Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava dilekçesindeki iddiaları kabul etmediklerini, tarafların düğünü gerçekleştikten hemen sonra müvekkilinin ailesinin tüm takılan ziynet ve paraları müvekkilinin ve davacının uhdesine teslim ettiklerini ve bu ziynet ve paraların akıbetinden haberdar olmadıklarını, ziynet eşyalarının iadesi davalarında kural karinenin kadının ziynet eşyalarını beraberinde götürdüğü olduğunu, bunun aksini iddia eden davacının, altınların, takıların ve paraların müvekkilinde kaldığını ispatlaması gerektiğini, davacının boşanmak maksadı ile evden ayrıldığını, bunun evvelinde de evi terk ettiğinin kendi beyanları ile sabit olduğunu, hayatın olağan akışına göre boşanmayı kafasına koyarak evden ayrılan davacının ziynetlerini de yanında götüreceğinin açık olduğunu belirterek, davanın reddine karar verilmesini ve yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davacı vekili Kayseri 5....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Ziynet eşya bedelinin iadesi K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık ev ve ziynet eşyalarının aynen olmadığı takdirde bedelinin iadesi isteğine ilişkin olduğuna ve davada mal rejiminden kaynaklanan herhangi bir talepte bulunulmadığına göre, Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 27.12.2013 tarih 38 sayılı Kararı ile hazırlanıp, Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 24.01.2014 tarih 1 nolu Kararı ile kabul edilen ve 29.01.2014 tarih 28897 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (3.) Hukuk Dairesi'nin görevi cümlesinden bulunmakla, gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 09.07.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Ziynet eşyalarının bedelinin iadesi K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık ziynet eşyalarının aynen olmadığı takdirde bedelinin iadesi isteğine ilişkin olduğuna ve mal rejiminden kaynaklanan herhangi bir talepte bulunulmadığına göre, Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 27.12.2013 tarih 38 sayılı Kararı ile hazırlanıp, Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 24.01.2014 tarih 1 nolu Kararı ile kabul edilen ve 29.01.2014 tarih 28897 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (3.) Hukuk Dairesi'nin görevi cümlesinden bulunmakla, gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 01.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      Davacı vekili dilekçesi ile; taraflar arasında boşanma davasının devam ettiğini, davacıya ait eşyaların davalıda kaldığı ya da geri alınmak üzere satıldığı iddia edilerek liste halinde saydıkları ziynet ve diğer eşyaların aynen iadesi, olmadığı taktirde bedeli olan 2.070 TL'nin tahsilini, birleşen dosya ile de; bakiye ziynet eşyalarının aynen iadesi, mümkün olmazsa bedeli olan 19.900 TL'nin tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı cevap dilekçesi ile; davacının liste halinde talep ettiği ziynet eşyalarının müşterek kızları olan...'ya alınan eve katkıda bulunmak üzere davacının kendi rızasıyla bozdurulduğunu, diğer eşyaların bir kısmının kendisine ait olduğunu ve müşterek evde halen bulunduğunu, bir kısmının ise davacının annesinin evine götürüldüğünü savunarak davanın reddini dilemiştir....

        İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; Ziynet alacağı davasının reddine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; İlk Derece Mahkemesince verilen karar duruşmasında karşı boşanma davalarının reddine karar verildiğini, ancak ziynet eşya davaları hakkında herhangi bir karar verilmediğini belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak, ziynet eşyalarının iadesi davaları bakımından hüküm kurulmasını talep etmiştir....

        Kadının ziynet eşyalarının varlığını ve evde kaldığını ya da erkek tarafından elinden alındığını kanıtlaması halinde ziynetlerin kadına iadesi gerekir. Ancak, ziynet eşyalarının iade edilmemek üzere kocaya verildiğinin, kadının isteği ve onayı ile iade edilmemek üzere bozdurulup ihtiyaçlar için harcandığının erkek tarafından kanıtlanması halinde, erkek ziynet eşyalarını iadeden kurtulur. Davacı, ziynet eşyalarının varlığını ve davalı tarafından rızası dışında alınıp iade edilmediğini ispat yükü altındadır....

        Dava, kişisel eşyanın iadesi istemine ilişkindir. Evlilik sırasında kadına takılan ziynet eşyaları kim tarafından alınmış olursa olsun ona bağışlanmış sayılır ve artık onun kişisel malı niteliğini kazanır. Bu durumda ziynet eşyalarının iade edilmemek üzere erkeğe verildiğinin, kadının isteği ve onayı ile bozdurulup harcandığının kanıtlanması halinde erkek almış olduğu ziynet eşyalarını iadeden kurtulur. Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür....

        GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkiline düğünde takılan 18 adet cumhuriyet altını, 1 gram altın, 4 adet yarım altın, 18 adet çeyrek altının davalı tarafından greyder alımı ve evlilik sonrası alınan diğer ev ve arsa için müvekkilinden alındığını ve iade edilmediğini belirterek ziynet eşyalarının aynen iadesi, aynen iadesi mümkün olmadığı takdirde fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.000,00 TL'nin davalıdan tahsilini talep etmiştir. Cevap dilekçesi: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; düğünde kim tarafından kime takılmış olursa olsun ziynet eşyalarının kadının kişisel malı olduğunu ancak davacıdan herhangi bir amaçla ziynet eşyası alınmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

        Bu durumda, ispat yükünün davalıda olduğu, ziynet eşyalarının iade edilmemek üzere davalıya verildiğini, davacının isteği ve onayı ile ziynet eşyalarının davacıda olduğunun davalı tarafça kanıtlanamaması nedeniyle davacının talebinin kısmen kabulü ile bilirkişi Mehmet Yılmaz'ın 02/09/2019 tarihli raporunda cins, adet, değer ve özellikleri gösterilen; 5 adet tanesi 15 gr. Topl. 75.00 gr 22 ayar burma bilezik( 142.00 TL den ) aynen iadesine, aynen iadesi mümkün olmadığında bedeli olan 10.650,00 TL'nin davalıdan tahsiline, 1 adet 14 ayar sadece gerdanlığın 20 gr. 120,00TL den aynen iadesine, aynen iadesi mümkün olmadığında bedeli olan 2.400,00 TL'nin davalıdan tahsiline, toplam 13.050,00 TL ziynet alacağının davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin talebin REDDİNE," ilişkin karar verilmiştir....

        Ancak, davalı-karşı davacı tarafından açılan nafaka artırım davası reddedilmiş, ziynet eşyasının iadesi olmadığında bedelinin tahsili davasının ise kısmen reddedilmiş olmasına rağmen, davada kendisini vekille temsil ettiren davacı taraf yararına vekalet ücreti takdiri gerekirken, bu hususta bir hüküm verilmemiş olması doğru değil ise de; bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden bu yöne ilişen temyiz itirazlarının kabulü ile hüküm fıkrasına "Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, davalı-karşı davacı tarafından açılan nafaka artırım davasının reddedilmesi nedeniyle karar tarihinde yürürlükte bulunan ..... gereğince 1.320 TL vekalet ücretinin, ayrıca yine davalı-karşı davacı tarafından açılan ziynet eşyasının iadesi davasının kısmen reddi nedeniyle karar tarihinde yürürlükte bulunan.... gereğince hesaplanan 322,04 TL nispi vekalet ücretinin davalı-karşı davacıdan alınarak davacı-karşı davalıya verilmesine" şeklinde 8. bir bend eklenmesi suretiyle hükmün düzeltilmesine...

          UYAP Entegrasyonu