WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacının, ziynet eşyalarının davalıda kaldığı iddiasının, davacı tanıkları Z.. Ş.. ve S.. Ş.. tarafların boşanma davası esnasında ziynet eşyasına ilişkin anlaşma yaptıklarını, davalının, ziynet eşyalarını, boşanma davası sonrasında, iade etmeyi kabul ettiğine ilişkin görgüye dayalı beyanları ile ispatlandığı; davalının, ziynet eşyalarının bedelini, boşanma esnasında 8.500TL senet ile ödediğine ilişkin iddiasını, davalı tanığı kardeşi E.. Y.. beyanıyla uyumlu olduğu, ancak, davalının, cevap dilekçesinde, davacı tarafa, boşanma davası esnasında yapılan ödemelerin, düğünde davacıya takılan paranın karşılığı olarak yapıldığını açıkladığı anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca, mahkemece; davacı tanık beyanları ile, ziynet eşyalarının, davalıda kaldığının sabit olduğu, davalının aksini ispatlayamadığı, nazara alınarak ziynet eşyalarına ilişkin talebin kabulüne karar verilmesi gerekirken, yersiz gerekçelerle yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 07/10/2015 gününde verilen dilekçe ile altın bedelinin iadesi ile maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 09/06/2016 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili ve davalı tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, haksız fiilden kaynaklanan maddi ve manevi tazminat ile ziynet eşyalarının iadesi istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir....

      Mahkemece, tüm doysa kapsamı itibariyle, davacının kendi rızası ile ziynet eşyalarının gerek davalı koca ve gerekse diğer davalılara verdiği, bunun aksini ispata yarar herhangi bir delil sunulmadığı, davacının yemin hakkını da kullanmadığı, buna göre ispat yükü alında bulunan davacının iddiasının ispat edemediği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafça temyiz edilmiştir. Dava; ziynet eşyalarının aynen iadesi, bunun mümkün olmaması halinde bedellerinin tahsili istemine ilişkindir. Yerleşmiş Yargıtay kararlarında da belirtildiği gibi, evlilik sırasında kadına takılan ziynet eşyaları kim tarafından alınmış olursa olsun ona bağışlanmış sayılır, ona iadesi gerekir. Ancak, ziynet eşyalarının iade edilmemek üzere kocaya verildiğinin, kadının isteği ve onayı ile ziynet eşyalarının bozdurulup ev ihtiyaçları için harcandığının kanıtlanması halinde, koca ziynet eşyalarını iadeden kurtulur....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma-Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı- karşı davalı erkek tarafından müşterek çocuğun velayeti ve kadının ziynet alacağı davası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı- karşı davalı erkeğin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2- Davacı-karşı davalı kadın ziynet eşyası olarak 22 ayar 20' şer gramlık 6 adet bilezik ve 22 ayar 60 gramlık setin aynen, olmadığı takdirde bedelinin iadesi talebinde bulunmuş, mahkemece "ziynet eşyalarından dört adet 20'şer gramlık bilezik ile bir adet 50 gramlık setin aynen iadesi veya 12.140,00 TL bedelinin davacı-karşı davalıdan alınarak davalı-karşı...

          Dava, ziynet ve çeyiz eşyalarının aynen iadesi, olmadığı takdirde bedelinin tahsili istemine ilişkindir....

            DOSYANIN GEÇİRDİĞİ SAFAHAT: Davacı tarafça mal rejiminin tasfiyesi ile ziynet ve çeyiz eşyalarının iadesi davası birlikte açılarak Ankara 9. Aile Mahkemesi'nin 2013/1394 E numarasına kaydedilmiş, yargılamanın 07/04/2014 tarihli celsesinde ise "ev eşyası, ziynet ve çeyiz eşyalarına ilişkin davanın bu dosyadan tefriki ile ayrı bir esasa kaydına" dair ara karar kurulmuştur. Yapılan tefrik işlemi sonrasında, ziynet ve çeyiz eşyalarının iadesi davası Ankara 9. Aile Mahkemesi'nin 2015/1538 E numarasına kaydedilmiş olup, iş bu dosya kapsamında ziynet ve çeyiz eşyalarının iadesi davasına yönelik olarak istinaf istemi doğrultusunda istinaf kanun yolu incelemesi yapılmıştır. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece; "......

            İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ : Mahkemece verilen hükme karşı davalı erkek tarafından istinaf yoluna başvurulmuş olup, istinaf dilekçesinde özetle; ziynet eşyalarına ilişkin davanın kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğunu, pazar alanındaki işlerin gelişmesi ve daha çok mal getirebilmek adına ziynet eşyalarının davacı tarafça davalıya verilerek minibüs satın alındığını belirterek, istinaf yoluna başvurmuştur. GEREKÇE; Dava; ziynet eşyalarının aynen iadesi, mümkün olmaması halinde bedeline hükmedilmesi talebi niteliğindedir....

            Dava; ziynet eşyalarının aynen iadesi, mümkün olmaması halinde bedellerinin tahsili istemine ilişkindir. Kişisel malların iadesi Türk Medeni Kanunu'nun 2.kitabında yer almakta olan 226.maddesinde düzenlenmiş olup, davanın bu madde hükümlerine göre çözümlenmesi icap eder. Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanun’un 4.maddesi uyarınca, 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun ikinci kitabı ile 4722 sayılı Türk Medeni Kanununun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun kapsamındaki aile hukukundan doğan dava ve işler Aile Mahkemesinde görülür. Somut olayda taraflar arasındaki uyuşmazlık, ziynet eşyalarının aynen iadesi, mümkün olmaması halinde bedellerinin tahsili istemine ilişkin olup, buna göre uyuşmazlığın ''Aile Hukukuna" ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Davanın konusu, Aile Hukukundan kaynaklandığına göre, açılan bu davanın 4787 sayılı Yasanın 4. maddesi gereğince, Aile Mahkemesinde bakılması gerekmektedir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı kadın tarafından,erkeğin davası, boşanmanın ferileri ve ziynet hükmündeki bedelin iadesi hükmü; davalı-davacı erkek tarafından ise, kadının davası, boşanmanın ferileri, kabul edilen ziynet alacağı ve ziynet alacağı davasında kendisi yararına vekalet ücretine hükmedilmemesi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Taraflar arasında görülen evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı karşılıklı boşanma davasının yapılan yargılaması sonunda, mahalli mahkemenin verdiği 2015/800 esas. 2016/754 karar sayılı karara karşı davacı-davalı kadın tarafından her iki boşanma davası ve reddedilen ziynet alacağı talepleri ve davalı-davacı erkek tarafından tazminatların miktarı, velayet, kabul edilen ziynet...

                Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile çeyiz eşyalarının aynen iadesine mümkün olmadığı takdirde bedeli olan 2.240 TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmiş, ziynet alacağına ilişkin davanın ise reddi cihetine gidilmiş, hüküm davacı vekili tarafından ziynet alacağına ilişkin talebin reddi yönünden temyize getirilmiştir. Dava, çeyiz ve ziynet eşyalarının aynen iadesi, iadesi mümkün değilse bedelinin davalıdan tahsili istemine ilişkindir. Türk Medeni Kanunu’nun 6. maddesi hükmü uyarınca kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça taraflardan her biri hakkını dayandırdığı olguların varlığını kanıtlamakla yükümlüdür. İspat yükü hayatın olağan akışına aykırı durumu iddia eden kimseye düşer. İleri sürdüğü bir olaydan kendi yararına haklar çıkarmak isteyen kimsenin iddia ettiği olayı kanıtlaması gerekir....

                  UYAP Entegrasyonu