Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Ziynet eşyalarının aynen iadesi K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık ziynet eşyalarının aynen iadesi olmadığı taktirde bedelin tahsili isteğine ilişkin bulunduğuna göre, Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 27.12.2013 tarih 38 sayılı Kararı ile hazırlanıp, Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 24.01.2014 tarih 1 nolu Kararı ile kabul edilen ve 29.01.2014 tarih 28897 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (3.) Hukuk Dairesi'nin görevi cümlesinden bulunmakla, gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 19.06.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    Dava, çeyiz ve ziynet eşyalarının iadesi olmadığı takdirde bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece çeyiz eşyalarına yönelik davanın konusu kalmadığından bu talep hakkında karar verilmesine yer olmadığına, ziynet eşyalarına yönelik davanın ise reddine karar verilmiş olup hükmü davacı temyiz etmiştir Davacı vekili dava dilekçesinde; tarafların 14.04.2006 tarihinde evlendiklerini, düğünde davacıya takılan altınların kasada muhafaza edileceğinden bahisle davalı tarafından alındığını ve bir daha iade edilmediğini belirterek müşterek konutta kalan dava konusu çeyiz eşyaları ile ziynet eşyalarının aynen iadesi olmadığı takdirde bedelinin davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı ise müşterek konutta kalan davacıya ait eşyaları iadeye hazır olduğunu, davacının ziynet eşyalarını ise almadığını savunmuştur....

      Davalı-karşı davacı asil cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; davacı-karşı davalının çalışmadığı zamanlarda babasının ve abisinin kendisine verdiği haçlıkları zorla aldığını ve içki içtiğini, kendisinin ziynet takılarından 5 adet bileziğini ve kızına doğumda takılan 14 adet çeyrek altını da zorla kendisinden aldığını belirterek dava dilekçesinin talep sonucu kısmında; 5 adet ziynet eşyası olan bileziğin aynen iadesine, mümkün olmazsa bedelinin davacı-karşı davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece, davalı-karşı davacının ziynet eşyalarının iadesi talebinin kabulü ile, aşağıda liste halinde bulunan ziynet eşyalarının aynen iadesine, aynen iadesi mümkün olmadığı takdirde değeri olan 33.508,00 TL'nin 1.000,00 TL'sinin (taleple bağlılık ilkesi nazara alınarak) davacı/karşı davalıdan alınarak davalı/karşı davacıya verilmesine, davalı/karşı davacı tarafın fazlaya ilişkin hakkının saklı tutulmasına karar verilmiştir....

      (AİLE) MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen ziynet ve çeyiz eşyasının iadesi davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

        Davalı, iadesi talep edilen ev eşyalarının babası tarafından alındığını, çeyiz eşyalarının iade edildiğini, ziynet eşyalarının bir kısmını davacının götürdüğünü, bir kısmının ortak ihtiyaçlar için harcandığını savunarak davanın reddini istemiştir....

          İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI: Mahkemece; davanın kabulüne, davacı Sunay Şengül lehine 2.000,00 TL katılma alacağının karar tarihinden başlayacak yasal faizi ile davalı T3 tahsiline, davacı tarafından açılan ziynet alacağı davasının kısmen kabul kısmen reddine, bir adet 14 ayar 40 gr set takımının aynen iadesine, aynen iadesi mümkün olmadığında bedeli olan 3.400,00 TL nin davalıdan dava tarihinden işleyecek yasal faizi ile tahsiline, 6 adet 22 ayar (tanesi 15 gr) asmalı konak bileziğin aynen iadesine, aynen iadesi mümkün olmadığında bedeli olan 8.460,00 TL nin davalıdan dava tarihinden işleyecek yasal faizi ile tahsiline, 1 adet 5'i bir yerdenin aynen iadesine, aynen iadesi mümkün olmadığında bedeli olan 3.500,00TL nin davalıdan dava tarihinden işleyecek yasal faizi ile tahsiline, 1 adet 14 ayar 15 gr beşi bir yerde zincirinin aynen iadesine, aynen iadesi mümkün olmadığında taleple bağlı kalınarak 1.000,00 Tl davalıdan dava tarihinden işleyecek yasal faizi ile tahsiline, 6 adet ata çeyrek...

          Davalı - karşı davacı kadın karşı dava olarak boşanma ve ziynet eşyasının iadesi istemli dava açtığı halde, davacı - karşı davalı lehine boşanma davasının reddi yönünden bir maktu vekalet ücretine hükmedildiği, ziynet eşyalarının iadesi davası yönünden nisbi vekalet ücretine hükmedilmediği ancak, bu hususun davacı - karşı davalı tarafça istinaf edilmediği, bu halde kadın lehine usulü kazanılmış hak olduğu dikkate alınarak, ziynet eşyalarının iadesi davasında reddedilen dava değeri üzerinden erkek lehine nisbi vekalet ücretine hükmedilmemiştir....

          Davalı-karşı davacı kadın tarafından nafakaların, tazminatların ve ziynet eşyalarının iadesi davasının reddedilen kısımları yönünden istinaf kanun yoluna başvurulmuş, ilk derece mahkemesince kadın lehine hükmedilen nafaka, tazminat ve ziynet eşyalarının iadesi davasının kabul edilen kısımları kesinleştiğinden HMK'nin 310 maddesi gereğince mirasçıların feragati bu yönlerden sonuç doğurmayacak, ancak reddedilen kısımlar yönünden sonuç doğuracaktır. Açıklanan nedenlerle, ilk derece mahkemesi kararının istinaf edilen nafakaların, tazminatların ve ziynet eşyalarının iadesi davasının reddedilen kısımları yönünden kaldırılarak davalı- karşı davacı kadının nafakaların, tazminatların ve ziynet eşyalarının iadesi davasının reddedilen kısımlarına yönelik talebinin feragat nedeni ile reddine karar vermek gerekmiştir....

          GEREKÇE: Asıl dava; evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine (TMK 166/1. madde) dayalı boşanma ve ferîleri ile ziynet eşyalarının iadesi, iade mümkün olmadığı taktirde bedellerinin tahsili (TMK 226. madde) istemlerine, karşı dava; evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine (TMK 166/1. madde) dayalı boşanma ve ferîlerine ilişkindir. İlk derece mahkemesince verilen karara karşı davacı - davalı tarafça kusur, kadının manevi tazminat talebinin reddi, kadın yararına hükmedilen nafakaların miktarı, nafakalara artırım uygulanmaması, ziynet eşyalarının iadesi davasının reddedilen kısmı, davalı - karşı davacı tarafça her iki boşanma davası, ziynet eşyalarının iadesi davasının kabul edilen kısmı ve ziynet eşyalarına ilişkin davanın reddedilen kısmı için erkek lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi yönünden süresinde istinaf talebinde bulunulmuştur....

          Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının düğünden sonra ziynet eşyalarını aldığını, müvekkilinin bir daha ziynet eşyalarını görmediğini, davacıya sorduğunda ailesine verdiğini söylediğini, altınların müvekkiline kaldığına ilişkin somut delil bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece; tanık beyanları ve yemin dikkate alınarak davanın ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm süresi içerisinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Temyize konu uyuşmazlık; düğünde takılan ziynet eşyalarının aynen iadesi; mümkün olmaması halinde değerinin nakden tahsili istemine ilişkindir. Kural olarak, düğün sırasında takılan ziynet eşyaları, kim tarafından, kime takılırsa takılsın, kadına bağışlanmış sayılır ve artık kadının kişisel malı sayılır. Türk Medeni Kanunu'nun 6.maddesi hükmü uyarınca; Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatlamakla yükümlüdür....

            UYAP Entegrasyonu