Türk Medeni Kanunun 194. madde hükmü ile eşlerin fiil ehliyetine getirilen sınırlama aile konutuna şerhin konulması ya da konulmaması koşuluna bağlanmadığı gibi işlem tarafı olan üçüncü kişinin iyiniyetli olup olmamasının da herhangi bir önemi bulunmamaktadır. Sınırlandırma aile konutu şerhi konulduğu için değil, zaten var olduğu için getirilmiştir. Bu sebeple tapuya aile konutu şerhi verilmese bile o konut aile konutu özelliğini taşır. Zira dava konusu taşınmaz şerh konulmasa dahi aile konutudur. Eş söyleşiyle şerh konulduğu için aile konutu olmamakta aksine aile konutu olduğu için şerh konulabilmektedir. Bu nedenle aile konutu şerhi konulduğunda, konulan şerh "kurucu" değil açıklayıcı" şerh özelliğini taşımaktadır. Anılan madde hükmü ile getirilen sınırlandırma, "emredici" niteliktedir. Dolayısıyla bu haktan önceden feragat edilemeyeceği gibi eşlerin anlaşmasıyla da ortadan kaldırılamaz ve açık rıza ancak "belirli olan" bir işlem için verilebilir....
in 12.07.2017 tarihinden itibaren aile konutu olan ... adına kayıtlı konutta eşi ile birlikte ikamet ettiklerini, aile konutu niteliğinde olan konutun müvekkilinin rızası olmaksızın davalı ... tarafından diğer davalı ... Duraklar Tarım Kredi Kooperatif lehine ipotek tesis edildiğini, bu durumun müvekkilinin haklarını sınırladığını, taşınmazın tapu kaydında aile konutu şerhi bulunmasa da davalı kurumun eksper vasıtasıyla kıymet takdiri esnasında aile konutu olarak kullanıldığını bilebilecek durumda olduğunu, kooperatifin basiretli tacir gibi davranmadığını belirterek taşınmaz üzerine aile konutu şerhi konulmasına, tesis edilen ipoteğin kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. II. CEVAP 1.Davalı ......
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Dairemizce; resen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılan (HMK md. 355) inceleme sonucunda; Davacı kadın tarafından tapu iptal ve tescil davası ile birlikte açılan aile konutu şerhi konulmasına ilişkin talep istinaf incelemesi sırasında tapu iptal ve tescil dosyasından tefrik edilmiş ayrı bir esasa kaydedilmiş ve istinaf incelemesi bu dosya üzerinden yapılmıştır. Dava, aile konutu şerhi konulmasına ilişkindir. Davacı, dava dilekçesinde; aile konutunun davalı eş tarafından diğer davalı müteveffa Şahin Yaşar K.'ye satıldığını ileri sürerek, dava konusu taşınmaza aile konutu şerhi konulmasını, dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptali ile davalı eş T13 adına tescilini talep etmiştir. Davacının, aile konutu şerhi konulması davasının dinlenilebilmesi için, tapu iptal tescil davasının kesinleşmesi gerekmektedir....
Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava, aile konutu olduğu iddia edilen taşınmazda, malik olmayan eşin rızası alınmadan ipotek verildiğinden bahisle Türk Medeni Kanununun 194. maddesi gereğince, davalı şirket adına olan 1.12.2004 tarih, 3756 yevmiye ve 10.7.2009 tarih, 4042 yevmiye numaralı ipoteklerin iptaline ve tapu kaydına aile konutu şerhi konulması istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 194/1. maddesine göre; “Eşlerden biri, diğer eşin açık rızası bulunmadıkça, aile konutu ile ilgili kira sözleşmesini feshedemez, aile konutunu devredemez veya aile konutu üzerindeki hakları sınırlayamaz”. Bu madde hükmü ile aile konutu şerhi konulmuş olmasa da eşlerin birlikle yaşadıkları aile konutu üzerindeki fiil ehliyetleri sınırlandırılmıştır. Sınırlandırma aile konutu şerhi konulduğu için değil, zaten var olduğu için getirilmiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk derece mahkemesi; kadının kocaya hakaret ettiği, kocayı aşağıladığı, birlik görevlerini yeri getirmediği ve eve gelen misafirlere karşı misafirperver davranmadığı, buna karşılık kocanın da kadına şiddet uyguladığı, meydana gelen olaylarda tarafların eşit kusurlu olduğu gerekçesiyle her iki boşanma davasının kabulüne, tarafların boşanmalarına, kadın yararına 250,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, nafakanın ÜFE oranında arttırılmasına, kadının maddi ve manevi tazminat talepleri ile ziynet alacağı davasının reddine, taşınmaza aile konutu şerhi konulması talebinin hukuki yarar yokluğundan reddine karar vermiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ Davalı-k.davacı kadın vekili, istinaf dilekçesinde özetle; kusur tespiti, hükmedilen nafaka miktarı, tazminat talepleri ile ziynet alacağı davasının reddi yönünden kararın kaldırılmasını istemiştir....
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların 2007 yılında evlendiklerini, aralarındaki boşanma davasının derdest olduğunu, 2009 yılında davaya konu taşınmaz kooperatif hissesinin kadının ziynet eşyaları ile alındığını, 2014 yılından bu yana taşınmazın tarafların aile konutu olarak kullanıldığını, davalının mal kaçırma kastıyla kooperatif hissesini sattığını, alan şahsın kötü niyetli olduğunu belirterek kooperatif hissesine tedbir konulmasına, kooperatif hissesinin satışına müvekkilinin açık muvafakati olmadığından ferdileştirme sırasında taşınmazın davalı adına tesciline ve taşınmazın hissesine aile konutu yazılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İpoteğin Kaldırılması - Aile Konutu Şerhi Konulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava, aile konutu niteliğinde bulunan taşınmaz üzerine, davacının rızası alınmaksızın davalı banka lehine tesis edilen ipoteğin kaldırılması ve aile konutu şerhi konulması isteğine ilişkin olup, mahkemece, dava konusu taşınmaz üzerinde ipotekten önce aile konutu şerhinin bulunmadığı, davalı bankanın kötüniyetli olduğunun ispatlanmadığı gerekçesiyle reddedilmiştir. Dava konusu taşınmazın aile konutu olduğu, taşınmaz üzerinde hak sahibi (koca) tarafından, Türk Medeni Kanunu'nun 194/1. maddesi gereğince davacı eşin açık rızası alınmadan, T....
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI: İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; asıl dava yönünden davanın kabulüne, müşterek çocuğun velayetinin anneye verilmesine, davalı-karşı davacı baba ile çocuk arasında şahsi ilişki kurulmasına, davacı-karşı davalının tedbir ve yoksulluk nafakası taleplerinin reddi ile, müşterek çocuk lehine aylık 250,00 TL tedbir ve kararın kesinleşmesinden itibaren aylık 450,00 TL iştirak nafakasına, kadın lehine 10.000,00 TL manevi, 30.000 TL maddi tazminata takdirine, gayri menkul, araç bedeli ve aile konutu şerhi konulmasına ilişkin talepler hakkında karar verilmesine yer olmadığına, ziynet alacağına ilişkin davanın ise tefrikine aracın satışı ile aile konutu şerhi konulması talebi konusunda karar verilmesine yer olmadığınına, karşı dava yönünden de davanın reddine karar vermiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Katkı payı alacağı KARAR Dava konusu ... parsel sayılı taşınmaz hakkında davacı ... tarafından Aile Konutu Şerhi Konulması, tapu iptali ve tescil davası açıldığı dosya kapsamından anlaşılmakla; ... 1. Aile Mahkemesi'nin, 2013/456 esas sayılı dava dosyasının, incelenmek ve iade edilmek koşuluyla mahkemesinden getirtilerek dosya arasına konulması ve ondan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere geri çevrilmesi için, dosyanın Yerel Mahkemesine İADESİNE, 20.05.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Dairemizin 2019/1840 Esas sayılı dosyası üzerinden yapılan istinaf incelemesinde, aile konutu şerhi konulmasına ilişkin talebin, boşanma davasından tefrik edilmesi gerektiği kanaatine varılarak, aile konutu şerhine yönelik davanın ayrılarak Dairemizin 2020/2162 esasına kaydedilmesine karar verilmiştir....