarının yanında götürdüğünü, öyle ki davacının ziynet eşyalarını sürekli üzerinde taşıdığını ileri sürerek davanın reddini dilemiştir....

    Hayatın olağan akışına göre olağan olan, ziynet eşyasının kadının üzerinde olması ya da evde saklanmasıdır. Ziynet eşyalarının, davalı tarafın zilyetlik ve korunmasına terk edilmesi olağan durumla bağdaşmaz. Diğer taraftan, ziynet eşyası rahatlıkla saklanabilen, taşınabilen, götürülebilen eşyalardandır. Bu nedenle evden ayrılmayı tasarlayan kadının bunları önceden götürmesi, gizlemesi her zaman mümkün olduğu gibi, evden ayrılırken üzerinde götürmesi de mümkündür. Bunun sonucu olarak, normal koşullarda ziynet eşyalarının kadının üzerinde olduğunun kabulü gerekir. Bu durumda, ziynet eşyasının varlığını, evi terk ederken bunların zorla elinden alındığını ve götürülmesine engel olunduğunu, ya da evde kaldığını kadının ispatlaması gerekir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından hükmedlien ziynetlerin bedeli ve vekalet ücreti yönünden; davalı erkek tarafından ise tamamına yönelik olarak temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: İlk derece mahkemesince hükmolunan ziynet alacağının miktarı 1.500 TL. olup, karar tarihindeki kesinlik sınırı olan 3.920 TL.'yİ aşmadığından Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 427. maddesi gereğince temyiz sınırı altında kalan ziynet alacağına ilişkin karar kesindir. Açıklanan nedenle tarafların ziynet alacağına ilişkin temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı kadın tarafından ziynet alacağı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davalı kadın cevap dilekçesinde ziynet alacağı talebinde bulunmuş ise de; harcı yatırılarak usulüne uygun olarak açılmış bir ziynet alacağı davası bulunmamaktadır. Bu husus gözetilmeden, kadının ziynet alacağı davası varmış gibi kesin hüküm oluşturacak şekilde ziynet alacağı talebinin reddine karar verilmesi doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 03.10.2017 (Salı)...

          ziynet alacağı davasının reddine karar verilmiş, reddedilen ziynet alacağı davası yönünden kendisini vekille temsil ettiren davacı-karşı davalı erkek yararına vekalet ücretine hükmedilmiştir....

            Kararı veren Mahkeme tarafından 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 366 ncı maddesi atfıyla aynı Kanun’un 344 üncü maddesi uyarınca; a) Ziynet eşyası talebine yönelik nispi temyiz harçlarının bir haftalık kesin süre içerisinde tamamlanması, aksi hâlde ziynet eşyası talebine yönelik temyiz başvurusundan vazgeçmiş sayılacağı hususunun başvurana yazılı olarak bildirilmesi, b) Verilen kesin süre içinde ziynet eşyası talebine yönelik nispi temyiz harçları tamamlanmadığı takdirde temyiz başvurusunun yapılmamış sayılmasına karar verilerek başvurana tebliğ edilmesi, 2....

              Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Boşanma - Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından hükmedilen nafakaların ve tazminatların miktarı ve ziynet alacağı davasının reddi yönünden; davalı erkek tarafından ise davanın kabulü yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1- Davacı kadının ziynet alacağı davasının reddine yönelik temyiz dilekçesinin incelenmesinde; İlk derece mahkemesince verilen ilk kararda davacı kadının ziynet alacağına ilişkin talebi kabul edilmiş, kararın taraflarca istinaf edilmesi üzerine bölge adliye mahkemesince ilk derece mahkemesi kararı kaldırılmıştır....

                Davacı-karşı davalı erkek kadının boşanma davasının kabulü, kusur belirlemesi, reddedilen manevi tazminat talebi, kadının kabul edilen ziynet alacağı davası, yargılama gideri ve vekalet ücreti yönünden, davalı- karşı davacı kadın ise erkeğin boşanma davasının kabulü, kusur belirlemesi, reddedilen tazminat talepleri, yargılama gideri ve vekalet ücreti ile ziynet alacağı davası hakkında ıslah için süre verilmemesi yönünden istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Bölge adliye mahkemesi tarafından istinaf kanun yolu değerlendirmesi, kusur belirlemesi ve tazminatlar bakımından yapılmış, boşanma kararlarına ilişkin istinaf incelemesi yapılmadığı gibi ziynet alacağı davası hakkında verilen kararın kesinleştiği ifade edilerek bu yönden de inceleme yapılmamıştır. İlk derece mahkemesi kararı karşılıklı boşanma davalarının kabulü ile ziynet alacağı davasına ilişkin olarak taraflarca istinaf edilmiştir....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma - Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından ziynet alacağı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı kadın tarafından açılan boşanma ve ziynet alacağı davasının yapılan yargılaması sonucunda, mahalli mahkemece davacının ziynet talebinin reddine karar vermiş, davacı kadının ziynetlere yönelik temyiz talebi üzerine Dairemiz 17.10.2018 tarihli ilamıyla davacı kadının yemin deliline dayandığından bahisle, kadına ziynet eşyalarına ilişkin talebi konusunda diğer tarafa yemin teklif etme hakkı hatırlatılıp, HMK'nun 225 ve devamındaki maddelerin uygulanması gerektiğinden bozulmasına karar verilmiştir....

                    Dava, ziynet eşyası bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece istemin reddine karar verilmesi üzerine hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili, dava dilekçesinde, davacıya ait ziynet eşyalarının davalıda kaldığını,evden ayrılırken götürme imkanı bulamadığını belirterek ziynet eşyalarının bedeli olan 31.119.-TL'nin tahsilini talep etmiştir. Davalı vekili, cevap dilekçesinde, davacının tüm çeyiz eşyaları ile birlikte ziynet eşyalarını da aldığını, buna ilişkin davacı imzasını taşıyan yazılı belge olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece davalı tarafından ibraz edilen davacı imzasını taşıyan belge ile davacının ziynet eşyalarının tümünü davalıdan teslim aldığı ve davalıdan davacının ziynet alacağı kalmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu