Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Eşya alacağı K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık ziynet eşyalarının aynen, mümkün olmadığı takdirde bedel iadesi isteğine ilişkin bulunduğuna göre, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yüksek Yargıtay ( 6.) Hukuk Dairesine ait olmakla gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 21.02.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma-Ziynet Eşya Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm her üç dava yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davacı-karşılık davalı kocanın aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davalı-karşılık davacı kadın, karşılık davaya ilişkin dilekçesinde boşanma isteği yanında ziynet eşyalarının aynen olmadığı takdirde bedeli olan 5.000 TL.'nın karşılık davalıdan tahsilini de talep etmiştir. Mahkeme ziynet eşyalarının aynen olmadığı takdirde bedeli olan 7.964.30 TL.'...

      Ancak, önceki açılan davada, mahkemece kurulan hükümde; dava konusu ziynetler tek tek belirtilmiş, karşılıkları da (bedel olarak) gösterilmiş ise de, dava dilekçesinde ziynetlerin bedeli olarak yalnızca 500 TL talep edildiğinden, taleple bağlı kalınarak ziynet bedeli olarak 500 TL alacağa hükmedilmiştir. İş bu davada, önceki kararla bilirkişi raporunda belirtilen ziynetlerin aynen iadesine karar verildiğinden, davacı tarafça; aynen iadesi talebinde bulunamayacağı hususunda mahkemenin verdiği kararda bir isabetsizlik yoktur. Ne var ki, aynen iadesi mümkün olmadığında ziynetlerin bedeli olarak istenen önceki davadaki talep sadece 500 TL olduğundan; (fazlaya ilişkin hakla ilgili) iş bu davada, bilirkişi raporunda belirlenen ziynetlerin bakiye değerinin (alacak olarak) istenmesi mümkündür. Mahkemece, yukarıda açıklanan hususta, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir....

        Dava, Boşanma davasından tefrik edilen ziynet eşyasının iadesi talebine ilişkindir. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama neticesinde ziynet eşyasının iadesi talebinin cins ve miktar yönünden kabulüne ancak değer yönünden kısmen kabul kısmen reddine karar verilmiş, taraf vekillerince istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. "6100 sayılı HMK'nun 266. maddesi hükmüne göre, çözümü özel veya teknik bir bilgiyi gerektiren konularda bilirkişi oy ve görüşünün alınması zorunludur. Genel hayat tecrübesi ve kültürünün sonucu olarak herkes gibi hâkimin de bildiği konularda bilirkişi dinlenmesine karar verilemeyeceği gibi, hâkimlik mesleğinin gereği olarak hâkimin hukukî bilgisi ile çözümleyebileceği konularda da bilirkişi dinlenemez. Her hâlde seçilecek bilirkişinin mesleği itibarıyla konunun uzmanı olması gerekir. Bilirkişi raporu, kural olarak hâkimi bağlamaz. Hâkim, raporu serbestçe takdir eder....

        İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ: Davacı vekili süresinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle: her ne kadar talep kısmında HMK 107 yazılmış olsa da bunun kopyala - yapıştır hatasından kaynaklandığını, ziynet eşyalarının aynen iadesini talep ettiklerini ve bunu dava dilekçesinde üç defa tekrar ettiklerini asıl istemlerinin ziynet eşyalarının aynına ilişkin olup, aynen iadenin mümkün olmaması halinde bedel iadesinin istenildiğini, bu nedenle davanın belirsiz alacak davası olarak nitelendirilmesinin mümkün olmadığını belirterek usul ve yasaya aykırı olan ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını ve davanın kabulüne karar verilmesini istinaf kanun yoluyla talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : HMK 355 maddesine göre, resen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Dava, ziynet eşyasından kaynaklanan alacak talebine ilişkindir....

        ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 27/05/2021 NUMARASI : 2019/177 ESAS - 2021/388 KARAR DAVA KONUSU : ZİYNET EŞYASININ İADESİ KARAR : Taraflar arasındaki davada mahkemece yapılan yargılama sonucunda verilen hüküm aleyhine süresi içerisinde istinaf kanun yolu başvurusunda bulunulmuş olmakla, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı dava dilekçesinde özetle; davalıyla 10/07/1998 tarihinde evlendiklerini, bu evlilikten 10/11/1999 doğumlu Yunus Emre, 16/06/2002 doğum tarihli Mert Cenk ve 19/07/2017 doğum tarihli Ege Tuna isimli üç çocuklarının olduğunu, davalı ile evlenirken kendisine davalı tarafından mihr olarak 180 gram altın verdiğini, daha sonra borçları olduğunu ve geri ödeyeceğini söyleyerek bu altını kendisinden istediğini ve aldığını şu ana kadar tarafına bu altını iade etmediğini belirterek, tarafına ait ve davalıya borç olarak verdiği 180 gram 22 ayar altın bileziğin aynen iadesine şayet bu mümkün değilse fazlaya ilişkin hakları ve ıslah etme hakkı...

        Somut olayda; davacı, dava dilekçesinde belirttiği ziynet eşyalarının ve paranın aynen iadesini, olmadığı taktirde bedellerinin davalıdan tahsilini istemiştir. Harca esas değer dava dilekçesinde 5.000 TL olarak gösterilmiş yargılama sırasında ise yaptırılan bilirkişi incelemesi neticesinde ise davacı tarafça talep edilen ziynet eşyalarının ve paranın toplam değerlerinin 9.844,92 TL olduğu belirlenmiştir. Ziynet ve para alacağı davalarında bedel iadesi ile birlikte aynen iadeye ilişkin istem de var ise, aynen iade istemi o eşyaların (ziynetlerin) gerçek bedelini de içerdiğinden, davacının talebi doğrultusunda aynen iadeye karar verilmiş olması halinde, talep konusu eşyaların (ziynet ve para) bilirkişi raporu ile belirlenen bedelleri üzerinden eksik nisbi harcın tamamlatılması gerekecektir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Katkı Payı alacağı DURUŞMA İSTEMLİDİR K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık mahkemenin nitelendirmesine göre ziynet eşyalarının aynen iadesi olmadığı takdirde bedel isteğine ilişkin bulunduğuna göre, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yüksek Yargıtay (6.) Hukuk Dairesine ait olmakla gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 12.07.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

            İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı kadın vekili kararı, kabul edilmesi gereken ziynet alacağı davasının reddinin hatalı olduğundan bahisle istinaf etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava ziynet alacağına ilişkindir. Davacı fazlaya dair hakkı saklı kalmak kaydı ile 1.200,00 TL üzerinden açmış olduğu ziynet alacağı davası ile, altı adet altın bilezik, (30 gram 22 ayar birisi çerçeveli Cumhuriyet birisi normal iki altın kolye, yüzük, bileklik, tektaş, alyans, bir çift küpe)'in aynen iadesi olmadığı taktirde bedelini talep etmiş ve davacı ziynet alacağı davası yönünden 35,90 TL peşin harç yatırmıştır. Yerel mahkemece alınan 20/03/2019 tarihli bilirkişi raporunda davaya konu edilen altınların toplam bedeli 36.852,00 TL olarak tespit edilmiştir....

            Somut olayda, davacı dava dilekçesinde ziynet ve çeyiz eşyalarının aynen iadesi, mümkün olmadığı takdirde bedellerinin tahsilini istemiştir. Mahkemece, talep olmasına rağmen ziynet eşyaları yönünden bedele hükmedilmeksizin sadece aynen iadeye hükmedilmesi, böylece davalının infaz sırasında seçimlik hakkının kullanılmasının (aynen iade veya bedeli tercih etmesi) bertaraf edilmesi, ayrıca hükümde ziynet eşyalarının iadesine dair "aynen ya da bedelinin iadesi" yönünde açık bir ifade yazılmaksızın, HMK 297 maddesine aykırı ve infazda tereddüt oluşturacak şekilde hüküm kurulmuş olması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir. 2) Bozma nedenine göre tarafların sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir....

              UYAP Entegrasyonu