Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı Nesimi'nin evlenirken mehir senedi düzenlendiğini, bir kısım ziynet eşyalarının mehir olarak verilmesinin vadedildiğini, mehirden ayrı olarak müvekkiline 6 adet 22 ayar kilitsiz bilezik ile 1 adet yüzük takıldığını, düğünde takılan bu ziynet eşyalarının evlilik birliği içinde davalı eş tarafından harcandığını, mehir senedinin ise hiç ifa edilmediğini belirterek mehir senedinde belirtilen ziynet eşyalarının aynen iadesi, aynen iadesi mümkün olmadığı takdirde faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini, düğün sırasında takılan ziynet eşyalarının ise aynen iadesi, olmadığı takdirde faiziyle birlikte davalı Nesimi'den tahsilini talep etmiş, 21/06/2022 tarihli ıslah dilekçesi ile de, mehirde belirtilen ziynet eşyaları ve düğünde takılan ziynet eşyalarının aynen iadesine karar verilmesini talep etmek suretiyle harç ikmalini yapmıştır....

Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Ziynet Eşyası Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından, boşanma ve ziynet eşyası alacağı davalarının tamamı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Hükmü temyiz eden davalı erkek vekili Av. ... Karahan 19.12.2018 tarihli dilekçesiyle temyiz talebinden feragat ettiğini bildirdiğinden, temyiz dilekçesinin reddine karar verilmesi gerekmiştir. 2-Davacı kadın vekili Av. ... 17.12.2018 tarihli dilekçesiyle nafaka, maddi ve manevi tazminatlar ve ziynet eşyası alacağı taleplerinden feragat ettiğini bildirdiğinden bu husus gözetilerek bir karar verilmek üzere hükmün davacı kadın yararına takdir edilen nafaka, maddi ve manevi tazminat ile ziynet eşyası alacağı davası yönünden bozulması gerekmiştir....

    İlk derece mahkemesinin ziynet eşyalarının kabulü yönündeki gerekçesinin dosya kapsamı ile uyumlu olduğu ancak davalı-davacı kadının karşı dava dilekçesinde talep ettiği ziynet eşyası değerini 6.350,00 TL olarak belirttiği, fazlaya ilişkin haklarını saklı tutmadığı anlaşılmakla bilirkişi tarafından belirlenen 6.930,00 TL'ye hükmedilmesi usul ve yasaya uygun olmadığından davacı-davalı erkeğin ziynet eşyası yönünden istinaf talebinin kısmen kabulü ile ilk derece mahkemesi hükmünün ziynet eşyası yönünden verilen B ve devamındaki bentlerinin tümüyle kaldırılmasına, davalı-davacı kadının ziynet eşyası alacağı davasının kısmen kabulü ile 3 adet her biri 11 gram civarı toplam 33 gram 22 ayar gramı 210,00 TL'den 33x210=6.930,00 ağırlığındaki bileziklerin mümkün ise aynen iadesine, bu mümkün değil ise bedeli olan 6.930,00 TL olmakla beraber taleple bağlı kalınarak 6.350,00 TL'nin ıslah tarihi olan 26.03.2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davacı- karşı davalıdan(erkek)...

    itibaren iki hafta içinde TEMYİZ KANUN YOLU açık, ziynet ve mehir alacağı yönünden HMK 362/1- a maddesi gereğince KESİN olmak üzere, oy birliğiyle karar verildi....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Davacının dava dilekçesinde, mehir olarak bağışlanan 300 gram altının düğünde erkek tarafından takıldığı, bunun haricinde başka ziynetlerin de takıldığı ve en son müşterek haneden hastaneye kaldırıldığı, oradan davalının ailesinin evine geldiği ve akabinde de baba evine gittiği için ziynetlerin müşterek hanede kaldığının iddia edildiği, davacının 09/05/2022 tarihli dilekçesi ile, mehir olarak 10 adet bilezik ve set takımının takıldığının belirtildiği, alınan bilirkişi raporuna göre, dosyadaki görsel materyallere göre 10 adet 22 ayar 150 gram bilezik ve 1 adet 14 ayar 75 gram set takımının davacıya takıldığının tespit edildiği, davalının da davacının talebi olan mehir altınının miktarına itiraz ettiği, davacının mehir altını olarak 300 gram altın takıldığı iddiasını ispat edemediği, bu nedenle görsellerde tespit edilen 10 adet 150 gram 22 ayar bilezik ile 1 adet 75 gram 14 ayar set takımının mehir olarak takıldığının kabul edileceği, davacının...

    Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Kişisel Eşya-Mehir ve Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından ziynet alacağının reddedilen kısmı ile mehir alacağının reddi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 292.10 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğinin ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine kesin olarak oy birliğiyle karar verildi. 08.03.2022 (Salı)...

      müvekkilinin ailesinin 20 gram, davalının ailesinin de 100 gram olmak üzere toplam 120 gram tamamı 22 ayar altının müvekkiline hiç verilmediğini, bununla ilgili taraflar ve şahitlerin huzurunda akdedilen mehir akdini mahkemeye sunacaklarını, mehirlerin müvekkiline iadesini talep ettiklerini, bu nedenlerle davalarının kabulü ile nişanda ve düğünde müvekkiline takılan ziynet eşyalarının tamamını, 22 ayar 120 gram mehirin müvekkiline verilmesini, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

      (BK m.238/1) Taraflar arasındaki davanın dayanağı olan sözleşme (mehir senedi) yazılı olarak düzenlenmiş olup, mehirde belirlenen bedelin ne zaman ödeneceğine ilişkin bir kaydın bulunmadığı, davacının talebi, mehir olarak ödenmiş olan (mehri muaccel) bir alacak değil, bağışlama vaadi şeklinde (mehri müeccel) niteliğinde mehir senedinden kaynaklanan alacak talebine ilişkin olduğu, bila tarihli şahitler huzurunda düzenlenen ve dosyada sureti bulunan mehir senedinde de "mihri müeccel" ibaresinin yazılı olduğu, dava dilekçesi ekinde olan sözleşmedeki ziynetlerin ise mehir alacağı olmayıp, ziynet eşyalarına ilişkin olduğu anlaşılmıştır....

      Davalı erkek 02/12/2020 tarihli dilekçesinde, manevi tazminat yönünden istinaf talebinde bulunduğu, davacının yoksulluk nafakası, manevi tazminat ve ziynet eşyası alacağı davalarından feragat ettiğini, feragatini kabul ettiğini, kendisinin de istinaf talebinden feragat ettiğini, yargılama gideri ve vekalet ücreti istemediğini beyan etmiştir. Davacı kadının, yoksulluk nafakası, manevi tazminat ve ziynet eşyası alacağı talebinden feragat etmesi nedeniyle ilk derece mahkemesi kararının 2., 3. ve 4. nolu bentlerinin kaldırılmasına, davacı kadının yoksulluk nafakası, manevi tazminat ve ziynet eşyası alacağı taleplerinin feragat nedeniyle reddine, davacı kadının ve davalı erkeğin istinaf talepleri konusuz kaldığından ve davalı istinaf talebinden feragat ettiğinden, davacının istinaf talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına, davalının istinaf talebinin feragat nedeniyle reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

      sonuç ve kanaatine varılan ziynet ve mehir alacağı davasının kabulüne karar verilmesinde, Davalı-davacının birleşen dava dilekçesinde ziynet alacağı yönünden aynen iade talebinde bulunmadığı, istemin bedele yönelik olduğu, mehir alacağı yönünden birleşen dava dilekçesi ile aynen iade, aynen iadenin mümkün olmaması halinde fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak üzere yasal faiziyle birlikte 10.000,00 TL bedel talep edildiği ve kalan kısmın ıslah ile arttırıldığı dikkate alındığında, ziynet alacağı ve mehir alacağına yönelik olarak kurulan hükümlerde dava dilekçesi ile istenilen kısım yönünden dava tarihinden itibaren, ıslah ile arttırılan kısım yönünden ise ıslah tarihinden itibaren faize hükmedilmesinde, Herhangi bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşıldığından, usul ve kanuna uygun olan hükme karşı tarafların istinaf taleplerinin Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353/1- b-1 bendi uyarınca esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir....

      UYAP Entegrasyonu