Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olayda, davacı kadının 56.040 TL tutarındaki ziynet alacağı davasının tefrik edilmesine karar verilmiş olup, bölge adliye mahkemesince ziynet alacağı davasının tefrikine dair verilen karar kesindir. Bu nedenle, kadının ziynet alacağı davasının tefrik edilmesine yönelik temyiz dilekçesinin reddine karar verilmesi gerekmiştir. 2-İlk derece mahkemesinin gerekçeli kararı davalı erkek vekiline 27/06/2020 tarihinde ve davacı kadının istinaf dilekçesi de 29/6/2020 tarihinde tebliğ edilmiş; davalı erkek süresi içinde, 08/07/2020 tarihinde, istinaf kanun yoluna başvurmuştur....

    Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; her ne kadar bağımsız olarak açılan ziynet alacağı davalarında HMK md. 9'da düzenlenen genel yetki kuralları gereği yetkili mahkeme davalının yerleşim yeri mahkemesi ise de bunun kesin yetki kuralı olmayıp ziynet eşyası davasının boşanma ile birlikte açılması halinde boşanma davasında yetkili olarak belirlenen mahkemelerin ziynet eşyası davasında da yetkili sayıldıklarını, eldeki ziynet alacağı davasının da boşanma davası ile birlikte açılmış olup daha sonra yerel mahkemenin boşanma hususunda karar vererek ziynete ilişkin taleplerini boşanma dosyasından tefrik edip ayrı bir esas kaydedildiğini, eldeki davanın boşanma davası ile birlikte açılmış bir dava olduğundan, boşanma davasında yetkili mahkemenin işbu ziynet alacağı dosyasında yetkili olduğunu, yerel mahkemenin tefrik kararı vermesinin mahkemenin yetkisini kaldırmayacağını, boşanma davasında ise yetkili mahkemelerden birinin de eşlerden birinin yerleşim yeri mahkemesi olduğunu,...

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava, davacı Harun ile davalı Nuriye arasında görülmekte olan boşanma davasının istinaf incelemesi sırasında kadının tefrik edilen ziynet ve çeyiz eşya alacağı talebine ilişkindir. Dairemizin 2022/3262 Esas sırasına kaydedilen ve boşanma davasının istinaf incelemesi sırasında kadının ziynet ve çeyiz eşya alacağı talebi tefrik edilip Dairemizin yukarıdaki esas sırasına (2023/594) kaydedilmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK(AİLE) MAHKEMESİ Taraflar arasındaki ziynet eşya alacağı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dava, ziynet eşyası alacağı istemine ilişikin olup, temyize konu iş bu dosyanın taraflar arasında görülen boşanma davası dosyasından (Siirt 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2013/552 esas) tefrik edilerek ayrı bir esasa kaydedildiği, buna karşın tefrik işlemlerinin usulüne uygun yapılmadığı, öyle ki dosya içerisinde dava ve cevap dilekçeleri de dahil olmak üzere gerekli evrakların bulunmadığı anlaşılmaktadır. Buna göre, temyiz incelemesinin yapılabilmesi için iş bu dosyanın tefrik edildiği Siirt 1....

      eşyalarına ilişkin dava, boşanmanın fer'î niteliğinde olmayıp boşanma davası ile birlikte görülebileceği gibi, boşanma davasından ayrı da görülme imkanı bulunduğundan çeyiz eşya alacağı davasının tefrik edilmesine, ziynet alacağı davasının tefrik edilmemesine yönelik istinaf taleplerinin de yerinde görülmediği, kısmen kabulüne karar verilen ziynet alacağı davasının esası yönünden ise; kadının dava dilekçesinde ziynet eşyalarını cins, gram, ayar ve değerlerini ayrı ayrı belirtmeden 30.000,00 TL tutarında ziynet alacağı talebinde bulunduğu, Mahkemece talebini somutlaştırması yönünde verilen kesin sürede 26.04.2018 tarihli dilekçesi ile talebini "4 adet 24 ayar 12'şer gram ikili burma bilezik, 2 adet 24 ayar 15'er gram kalın bilezik, küpe, kolye ve bileklikten oluşan 11,03 gram takı seti, 40 adet çeyrek altın, 8.000 TL nakit para" olarak somutlaştırdığı, öne sürülen iddia ve savunmalar, sunulan deliller ile tanık beyanlarına göre, kadının kişisel malı niteliğinde bulunan ziynetlerin erkek...

        Ziynet alacağı talebi, boşanma davasının fer'isi niteliğinde olmayıp nispi harca tabi ise de, davacı kadının adli yardım talebinin kabulüne karar verildiğine göre, ziynet alacağına ilişkin davada işin esasına girilmesi gerekirken ziynet alacağının boşanma davasının fer'isi niteliğinde olduğu boşanma davasının reddedilmesi nedeniyle ziynet alacağı talebinin de reddi gerektiği gerekçesiyle ziynet alacağı davasının reddine karar verilmesi doğru olmamıştır. 3-Davacı kadın, katılma alacağının tahsilini de istemiştir. Yatırılan başvurma harcı, dava dilekçesindeki bütün istekleri kapsar. Mal rejiminin tasfiyesi davası nispi harca tabi ise de, mahkemece davacı kadının adli yardım talebinin kabulüne karar verilmiştir....

          (HMK m.312/1) Davacının vaki feragati nedeniyle, davanın reddine karar verilmesi gerektiğinden ilk derece mahkemesi kararının ziynet-para alacağına yönelik kısmın kaldırılmasına, yeniden hüküm tesisi yoluyla davacının ziynet alacağı-para alacağı davasının feragat nedeniyle reddine, davacı ziynet-para alacağı davasından feragat ettiğinden, davalının istinaf talebi konusuz kaldığından KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA karar verilmesine dair aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir....

          Davalı erkek vekili; Antalya mahkemelerinin yetkisiz olduğuna, kusur tespitine, kadının kabul edilen boşanma davası ve fer'ileri ile ziynet alacağı davasına yönelik istinaf başvurusunda bulunmuştur. Dairemizin 2021/2771 Esas sayılı dosyası üzerinden yapılan istinaf incelemesinde, davacı kadının ziynet alacağı istemine ilişkin talebinin, boşanma davasından tefrik edilmesi gerektiği kanaatine varılarak, ziynet alacağı istemine yönelik dava işbu dava dosyasından ayrılarak dairemizin farklı bir esasına kaydedilmesine karar vermek gerekmiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen ziynet alacağı davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Davacı boşanma davasından tefrik edilen ziynet alacağı davasında; davalı ile 10 yıldır evli olduklarını, babasından miras kalan 8 adet burmalı bilezik ile davalı tarafından takılan bir buçuk metre altın zincirin davalı tarafından alınarak kasaya konulduğunu, davalının kendisini hakaret ederek evden kovduğunu, ziynet eşyalarının da davalıda kaldığını belirterek, ziynet eşyalarının aynen iadesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir....

            Taraflar 17.7.2003 tarihinde evlenmiş, 24.1.2005 tarihinde koca tarafından açılan boşanma ve ferilerine dair davanın kabulüne ilişkin hükmün boşanmaya ilişkin bölümü 12.9.2007 tarihinde kesinleşmekle evlilik birliği son bulmuştur. Temyiz incelemesine konu davanın davacısı- boşanma dosyasında davalı sıfatını taşıyan ..., boşanma davasına cevaplarını bildirirken, boşanmaya karar verilmesi durumunda evlilik birliği içinde koca adına edinilen araç için katılma alacağı ve evlilik birliği içinde satıldığını bildirdiği kişisel eşyalarına (takılarına) yönelik alacak isteğinde bulunmuş, boşanma davası ile birlikte görülen ziynet eşyalarına ilişkin talebi bakımından usule uygun açılmış bir dava bulunmadığından karar verilmesine yer olmadığına dair hüküm 27.7.2009 tarihinde kesinleşmiştir....

              UYAP Entegrasyonu