Başka bir anlatımla bunların davalı tarafın zilyetlik ve korumasına terk edilmesi olağan durumla bağdaşmaz. Diğer taraftan ziynet eşyası rahatlıkla saklanabilen, taşınabilen, götürülebilen türden eşyalardandır. Bu nedenle evden ayrılmayı tasarlayan kadının bunları önceden götürmesi, gizlemesi her zaman mümkün olduğu gibi, evden ayrılırken üzerinde götürmesi de mümkündür. Bunun sonucu olarak normal koşullarda ziynet eşyalarının kadının üzerinde olduğunun kabulü gerekir. Olayımıza gelince; Davalı tarafça çeyiz senedindeki eşyaların davacı kadına teslim edildiği beyan edilmiştir. Bu durumda, davalı çeyiz senedindeki eşyaların (ziynet ve çeyiz) davacıya teslim edildiğini yasal delillerle kanıtlamak yükümü altındadır. Başka bir anlatımla ispat yükü davalıya aittir. Davalının çeyiz ve ziynet eşyalarını davacıya iade ettiğini 6100 sayılı HMK.'nun 201.maddesine (HUMK. Md.290) göre yazılı belgeyle kanıtlaması gerekir....
Davalı; kendi yedinde kalan bazı çeyiz eşyalarının davacıya iade edilmesini kabul ettiğini, davacının ziynet eşyalarını ise giderken götürdüğünü ileri sürerek, davanın reddini istemiştir....
Açıklanan nedenle, davacı-karşı davalı erkeğin ziynet ve çeyiz alacağına yönelik temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, ziynet ve çeyiz alacağına yönelik temyiz dilekçesinin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple REDDİNE, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğinin ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 25.02.2019(Pzt.)...
Yukarıda belirtilen yasal düzenlemeler gereğince, ziynet ve çeyiz eşyalarının aynen iadesine karar verilmişse, hüküm fıkrası açık olmalı, duraksama yaratmamalı, hükümde aynen iadesine karar verilen ziynetlerin gram ve ayarları, çeyiz eşyalarının sayı ve nitelikleri açık olarak yazılmalıdır. Mahkeme hükmünde, "...çeyiz senedinde ayrıntıları belirtilen ve bilirkişilerce değeri tespit olunan..." ifadesi ile yetinilmiş, hakkında hüküm kurulan eşyaların cinsi, niteliği, özellikleri, gramı ayrı ayrı yazılmamıştır. Hal böyle olunca, mahkemece; hüküm altına alınan ziynet ve çeyiz eşyalarının cins, nitelik, miktar ve değerlerinin hükümde ayrı ayrı gösterilmesi ve taraflara yüklenen borç ile tanınan hakkın infazda güçlük çıkarmayacak biçimde belirtilmesi gerekirken, HMK'nın 297. maddesine aykırı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş, bu husus bozmayı gerektirmiştir....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ : Mahkemece verilen hükme karşı davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuş olup, Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; ispatlanamayan davanın reddine karar verilmesi gerekirken davanın kabulüne karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu beyan etmek suretiyle kararın kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE Dava, ziynet ve çeyiz eşyası alacağına ilişkindir. Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, toplanan deliller ve dosya kapsamına göre; ilk derece mahkemesinin delil değerlendirmesi ve davanın kısmen kabulüne dair gerekçesinin doğru olduğu, kanunun olaya uygulanmasında hata edilmediği, ilk derece mahkemesi kararında usule ve esasa ilişkin herhangi bir aykırılığın bulunmadığı, bu nedenle inceleme konusu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından, davalının istinaf isteminin esastan reddi yönünde karar verilmesi gerektiği kanaati ile, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Ziynet ve çeyiz eşyası alacağı Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı ziynet ve çeyiz eşyası alacağı davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, ziynet ve çeyiz eşyalarının aynen teslimine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
zamanda davacı tanıklarının da dava konusu edilen ev eşyalarının davalı koca tarafından alındığını, davacının yalnızca giyim, yorgan, döşek gibi çeyiz eşyaları bulunduğunu beyan ettikleri gerekçesi ile çeyiz eşyalarına ilişkin talep reddedilmiş, ziynet eşyalarına ilişkin talep hakkında ise, tarafların boşanmalarına ilişkin dosya ve tanık beyanlarına göre; davacı kadının, kocasını işe uğurladıktan sonra davalı evde yokken müşterek evi terk ettiği, her ne kadar önceki akşam şiddet görmüşse de ertesi gün evden ayrılırken ziynet eşyalarını beraberinde götürmesine engel bir durum bulunmadığı, davacı tanıklarının beyanlarına göre beraberinde küpe ve yüzüğünü götürdüğü, diğer ziynet eşyalarının davalı tarafça daha önceden davacıdan ödünç veya zorla alındığına dair bir iddia ve ispat da bulunmadığı, ziynet eşyalarının davalı tarafta olduğunun davacı tarafça ispat edilemediği gerekçesiyle ziynet eşyalarına ilişkin alacak davasının da reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz...
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 19/11/2013 NUMARASI : 2012/316-2013/909 Taraflar arasındaki ziynet ve çeyiz senedinden kaynaklanan alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dava dilekçesinde; tarafların 19.10.2010 tarihinde boşandıklarını, 22/09/1991 tarihli çeyiz senedine konu çeyiz eşyası ile 300 gram 22 ayar altının çeyiz olarak getirildiğini, senette boşanma halinde senedin işleme konacağı ve rayiç bedeller üzerinden ödeme yapılacağının hükme bağlandığını belirterek, senette belirtilen çeyiz ve ziynet eşyalarının rayiç bedeli olan 35.000,00.TL'nin dava tarihinden itibaren faizi ile davalılardan alınarak, müvekkiline verilmesini talep etmiştir....
karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle, 1- ) Davacı kadının ve davalıların, kadının ziynet ve çeyiz eşyası alacağı davasına yönelik sair istinaf talepleri incelenmeksizin HMK 353/1- a-6 maddesi gereğince İlk Derece Mahkemesinin 06/09/2022 tarih, 2018/942 Esas ve 2022/393 Karar sayılı kararının hüküm fıkrasının ziynet ve çeyiz alacağı davasına yönelik olan B ve ALT BENTLERİNİN (B-1,2,3 ve 4....