Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK(AİLE) MAHKEMESİ Taraflar arasındaki ziynet-çeyiz eşya alacağı/bağışlamadan rücu davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne karşı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalılar-k.davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 77,80 TL bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine, 09.05.2016 günü oybirliğiyle karar verildi....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Ziynet-Eşya Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından her üç dava yönünden temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 26.09.2016 günü temyiz eden ... vekili Av. ... geldi. Karşı taraf davalı ... ve vekili gelmedi. Gelenin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü. Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı kadının ziynet eşyalarına yönelik temyiz itirazları yersizdir. 2- Aksine ciddi ve inandırıcı delil ve olaylar bulunmadıkça asıl olan tanıkların gerçeği söylemiş olmalarıdır....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki eşya alacağı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı, davalıların 23/07/1989 tarihli çeyiz senedini imzaladıklarını, eşyaları davalıların teslim aldığını, davalı ... ile boşandıklarını, çeyiz senedinde yeralan ev ve ziynet eşyalarının iadesini talep ettiğini ileri sürerek; fazlaya ilişkin hakları saklı olmak üzere, eşyaların aynen iadesine, mümkün olmazsa 2.000.00.- TL bedelin faizi ile müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

        Temyiz Sebepleri Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; davacının ev eşyalarının küçük bir kısmını çeyiz olarak getirdiği belirtilmesine rağmen kısmen kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğu, ziynetlerin talep kadar olmadığı var olan ziynetlerinden kadın tarafından götürüldüğü, kadının kabul edilen ziynet alacağı ile sebepsiz kazanç elde ettiği, ziynet alacağı davasının da reddine karar verilmesi gerektiğini belirterek; ziynet ve çeyiz alacağı davalarının kısmen kabulü yönünden kararı temyiz etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, davacı tarafından açılan ziynet ve çeyiz alacağı davasında, ziynet alacağının kısmen kabulü yasal şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği noktasında toplanmaktadır. 2....

          Davalı-karşı davacı erkek istinaf dilekçesi ile; kusur tespiti, aleyhine hükmedilen yoksulluk nafakası ve ziynet eşya alacağı yönünden istinaf talebinde bulunduğu görülmüştür. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Davacı karşı davalı tarafından TMK 161/1,TMK 162,TMK 163,TMK 164,Evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına dayalı boşanma davasında (TMK m.166/1) ve düğünde takılan ziynet alacağı,para ve çeyiz alacağı ,karşı davada Evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına dayalı boşanma davasında (TMK m.166/1), Davacı karşı davalı taraf;yoksulluk nafakası miktarı,reddedilen maddi tazminat,lehine hükmedilen manevi tazminat miktarı,lehine hükmedilen ziynet eşya miktarı,ziynet eşya yönünden aleyhine hükmedilen vekalet ücreti,boşanma davasında erkek lehine hükmedilen vekalet ücreti yönünden süresinde istinaf başvurusunda bulunmuştur. Davalı karşı davacı taraf;kusur tespiti,aleyhine hükmedilen yoksulluk nafakası,ziynet eşya alacağı yönünden süresinde istinaf başvurusunda bulunmuştur....

          Davalı-karşı davacı erkek istinaf dilekçesi ile; kusur tespiti, aleyhine hükmedilen yoksulluk nafakası ve ziynet eşya alacağı yönünden istinaf talebinde bulunduğu görülmüştür. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Davacı karşı davalı tarafından TMK 161/1,TMK 162,TMK 163,TMK 164,Evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına dayalı boşanma davasında (TMK m.166/1) ve düğünde takılan ziynet alacağı,para ve çeyiz alacağı ,karşı davada Evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına dayalı boşanma davasında (TMK m.166/1), Davacı karşı davalı taraf;yoksulluk nafakası miktarı,reddedilen maddi tazminat,lehine hükmedilen manevi tazminat miktarı,lehine hükmedilen ziynet eşya miktarı,ziynet eşya yönünden aleyhine hükmedilen vekalet ücreti,boşanma davasında erkek lehine hükmedilen vekalet ücreti yönünden süresinde istinaf başvurusunda bulunmuştur. Davalı karşı davacı taraf;kusur tespiti,aleyhine hükmedilen yoksulluk nafakası,ziynet eşya alacağı yönünden süresinde istinaf başvurusunda bulunmuştur....

          Beyanlarda geçen ibareler dar anlamda yorumlandığında; çeyiz eşyası, şahsi eşya, ziynet eşyası ve ev eşyalarının kastedildiği sonucuna ulaşmak mümkündür. Doğrusu da budur. Bu şekilde yorumlandığında iki tarafında mağdur olamayacağı ve katılma alacağı kapsamında herkesin payını alacağı açıktır. Geniş yorumlandığında ise, yani eşya ve mal tabirinin kapsamına araç ve taşınmaz mallarda sokulduğunda bu durumda, eşlerden birinin bundan büyük zarar göreceği alacağından yoksun kalacağı inkar edilemez. Boşanma davasının açılması halinde taraflarda oluşan psikolojik durum ve o anki ruh halleri göz önünde tutulduğunda adeta boşanma davası bir an evvel bitmiş olsunda ne olursa olsun düşüncesiyle anlaşmaların doğuracağı sonuçlar önceden hesaplanmadan kısa yoldan sonuca ulaşılmak istenildiğinden beklenmeyen bu durumların ortaya çıkacağı bir gerçektir. Bu bakımdan beyanlardan geçen ibarelerin oldukça dar yorumlanması hak ve adalet kuralları ile tarafların durumlarına daha uygun düşmektedir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen eşya alacağı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı, evlenirken getirdiği çeyiz eşyalarının ve takılan ziynet eşyalarının ortak konutta kaldığını ileri sürerek; eşyaların aynen iadesine, mümkün olmazsa bedeli olan 33.945.00.- TL nin yasal faizi ile tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı, davacının ziynet eşyalarını giderken yanında götürdüğünü, çeyiz eşyalarının iddia edildiği kadar olmadığını, tespit yapılırsa bulunanları teslim edeceğini belirtmiştir ....

              Davacı kadın davasını ziynet ve çeyiz eşyası alacağı olarak açmış, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla dava dilekçesinde 5.000,00 TL alacak talep etmiş, ziynet yönünden verdiği ıslah dilekçesinde toplam 5.000,00 TL'lik talebin 2.500,00 TL'sinin ziynet yönünden, 2.500,00 TL'sinin çeyiz eşyası alacağı yönünden olduğunu açıklamıştır. Çeyiz eşyası alacağı yönünden talep 2.500,00 TL'dir. Davacı tarafından açılan alacak davasında ziynet ve çeyiz eşyası alacağının kabul edilen toplam bedeli üzerinden davacı lehine bir vekalet ücreti, reddedilen bedel üzerinden davalı lehine bir vekalet ücretine hükmedilesi gerekirken ilk derece mahkemesince davacı kadın lehine ziynetin kabul edilen miktarı üzerinden 7.806,15 TL, çeyiz eşyası alacağı yönünden 4.080,00 TL vekalet ücretine hükmedilmesi doğru görülmemiştir. Yine yargılama giderlerinin ziynet ve çeyiz yönünden ayrı ayrı belirlenmesi doğru olmamıştır....

              Mahkemece; davalının çeyiz senedini teslim alan sıfatıyla imzaladığı, davalının imzaya itiraz etmediği, senedi boş olarak imzaladığını iddia etmişse de tanık beyanlarından senedin boş olarak imzalanmadığı ve senette belirtilen çeyiz eşyalarının davacıya geri verildiğinin davalı tarafça ispat edilmediği gerekçesiyle çeyiz eşyaları yönünden talebinin kabulüne, evden ziynet eşyalarını alamayacak şekilde davalı tarafından uzaklaştırıldığını ispat edemeyen davacının, ziynet eşyaları yönünden davasının reddine karar verilmiş, hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiş, Dairemizin 18.12.2015 tarih ve 2014/7113 Esas, 2014/16814 Karar sayılı ilamı ile "evden kovulduğu sabit olan davacının evden giderken altınları da yanında götürdüğü savunmasının ispat külfeti davalıya ait olup davalıda kalan ziynet eşyalarının ve bedellerinin tespit edilmesinden sonra hasıl olacak sonuca göre davacı lehine hüküm kurulması gerektiği "gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir....

                UYAP Entegrasyonu