"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (AİLE)MAHKEMESİ Taraflar arasındaki ziynet, ev ve çeyiz eşyası alacağı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, ziynet alacağı yönünden davanın kısmen kabulüne, ev ve çeyiz eşyası alacağı yönünden dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosya içerisinde bulunması gereken, davacı vekili olarak duruşmalara katılan ve gerekçeli hükmü tebliğ alıp, kararı temyiz eden Av....'nın vekaletname ya da yetki belgesine rastlanılamamıştır. Sözü geçen belgenin, dosyasına konularak temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 07.12.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Ziynet Alacağı ve Çeyiz Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-davacı kadın tarafından; tazminatların miktarları, çeyiz eşyası davasının reddi, ziynet eşyası davasının reddedilen bölümü ve vekalet ücreti yönünden, davalı-davacı erkek tarafından ise; davacı-davalı kadının boşanma davası ve fer'ileri, birleşen boşanma davasının reddi ve ziynet alacağı davası yönünden temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 27.09.2016 günü tebligata rağmen taraflar adına gelen olmadı. İşin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü....
Davacının boşanma davası ile birlikte açmış olduğu ziynet, çeyiz ve mehir istemine ilişkin davalarının tefrikine karar verilmiş, ziynet ve çeyiz eşyalarına ilişkin yargılamaya iş bu dosya üzerinden devam edilmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece, davacının ziynet eşyasına ilişkin davasının reddine, çeyiz eşyalarına ilişkin dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ Taraflar arasındaki kişisel eşyanın iadesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı; boşanma davasına karşı açtığı ve tefrik edilen davada davalının kendisini baba evine bıraktığını, ziynet ve çeyiz eşyalarının davalıda kaldığını belirterek; ziynet eşyaları bedeli 37.000.00 TL’nin davalıdan tahsiline, çeyiz eşyalarının varlığını muhafaza ettiğinden aynen iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı, davacının 31/12/2012 tarihinde ortak konutu terk ettiğini, cumhuriyet altınlarının bir kısmı emaneten takıldığını, düğün sonrası takan kişiye iade edildiğini, bağış niteliğinde olmadığını, diğer kısmının kendisine takıldığını, kişisel malı olduğunu...
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile; - Davacının çeyiz listesinde bildirmiş olduğu ilk 13 bendde sayılan çeyiz eşyaları ve ziynet eşyalarına yönelik açılan davanın reddine, -Çeyiz listesinde 14. bendden 56. bend dahil olmak üzere eşyalara yönelik açtığı davanın kabulüne ve ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2002/89 D. İş tespit tutanağında belirtilen eşyaların davacı asile yedi emin sıfatıyla 12/06/2002 tarihinde teslim edildiği anlaşılmakla bu eşyalara yönelik aynen iade edilmesine dair karar verilmesine yer olmadığına ancak, bu eşyaların malik sıfatıyla davacıya ait olduğunun tespitine, karar verilmiş hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalının tüm, davacının ise aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir....
Başka bir anlatımla bunların davalı tarafın zilyetlik ve korumasına terk edilmesi olağan durumla bağdaşmaz. Diğer taraftan ziynet eşyası rahatlıkla saklanabilen, taşınabilen, götürülebilen türden eşyalardandır. Bu nedenle evden ayrılmayı tasarlayan kadının bunları önceden götürmesi, gizlemesi her zaman mümkün olduğu gibi evden ayrılırken üzerinde götürmesi de mümkündür. Bunun sonucu olarak normal koşullarda ziynet eşyalarının kadının üzerinde olduğunun kabulü gerekir. Davacı, dava konusu ziynet eşyasının varlığını, evi terk ederken bunların zorla elinden alındığını, ve götürülmesine engel olunduğunu, evde kaldığını, ispat yükü altındadır. Olayda, davacı kadın şiddete uğradığını ispat etmiş ise de, evden anne ve babası ile birlikte ayrıldığından ziynet eşyalarının götürülmesine engel olunduğunu, zorla elinden alındığını, daha öncede götürme fırsatı elde edemediğini dinlettiği tanık beyanları ile ispat edememiştir....
Y A R G I T A Y K A R A R I Davada; ziynet ve çeyiz eşyalarının aynen iadesi, mümkün olmadığı takdirde bedelinin davalıdan tahsili istenmiş; mahkemece, çeyiz eşyalarına ilişkin talebin kısmen kabulüne, ziynet eşyalarına ilişkin talebin husumet yokluğundan reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiştir. Temyiz incelemesinin yapılabilmesi için iş bu dosyanın tefrik edildiği Kayseri 2. Aile Mahkemesi'nin boşanmaya ilişkin 2010/947 E.; 2011/1162 K. Sayılı dosyasının tefrikten önceki onaylı suretlerinin dosya içine konularak, temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 23.09.2013 günü oybirliğiyle karar verildi....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 30/04/2013 NUMARASI : 2012/509-2013/920 Taraflar arasındaki ziynet ve çeyiz eşyasının iadesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dava dilekçesi ile; müvekkilinin davalılardan Mehmet ile evlendiğini ve evliliklerinin 3 ay sürdüğünü, davalının müvekkili evden kovduğunu, mehir senedinde yazılı çeyiz eşyalarının İsveç ve Konya'daki müşterek evde kaldığını; ziynetlerin ise davalıda olduğunu belirterek, mehir senedinde yazılı ziynet ve çeyiz eşyalarının aynen iadesine mümkün olmaması halinde bedeli olan 60.000 TL'nin davalılardan faizi ile tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma - Nafaka - Ziynet ve Çeyiz Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı erkek tarafından kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi, tazminatlar, velâyet, nafakalar, kendi tazminat taleplerinin reddi ve çeyiz eşyası davasının tefriki yönünden; davalı-karşı davacı kadın tarafından ise nafakaların ve tazminatların miktarı, ziynet alacağı ile çeyiz alacağı davasının reddi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davalı-karşı davacı kadının ziynet alacağına yönelik temyiz dilekçesinin incelenmesinde; 6100 sayılı HMK'nın 362. maddesinin 1. fıkrasının b bendi uyarınca "Miktar veya değeri kırk bin Türk Lirasını (bu tutar dahil) geçmeyen davalara ilişkin kararlar" temyiz edilemez. 02.12.2016 tarihli 6763 sayılı Kanun'un 44. maddesi ile de 6100 Hukuk Muhakemeleri Kanunu'na eklenen...
Ancak, boşanma dosyasından tefrik edilen ziynet eşyaları ile kişisel ve çeyiz eşyalarına yönelik beyanlarının kapsamlı olarak alınmadığı görülmüştür.Hal böyle olunca, mahkemece; boşanma dosyasındaki tanıkların ziynet ile kişisel ve çeyiz eşyalarına ilişkin ayrıntılı beyanlarının yeniden alınması suretiyle, dosyadaki tüm deliller birlikte değerlendirerek, hasıl olacak sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken; yanılgılı değerlendirme ve eksik inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş, bu husus bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, hükmün HUMK'nun 428. maddesi gereğince davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK'nun Geçici Madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK'nun 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 25/10/2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....