kadın tarafından reddedilen alacak, katılma alacağı, ziynet ve çeyiz alacağı ile yargılama gideri ve vekalet ücreti yönünden temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 21.12.2015 tarihli ilamı ile davacı- davalı kadının ziynet ve çeyiz alacağının kabulüne karar verilmesi gerektiğinden bahisle ziynet ve çeyiz alacağı yönünden hükmün bozulmasına, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerin ise onanmasına karar verilmiştir....
TL maddi, 20.000,00 TL manevi tazminata, müvekkilinin müşterek konuttan ayrılırken tüm şahsi ve çeyiz eşyalarının hiçbirini almadığını, bu sebeple çeyiz eşyalarının aynen müvekkiline iadesine bu mümkün değilse bedelinin tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
İstinaf Sebepleri Davalı- davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; nafaka ve maddî tazminatın miktarı, reddedilen manevî tazminat talepleri, ziynet ve çeyiz eşyası bedellerine ilişkin taleplerinin reddedilen miktarı ile vekâlet ücreti yönünden istinaf kanun yoluna başvurmuştur. C....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Çeyiz ve Ziynet Eşyası Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre davalı ...'un aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacı kadın dava dilekçesi ile ziynet ve çeyiz eşyalarının aynen iadesini olmadığı takdirde bedeli olan 29.100 TL’nin iadesini talep etmiştir. Mahkemece verilen son hükümde eşyaların aynen iadesi olmadığı takdirde toplam bedeli olan 21.050 TL'nin iadesine karar verildiğine göre, davalı yararına karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince vekalet ücretine karar verilmesi gerekirken, bu yönde hüküm kurulmaması doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir....
yoksulluk nafakasına hükmedilmesini, ziynet eşyalarının, ev eşyalarının ve çeyiz eşyalarının bedelinin davalı tarafından davacıya ödenmesini talep ve dava etmiştir....
Davacı kadın, dava konusu ziynet eşyasının davalıda kaldığını ileri sürmüş, davalı koca ise davacı kadın tarafından götürüldüğünü savunmuştur. Hayatın olağan akışına göre, ziynet eşyalarının kadının üzerinde olması ya da evde saklanması, muhafaza edilmesidir. Başka bir deyişle davalının zilyetlik ve korumasına verilmemesidir. Ayrıca, ziynet eşyaları rahatlıkla saklanabilen, taşınabilen, götürülebilen türden eşyalar olduğundan, evden ayrılmayı tasarlayan kadının bunları önceden götürmesi, gizlemesi her zaman mümkün olduğu gibi, evden ayrılırken üzerinde götürmesi de mümkündür. Bunun sonucu olarak, normal koşullarda ziynet eşyalarının kadının üzerinde olduğu kabul edilir. Davacı kadının, dava konusu ziynet eşyalarının evi terk ederken zorla elinden alındığını, götürülmesine engel olduğunu, evde kaldığını ispat etmek zorundadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : GÜROYMAK ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 07/05/2014 NUMARASI : 2010/46-2014/75 Asıl dava; boşanma davasından ayrı olarak açılan manevi tazminat, katkı payı ziynet ve ev eşyalarının iadesi, birleşen dava boşanma davasından ayrı açılan manevi tazminat istemine ilişkin olup; mahkemece birleşen davanın reddine, asıl davanın ise kısmen kabulüne dair verilen hükmü asıl davanın davacısı tarafından manevi tazminat katkı payı alacağı ziynet ve çeyiz eşyalarının iadesi istemleri yönünden temyiz edilmiştir. Davanın niteliğine göre inceleme görevi Yargıtay 2. Hukuk Dairesinindir. Dosya, Yargıtay 8....
yanına alma imkanı olmadığını, sadece parmağındaki tek taş yüzükle baba evine geldiğini, boşanma davası açılması sonrasında davalı ve davalı ailesi, davacı müvekkiline ve ailesine aracı göndererek 4- 5 altın bilezik verelim sorun çözülsün tekliflerini yaptığını, ancak, bu konuda bir anlaşma sağlanması da mümkün olmadığını, davacı Fatma giysilerini dahi alamadığını, ziynet ve diğer eşyaların tamamının davalı da kaldığını, evlenme esnasında davacı ailesi fakir halinde büyük fedakarlık göstererek örf adet gereği yerine getirmeye çalıştığı ve yerine getirdiği ziynet ve diğer eşyaların davalı tarafından iade edilmemesi davacının psikolojik rahatsızlığına neden olduğunu, yargılamanın yapılarak, müvekkiline ait ziynet ve diğer eşyaların aynen, aksi halde bedellerinin davalıdan alınmasına (fazlaya ilişken hakların saklı kalınmasıyla) yargılama ve vekalet ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Ziynet ve Eşya Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı-karşı davacı erkek tarafından ziynet alacağı davasının kabulü ve çeyiz eşyası talebinin reddedilen kısmı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı-karşı davacı erkeğin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür (TMK m. 6, 6100 s. HMK m. 190/1)....
Hal böyleyken, davacı-karşı davalı kadın eşin eşit kusurlu kabulü ve bu hatalı kusur belirlemesine bağlı olarak davacı-karşı davalı kadın eşin maddi ve manevi tazminat (TMK m. 174/1-2) taleplerinin reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir. 3-Tarafların ziynet eşya alacağı ve çeyiz eşyası alacağına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince: Davacı-karşı davalı kadın eş, dava dilekçesinde ziynet eşyalarının ve çeyiz eşyalarının aynen iadesini, olmadığı takdirde bedelini talep etmiştir. Tefhim edilen kısa kararda ve hükümde çeyiz eşyalarının cins, nitelik, miktar ve değerleri ayrı ayrı gösterilmemiş, bilirkişi raporuna atıf yapılmıştır....