WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

S.. ile davacının boşandıklarını, davalı kocanın, davacıyı sadece üstündeki kıyafeti ile Almanya'dan getirerek davacının annesinin evine bırakıp gitttiğini, davacıya ait çeyiz ve ziynet eşyalarının davalıda kaldığı, bir kısım çeyiz eşyalarının icra kanalı ile teslim alındığını ileri sürerek 10.000TL tutarında sandık içi çeyiz eşyasıı ile ziynet eşyalarının aynen iadesine, iadesi olmadığı takdirde değerleri toplamı olan 34.125,00 YTL. alacağın fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep ve dava etmiştir....

    Davalı vekili; bir sorun olmadan davacının baba evine gittiğini, gezmeye giden davacıdan müvekkili davalının altınları almasının söz konusu olamayacağını; eşyalara gelince bir sandık çeyiz eşyası bir kaç tanede elbisesinin olduğunun doğru olduğunu; eşyaların ve altınların hiç bir öneminin bulunmadığını, ziynetlerin davacı kadın tarafından götürüldüğünü savunarak; davanın reddini istemiştir. Mahkemece; ...evlilik sırasında kadına takılan ziynet eşyaları ona bağışlanmış sayılır ve BK'nun 244.maddesi gereğince bağışlamadan rücunun şartları oluşmadıkça kadına iadesi gerekir. Genel yaşam deneylerine göre, ziynet eşyalarını kadının üzerinde taşıyacağı veya kadın tarafından saklanmış olacağıdır. Bu tür eşyalar rahatlıkla saklanabilen, taşınabilen eşyalardandır....

      Somut olayda mahkemece; bu ilke gözardı edilerek, davacı lehine, kabul edilen ziynet ve çeyiz eşyası bedellerinin tümü üzerinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği belirlenen tek bir vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, konusu para ile ölçülebilen çeyiz ve ziynet eşyası talepleri ile ilgili olarak davacı lehine ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilmesi doğru değilse de, belirtilen bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden HUMK'nun 438/VII. maddesi gereğince hüküm fıkrasının 5. ve 8....

        Mahkemece; davacının iddiasını çeyiz senedine dayandırdığı, davalının çeyiz senedinin doğru olmadığını veya imzanın kendisine ait olmadığını ileri sürmediği, çeyiz senedinin HMK'nın 201. maddesi anlamında senet niteliğinde olduğu, davalının senette yazılı ziynetleri davacıya geri verdiğini yazılı belge ile kanıtlayamadığı gerekçesiyle, davanın kabulüne, çeyiz senedinde yazılı olan eşya ve ziynetlerin davacıya aynen iadesine, aynen iade mümkün olmadığı takdirde eşyaların bedeli olan 1.710,00 TL ile ziynetlerin bedeli olan 51.948,00 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm, davalı vekili tarafından duruşma istemli olarak temyiz edilmiştir. Dava; çeyiz senedinde yazılı çeyiz ve ziynet eşyalarının aynen iadesi, bunun mümkün olmaması halinde bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Temyize konu uyuşmazlık; davaya konu olayda ispat yükünün davanın hangi tarafı üzerinde olduğu hususunda toplanmaktadır....

          Yerel mahkeme davacı vekiline 14/09/2022 tarihli celsede katılma alacağı, ziynet ve çeyiz talepleri yönünden dava değerlerini bildirmek ve bildirilen değere göre hesaplanacak peşin harcı ikmal etmek üzere 2 haftalık kesin süre vermiş, kesin süre içinde dava değerlerinin bildirilmemiş olması halinde talepler yönünden açılmamış sayılacağını ihtar etmiştir. Davacı taraf verilen kesin süre içinde davaya esas değeri bildirmemiş ve gereken harcı ikmal etmemiş, yerel mahkeme bu kez 06/02/2023 tarihli celsede davacının ziynet ve çeyiz eşyaları talepleri yönünden HMK.nun 119. ve 120. maddeleri uyarınca açılmamış sayılmasına, bu taleplere yönelik davanın tefrikine karar vermiştir. Davacının dava ettiği katılma alacağı belirsiz alacak olup ziynet ve çeyiz eşyalarına ilişkin talepleri HMK.nun 109. maddesi kapsamında kısmi davadır. Dolayısıyla davacı davasında harca esas dava değerini bildirmek zorundadır....

          hiçbir kusuru bulunmadığını, müvekkilinin uğradığı bu haksızlık sonucunda mağdur olduğunu, müvekkilinin boşanmak istediğini, davacı tarafça sunulan çeyiz senedi, okuma yazması olmayan müvekkiline karanlıkta bir aracın içinde imzalatıldığını, bu bakımdan çeyiz senedini kabul etmediklerini, söz konusu çeyiz senedi içeriği bakımından hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, davacı tarafça talep edilen çeyiz eşyalarının birçoğunun getirilmediğini, getirilenlerin ise davacı tarafa iade edildiğini, bu durum sunmuş olduğumuz 29.06.2018 tarihli belge ile de sabit olduğunu, davacı tarafça ziynet eşyası olarak talep edilen altınların miktarı müvekkilinden beklenilmeyecek kadar fazla olduğunu, davacıya takılan ziynet eşyası 3 bilezik, yüzük ve küpeden ibaret olduğunu, ayrıca ziynet eşyası ve ev eşyası yarıında senede 13.000 m² ev arsa yazılması senedin ne amaçla düzenlendiğini ortaya koyduğunu, söz konusu ziynet eşyaları da davacıda olduğunu giderken de yanında götürdüğünü, davacının dava ve...

          kadarıyla altınlara el konulmasının gerçek sebebinin davalının ikinci el araba almak olduğunun ortaya çıktığını, ki gelinen noktada davalı tarafça fiili ayrılıktan kısa bir süre sonra araç alındığının, kuvvetle muhtemeldir ki sözü edilen aracın bedeli müvekkiline ait olan ziynet eşyalarının satılması suretiyle ödendiğinin, söz konusu aracın plakasının 34 XX 407 olup, hali hazırda boşanma ve ziynet eşyasına ilişkin davaların muhtemel sonuçlarından kurtulma ve mal kaçırma adına davalının halası olan İkbal Görmez adına alındığını ve kaydedildiğini, fiili ayrılıktan sonra taraflar arasında anlaşmalı olarak boşanabilme, çeyiz ve ziynet eşyalarının iadesi hususunda bazı görüşmeler olmuş ve bir kısım eşyalar müvekkiline iade edilmiş ise de, ziynet eşyaları hususunda dava açılması gerektiği söylenerek taleplerinin olumsuz karşılandığını, müvekkiline söz düğün ve nişan merasimlerinde takılan ve iade edilmeyen 6 adet 15 gramlık bilezik, 8 adet yarım altın, 12 adet çeyrek altın, 1 adet turalı kolye...

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Eşya alacağı Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı eşya iadesi davasına dair kararın temyiz incelemesi duruşmalı olarak davalı tarafından süresi içinde istenilmekle gün tayin edilerek taraflara gönderilen davetiyelerin tebliğ edilmesi üzerine belli günde davacı ... vekili Av.... geldi. Davalı vekili gelmedi. Hazır bulunanın sözlü açıklaması dinlendikten sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, ziynet, ev ve çeyiz eşyalarının bedelinin tahsiline ilişkindir....

            Taraflar arasında görülen nafaka ve ziynet eşyasının iadesi davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı-karşı davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir....

              İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili 13/01/2020 havale tarihli istinaf dilekçesi ile özetle, ziynet eşyası talebinin kuyumcu bilirkişi ve ıslah dilekçesi dikkate alınarak hesaplanması ve tamamen kabul edilmesi gerektiğini, ziynet eşyası yönünden yanlış karar verilmesinin ve taleplerin ayrı ayrı dava olarak değerlendirilmesinin sonucu olarak vekalet ücretlerinde de hataya düşerek karar verdiğini, davanın bir bütün olarak ziynet eşyaları yönünden kabulüne, çeyiz eşyaları yönünden reddine kararının sonucu olarak davacı ve davalı lehine vekalet ücretine hükmetmesi gerektiğini, davalı lehine iki kez vekalet ücretine hükmedilmesinin açıkça HMK ve A.A.Ü.T'ne aykırı olduğunu, bu nedenlerle ziynet eşyası ve vekalet ücretlerine ilişkin kararların kaldırılarak yeniden karar verilmesine ya da kararın bozularak dosyanın yeniden yargılama yapılmak üzere yerel mahkemeye gönderilmesine karar verilmesi talebiyle istinaf başvurusunda bulunmuştur....

              UYAP Entegrasyonu