Somut olayda, 74.50 TL tutarındaki ziynet alacağı davasının tefrikine karar verilmiş olup, bölge adliye mahkemesince ziynet alacağı davasının tefriki yönünden verilen karar kesindir. Bu itibarla, davacı-davalı erkeğin ziynet alacağı davasının tefrik edilmesine dair temyiz dilekçesinin reddine karar verilmesi gerekmiştir. 2-Tarafların diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, tarafların yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün onanmasına karar vermek gerekmiştir....
GEREKÇE : Bu dosyanın davalısı-yargılamanın yenilenmesi istenen dosyanın davacısı olan T3 tarafından, 18/07/2018 tarihinde, bu dosyanın davacısı-yargılamanın yenilenmesi istenen dosyanın davalısı olan T1 aleyhine, boşanma ve ziynet alacağı davası açılmış, bu davaya ilişkin dava dilekçesinde "CD ve fotoğraf" deliline de dayanılmıştır. İlk derece mahkemesince, 27/11/2018 tarihli ön inceleme duruşmasında yanlara delillerini sunmak üzere iki haftalık kesin süre verilmiş, ancak; kesin süreye uyulmamasının sonuçları taraflara ihtar edilmemiştir (Gerek boşanma ve ziynet alacağı davasının birlikte görüldüğü aşamada, gerekse tefrik kararından sonra ziynet alacağı davasının müstakil olarak görüldüğü aşamada, mahkeme tarafından, uyulmamasının sonuçları hatırlatılarak verilmiş bir kesin süre bulunmamaktadır)....
Bu nedenle boşanma davaları ile ilgili yeniden hüküm kurulmak üzere hükmün bozulması gerekmiştir. 2-a- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı-davacı kadının ziynet alacağı talebinin kısmen reddine yönelik temyiz itirazları yersizdir. 2-b- Davalı-davacı kadın boşanma davası yanında, 87 adet çeyrek altın ve 5 bileziğin aynen, olmadığı taktirde bedelinin iadesi amacıyla ziynet alacağı talebinde bulunmuş, mahkemece ziynet talebinin kısmen kabulüne karar verilmiştir. Davalı-davacı kadın tarafından işbu davadan önce 02.11.2011 tarihinde ... Aile Mahkemesinin 2011/878 esas, 2011/850 karar sayılı dosyada boşanma ile 87 adet çeyrek altın ve 5 bileziğin aynen, olmadığı taktirde bedelinin iadesi amacıyla ziynet alacağı davası açıldığı, tarafların barışmaları üzerine kadın tarafından 15.11.2011 tarihinde boşanma ve ziynet alacağı davasından feragat edildiği anlaşılmaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Alacak Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Uyuşmazlık ve hüküm boşanma davasından tefrik edilerek ayrı bir esasa kaydedilerek karar verilen ziynet ve çeyiz eşyalarının aynen olmazsa bedelinin tahsiline ilişkin olup, inceleme görevi Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 21.01.2013 tarihli 2013/1 sayılı iş bölümü kararı gereğince Yargıtay 3. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ : Yukarıda belirtilen sebeple dosyanın görevli Yargıtay 3. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi.07.10.2013(Pzt.)...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Alacak Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Uyuşmazlık ve hüküm boşanma davasından tefrik edilerek ayrı bir esasa kaydedilen ziynet eşyalarının aynen ya da bedelinin tahsiline ilişkin olup, inceleme görevi Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 21.01.2013 tarihli 2013/1 sayılı iş bölümü kararı gereğince Yargıtay 3. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ : Yukarıda belirtilen sebeple dosyanın görevli Yargıtay 3. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 01.04.2013 (Pzt)...
Somut dosyada; ilk derece mahkemesinin 2015/363 Esas sayılı dosyasında taraflar arasında karşılıklı boşanma davasının yargılamasının yapıldığı, kadın tarafından karşı dava kapsamında ziynet alacağı talebinde bulunulduğu, bu dosya kapsamında yargılamanın 11/01/2018 tarihli celsesinde kadının ziynet alacağı davasının tefrikine karar verildiği ve ziynet alacağı davasının ilk derece mahkemesinin 2018/16 Esas numarasına kaydedildiği, davacı kadın tarafından boşanma davasında bildirilen tanıkların ziynet alacağı davası yönünden de bildirildiği, bu tanıkların ziynet alacağı talebine yönelik olarak da dinlendiği, davacı kadın tanıklarından tanık Suzan Arslan'ın tanıklıktan çekildiği, tanıklar Maviye Arslan'ın ve Meryem Şahin'in "takılar konusunda bilgilerinin bulunmadığını" beyan ettikleri, tanık Ayfer Arslan'ın ise beyanının davacı kadından duyduklarına dayalı olduğu, görgüye dayalı olmadığı, öte yandan ziynet alacağına yönelik olarak dinlenen davalı erkek tanıkları tarafından da ziynet eşyalarının...
Davalının boşanma davasının kabulüne ilişkin istinaf itirazlarının ise feragat nedeni ile konusu kalmadığından incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Davacının ziynet alacağı davasınından feragat etmediği, ziynet alacağı davasının kısmı dava olarak açıldığı, HMK'nın 341/3 maddesine göre, ilk derece mahkemesi kararının kesin olmadığı ve istinaf kanun yolunun açık olduğu değerlendirilerek tarafların ziynet alacağı davasına yönelik istinaf itirazlarının incelenmiştir....
Mahkemece, her iki boşanma davasının reddine karar verilerek, davacı-davalı kadının 07.05.2013 tarihli sayman mutemet alındısı belgesinden de anlaşıldığı üzere nispi harcı yatırılan mal rejimi tasfiyesine yönelik davasını tefrik etmiş, ziynet alacağı davası ile ilgili ise bir hüküm kurmamıştır. Mahkemenin 23.01.2014 tarihli işbu kararı tarafların münhasıran boşanma davalarının reddine dair karar yönünden temyiz edilmesi üzerine, temyiz sınırlaması da dikkate alınarak, tarafların itirazları yalnızca boşanma davaları ile ilgili incelenerek, mahkemece verilen hüküm, tarafların boşanma davalarının davacı-davalı kadının az (TMK m. 166/1), davalı-davacı erkeğin ise ağır (TMK m. 166/2) kusurlu olduğu belirtilmek suretiyle her iki boşanma davasının da kabulü gerektiği yönünde, Dairemizin 23.03.2015 gün 2014/1329 esas ve 2015/5155 karar sayılı ilamıyla bozulmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı kadın tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle karşı davanın ziynet talebine yönelik olduğunun ve ziynet alacağı talebinin 26.09.2013 tarihli celsede tefrik edildiğinin, yine davalı kadına 200 TL tedbir nafakası takdir edildiğinin anlaşılmasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davalı kadın cevap dilekçesinde yoksulluk nafakası talebinde bulunmuştur. Mahkemece bu hususta olumlu ya da olumsuz bir hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır....
Davalı/davacı kadın vekili; reddedilen ziynet alacağı davasına, ziynet alacağı davasında hükmedilen yargılama gideri ve vekalet ücretine yönelik istinaf başvurusunda bulunmuştur. Dairemizin 2021/1376 esas ve 2021/1531 karar sayılı ilamı ile; davacı/davalı erkek vekili Av. T3 tarafından sunulan vekaletnamenin genel nitelikte olup boşanma davası açma ve açılmış olan boşanma davasını takip etme yetkisinin bulunmadığı gerekçesiyle dosya geri çevrilmiş olup eksiklik tamamlandıktan sonra yeniden dairemize gönderilmiştir. Dairemizin 2021/1951 Esas sayılı dosyası üzerinden yapılan istinaf incelemesinde, davalı/davacı kadının ziynet eşyası alacağı istemine ilişkin taleplerinin, boşanma davasından tefrik edilmesi gerektiği kanaatine varılarak, ziynet eşyası alacağına ilişkin davanın işbu dava dosyasından ayrılarak dairemizin farklı bir esasına kaydedilmesine karar vermek gerekmiştir....