Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

sayılı kesinleşen boşanma dava dosyasının yargılaması sırasında davacının tutanağa geçen imzalı beyanlarında maddi - manevi tazminat, nafaka ve ziynet alacağı talebi olmadığını açıkça beyan etmiş olması karşısında; maddi - manevi tazminat ve yoksulluk nafakası taleplerinin reddine, ziynet alacağına ilişkin talebin boşanma davasının fer'i niteliğinde olmadığı ve ayrı bir harca tabi olup davacının boşanma davasından ayrı ziynet alacağına ilişkin olarak usulüne uygun açılmış bir davası da bulunmadığı gibi ziynet alacağı talebinden boşanma davası sırasında feragat etmesinin de hukuken bir sonuç doğurmayıp, ziynet alacağına ilişkin olarak açılan davanın bu yönüyle dinlenebilir olduğu, iştirak nafakası yönünden ise, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile çocuğun sağlık, eğitim ve diğer giderleri için uygun miktarda iştirak nafakasına hükmedilmesi gerektiği gerekçesiyle ziynet alacağı ve iştirak nafakası yönünden davanın kısmen kabulü ile kısmen reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekili...

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki ziynet eşyası alacağı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı, düğünde takılan ziynetleri bozdurarak borçlarını ödeyen davalının bu eşyaları iade etmediğini ileri sürerek; eşyaların aynen iadesine, olmaz ise şimdilik 10.000.00.- TL ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiş, ıslah dilekçesi ile de talep sonucunu 15.668.00.- TL ye yükseltmiş, faizi ile tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, davacının evden giderken ziynetleri yanında götürdüğünü belirterek, davanın reddini istemiştir. Mahkemece; davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir....

      Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından; boşanma davasının reddiyle, ziynet isteklerinin reddi yönünden, davalı erkek ise katılma suretiyle yaptığı temyizle kadın lehine hükmedilen takı parası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1- Davalı erkeğin katılma yolu ile temyizi yönünden; Hüküm, davacı kadın tarafından temyiz edilmiş, davalı erkek tarafından katılma yoluyla temyiz isteğinde bulunmuştur (HUMK. m.433/2). Hükmü süresinde temyiz etmemiş olan tarafın, temyize cevap dilekçesindeki temyiz itirazlarının incelenebilmesi, temyiz dilekçesinin tebliğinden itibaren on gün içinde cevap verilmesi halinde mümkündür (HUMK. m. 433/2)....

        Yapılan yargılama ve toplanan delillerden düğüne ait cd ve fotoğraflardan ve yine tanık beyanlarından kadının talep ettiği ziynetlerin varlığı ve niteliği sabit olup, yine tanık beyanları ve erkeğin beyanların göre de bilezikler dışında kalan düğünde takılan takıların bozdurularak harcandığı ve bir daha da geri verilmediği ispatlanmıştır. Düğünde takılan ziynetler kadına bağışlanmış sayılır ve kadının kişisel malı niteliğini kazanır. Ziynetlerin geri istenmemek üzere verildiği iddia ve ispat edilmedikçe, bunları alan iade etmekle yükümlüdür. Davacı-karşı davalı erkek bu ziynet eşyalarının bozdurulan kısmının istenen miktarda olmadığını ve kadın tarafından geri istenmemek üzere verildiğini ispatlayamamıştır. Öyleyse kadının ziynet alacağı davasının kabulü gerekirken, yazılı gerekçe ile ziynetlere ilişkin talebin reddi doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Ziynet ve Takı Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-karşı davalı kadın tarafından yoksulluk nafakasının reddi, maddi tazminat talebine ilişkin hüküm kurulmaması, yargılama gideri yönünden; davalı-karşı davacı erkek tarafından ise kusur belirlemesi, kadın lehine hükmedilen manevi tazminat, erkeğin reddedilen karşı boşanma davası, reddedilen tazminat istekleri, ziynet alacağı, yargılama gideri ve vekalet ücreti yönünden temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 15.03.2016 günü duruşmalı temyiz eden davalı-karşı davacı ... vekili Av. ... geldi. Karşı taraf temyiz eden davacı-karşı davalı ... ve vekilleri gelmedi....

            Eldeki davada davacı; dava dilekçesinin “dava değeri” bölümüne “ziynet eşyalarının tahmini değeri 6.000TL” olduğunu yazmış, “açıklamalar” bölümünde talep ettiği ziynet eşyalarının “22 ayar ve 22 gram değerindeki on dört bilezik, iki adet takı seti ve çeyrek altınlardan” oluştuğunu belirtmiş, dilekçenin “sonuç ve istem” bölümünde ise ziynet eşyalarının aynen, mümkün olmaz ise nakden iadesine karar verilmesini talep etmiştir....

              Davacı vekili ıslah dilekçesinde; fazlaya dair dava ve talep hakları saklı kalmak kaydıyla davasının kabulüne, dava dilekçesinde 3.000 TL olarak belirtilen ziynet alacağı talebinin 69.447,44 TL arttırılarak 72.447,44 TL olarak ıslahına, bu alacağın ve de bu alacağa dava tarihi itibariyle uygulanacak yasal faizin davalıdan tahsilini talep etmiştir....

              Davacı vekili 19/12/2014 tarihli duruşmadaki beyanında; ziynet eşyaları hariç dava dilekçesinde belirtmiş olduğu diğer ev eşyaları ile çeyiz eşyalarının tamamı ile teslim alındığını, ayrıca dava dilekçesinde belirtilen ve harçlandırılan 5.000 TL bedelin, 1.000 TL'lik kısmının çeyiz ve ev eşyalarına, 4.000 TL'lik kısmının ise ziynet eşyalarına ilişkin olduğunu belirtmiştir. Davacı vekili 04.12.2014 tarihli ıslah dilekçesinde, ziynet eşyalarına yönelik talebini 36.443,00 TL olarak ıslah etmiş ve eksik harcı tamamlamıştır. Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacı tarafın iddia ettiği ziynet eşyalarının bir kısmının taraflarca müştereken bozdurularak düğün masraflarının ödenmesi için kullanıldığını, yüzük, küpe, bilezik, künye gibi ziynet eşyalarının davacı tarafça evden ayrılırken götürüldüğünü, diğer eşyaları ise iadeye hazır olduklarını belirterek, davanın reddini istemiştir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Mal Rejiminden Kaynaklanan Alacak, Ziynet Alacağı ... ile ... aralarındaki mal rejiminden kaynaklanan alacak ve ziynet alacağı davasının kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair ... .... Aile Mahkemesi'nden verilen ........2013 gün ve 165/744 sayılı hükmün ...'ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: KARAR Davacı ... vekili, dava dilekçesinde belirtilen mallar nedeniyle alacağın tespiti ile yarı payın davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı ..., davanın reddini savunmuştur....

                  Aile Mahkemesinde açılan davada tanık olarak dinlenen davacının ağabeyinin beyanına göre davadan sonra davacı ile birlikte müşterek haneye gittiklerinin belirtildiğini, ziynet eşyalarının müşterek hanede bırakılmasının söz konusu olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece; düğünde davacıya takılan ve davacıya ait olan ziynet eşyaları ve takı paralarının davalı tarafından geri verilmek üzere sarf edildiği ancak iade edilmediği sabit olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile 9 adet 22 ayar takı bilezik (1.056,00 TL), 1 adet 14 ayar pres set (2.256,00 TL), 1 adet 14 ayar künye (940,00 TL), 1 adet yarım altın (330,00 TL), 21 adet çeyrek altın (3.465,00 TL), 200 dolar (444,00 TL), 100 avro (309,00 TL) ve 280,00 TL nakit para olmak üzere toplam 17.528,00 TL alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş, hüküm süresi içerisinde davalı tarafça temyiz edilmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu