WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu kapsamda bir kısım ziynet eşyalarının davalı Ceyhun tarafından araç alırken bozdurularak aracın peşinatının ödemesinde kullanıldığı anlaşılmaktadır. Dava konusu ziynet eşyalarının, çeşitli sebeplerle bozdurularak harcanması durumunda davacı kadın tarafından bu altınların karşılığının davacı kocaya hibe edildiği, yani geri iade edilmemek üzere kocaya verildiği ispat edilmedikçe bu ziynet eşyalarının davacı kadına iadesi zorunludur. Bu durumda davada ispat külfeti yer değiştirmiştir. Davacı kadının araç alımı sırasında bu ziynet eşyalarının kullanılmasına muvafakat ettiği kabul edilse dahi, davalı taraf, bu altınların bir daha iade edilmemek üzere kendisine verildiğini kanıtlamadıkça iade ve tazmin ile yükümlüdür....

    Davalı koca tarafından dava konusu ziynet eşyalarının herhangi bir sebep ile bozdurulduğunun iddia edilmesi halinde, bu defa ispat yükü yer değiştirir ve davalı koca ziynet eşyalarının bir daha iade edilmemek üzere kendisine verildiğini eş söyleyiş ile kendisine bağışlandığını, davacının isteği ve onayı ile ziynet eşyalarının bozdurulup harcandığını kanıtlanması halinde, ziynet eşyalarını iadeden kurtulur. Ziynet eşyalarının nev'i, cinsi ve özelliklerinin tespiti bakımından dosyada fotoğraf veya düğün görüntüleri bulunmadığından tanık beyanları irdelenmiş, davalı-davacı tanığı Rahime'nin "Düğünde Hülya'ya 8 adet 22 ayar 25 gram bilezik, 1 adet 22 ayar gramını bilmediğim badem set, 4 adet 22 ayar yüzük takılmıştı." şeklinde beyanda bulunduğu anlaşılmıştır. Davalı-davacı kadın talep dilekçesinde setin ağırlığını 150 gram olarak bildirmiş, tanık Rahime ise beyanında setin gram ağırlığını hatırlamadığını ifade etmiştir....

    Eşya alacağı yönünden;Ev eşyalarının iadesi talebi açısından taraflar anlaşmış olduğundan ve bu talep açısından birbirlerinden vekalet ücreti ve yargılama gideri talep etmedikleri anlaşıldığından bu talep açısından karar verilmesine yer olmadığı..."gerekçesi ile; "1- Davacı kadının ziynet alacağı talebinin kabulü ile ;5 adet her biri 22 ayar 13' er gram altın bileziğin toplam bedeli olan 17.356,30- TL, 3 adet her biri 22 ayar 1,75'er gram çeyrek altının toplam bedeli olan 1.371,87- TL, 22 ayar 7 gram ağırlığında olan 1 adet tam altın bedeli olan 1.829,17- TL, 14 ayar 50 gram ağırlığında kolye ve bileklikten oluşan bir adet takı seti bedeli olan 9.770,50- TL olmak üzere toplam 30.327,84- TL'nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bu bedelin 3.000 TL'sine 02/09/2019 tarihinden itibaren, 27.327,84 TL'sine ıslah tarihi olan 22/02/2021 tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, 2- Ev eşyalarının iadesi talebi açısından karar verilmesine yer olmadığına,"karar verilmiştir....

    Davalı karşı davacıya takılan ziynet eşyalarının, nitelik, cins ve miktarları, alınan bilirkişi raporu ve fotoğraflarla ispat edilmiş, davacı karşı davalı tarafın zilyetlik ve korumasına terk edildiği hususu ise davalı karşı davacı tanık beyanları ile ispat edilmiştir. Bu durumda ispat yükü davacı karşı davalıda olup, davacı karşı davalı, ziynet eşyalarının kendisine hibe edildiğini ispat etmek külfetine girecektir. Davacı karşı davalı ise, bir kısım ziynet eşyalarının kadının rızası ile tasarrufta bulunulduğunu iddia etmiş, bir kısım ziynet eşyalarının ise halen davalı karşı davacı kadının uhdesinde olduğunu bildirmiştir. Kadının rızası ile bozdurulduğunu bildirdiği ziynet eşyalarının iade edilmemek üzere kendisine verildiğini, kadın tarafından hibe edildiğini iddia etmemiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma - Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından; takı parası alacağı, vekalet ücreti, davalı tarafından ise; kusur, yoksulluk nafakası, tazminatlar, ziynet alacağı ve vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, tarafların yerinde bulunmayan temyiz isteklerinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 90.00'ar TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 02.04.2012...

      Dosya kapsamı ve tanık beyanlarına göre, evden ayrılış biçimi itibariyle davacı, dava konusu ettiği ziynet eşyalarını beraberinde götürebilecek koşullara sahip ise de, söz konusu ziynetlerin evlilik birliği içinde davalı tarafından bozdurularak kullanıldığını iddia etmiş, davalı vekili de cevap dilekçesinde altın bozdurularak alınan ev eşyalarının davacıya iade edildiğini belirterek, bir kısım ziynetlerin bozdurulduğunu tevil yolu ile ikrar etmiştir. Dinlenen davacı tanıkları da ziynet eşyalarının bozdurularak davalının kredi borçlarının, düğün ve balayı masraflarının ödendiğini, davalının babası için alınan eve katkı sağlamak amacı ile kullanıldığını, davacının ailesinin evine üzerinde hiçbir ziynet eşyası olmadan döndüğünü beyan etmişlerdir. Dava konusu ziynetlerin evlilik birliği içinde bozdurulduğu mahkemenin de kabulündedir. Hükmün gerekçesi davalı tarafından da temyiz edilmemiştir. Bu durumda davada ispat külfeti yer değiştirmiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma - Ziynet Eşyası Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı (koca) tarafından ziynet alacağı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı (kadın) dava dilekçesinde, davalı (koca)'da kaldığını ileri sürdüğü eşyalarının nelerden ibaret olduğunu tek tek sayarak öncelikle iadesini, aynen iadenin mümkün olmaması halinde ise, bedelinin ödenmesini talep etmiştir. Mahkemece, görevlendirilen bilirkişinin 30.04.2013 tarihli raporunda, gösterilen ziynet ve takı paralarının toplam değerinin davacı kadına ödenmesine karar verilmiştir. Mahkeme talepten fazlasına hükmedemez (HMK.md.26)....

          6 gün balayında kaldıklarını beyan ettiğini, balayından döndükten sonra ise davalının Kandamış köyünde bulunan ve kendilerine tahsis edilen evinde bir gece kaldıklarını, akabinde davacının ise kendi annesi, babası ile yaşamaya devam ettiklerini, bu süreçte düğünde kendisine takılan takıların davacıda kaldığını, düğünden sonra hemen balayına gidildiğine ve birkaç gün sonra da davalının İngiltereye döndüğüne göre, bu kısa süreçte davacının kendisine takılan takıların davacıda kaldığını beyan etmesi , hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, Türk örf ve adetlerine göre yeni evlenen bir gelinin takılarının kadar kısa bir sürede elinden alınması veya gelinin takılarını teslim etmesi karşılaşılan bir durum olmadığını, davacının eşyalarının davalıda olduğu gerekçesi ile ziynet eşyalarının talep etmesinin mümkün olmadığını, davacıya takılan ziynet eşyalarının cinsinin ve miktarının belirlenmesi ve bu takıların davalıda kaldığının davacı tarafından ispatlanması gerektiğini...

          kol saati ile 2.600 TL paranın aynen iadesini,mümkün olmadığı takdirde ise ziynet eşyaları yönünden ödeme günündeki rayici üzerinden ve yasal faizi ile,saat ve para için ise dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tahsilini talep ve dava etmiştir....

            Kadın, görgüye dayalı ve birbirine tamamlayan tanık beyanları ile; düğünde 7 adet 22 ayar toplam 225,96 gram bilezik, 4 adet beşibiryerde, 10 adet tam altın, 10 adet yarım altın, 30 adet çeyrek altın ve 20.000,00 TL takı parası takıldığı ve akabinde kocanın annesine ait kasaya koyulduğunu ve kadına geri verilmediği hususunu ispat etmiştir. Kadına özgü olmayan ziynet eşyalarından yarım, tam, çeyrek altın ile takı parasının gelin yahut damadın yakınlarından hangisi tarafından takılmış olduğu dosyada sabit olmadığından tarafların paylı mülkiyetinde olduğunun kabulünde de bir isabetsizlik bulunmamaktadır....

            UYAP Entegrasyonu