Aile ve ... 15. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, maddi tazminat istemine ilişkindir. ... 10. Aile Mahkemesi, "...Davanın muvazaa sebebiyle tapu iptali tescil ve taşınmazın üzerine aile konutu şerhi konulması isteklerine ilişkin olduğu, taşınmazın üzerine aile konutu şerhi konulmasına ilişkin davanın aile mahkemesinde, tapu iptali ve tescil davasının ise genel mahkemede görülmesi gerektiğinden taşınmazın üzerine aile konutu şerhi konulmasına ilişkin davanın tefrikine, muvazaya dayalı tapu iptali ve tescil davasına bakma görevinin asliye hukuk mahkemesine ait olduğu..." gerekçesiyle görevsizlik ve tefrik kararı vermiş, temyiz edilmeksizin kesinleşmiştir. ... 15. Asliye Hukuk Mahkemesince, "...Davacı ve davalı ...'...
Değerlendirme 1.Dava; 4721 sayılı Kanun'un 194 üncü maddesi hükmü gereğince ipoteğin kaldırılması istemine ilişkindir. 4721 sayılı Kanun'un 194 üncü maddesinin birinci fıkrasına göre; “Eşlerden biri, diğer eşin açık rızası bulunmadıkça, aile konutu ile ilgili kira sözleşmesini feshedemez, aile konutunu devredemez veya aile konutu üzerindeki hakları sınırlayamaz." Bu madde hükmü ile aile konutu şerhi “konulmuş olmasa da” eşlerin birlikte yaşadıkları aile konutu üzerindeki fiil ehliyetleri sınırlandırılmıştır. Sınırlandırma, aile konutu şerhi konulduğu için değil, zaten var olduğu için getirilmiştir. Bu sebeple tapuya aile konutu şerhi verilmese bile o konut aile konutu özelliğini taşır. Zira dava konusu taşınmaz şerh konulmasa da aile konutudur. Eş söyleyişle şerh konulduğu için aile konutu olmamakta, aksine aile konutu olduğu için şerh konulabilmektedir. Bu nedenle aile konutu şerhi konulduğunda, konulan şerh kurucu değil açıklayıcı şerh özelliğini taşımaktadır....
Sınırlandırma aile konutu şerhi konulduğı için değil, zaten var olduğu için getirilmiştir. Bu sebeple tapuya aile konutu şerhi verilmese bile o konut aile konutu özelliğini taşır. Zira dava konusu taşınmaz şerh konulmasa dahî aile konutudur. Eş söyleyişle şerh konulduğu için aile konutu olmamakla aksine aile konutu olduğu için şerh konulabilmektedir. Bu nedenle aile konutu şerhi konulduğunda, konulan şerh “Kurucu” değil "Açıklayıcı" şerh özelliğini taşımaktadır. Anılan madde hükmü ile getirilen sınırlandırma, “Emredici” niteliktedir. Dolayısıyla bu haktan önceden feragat edilemeyeceği gibi eşlerin anlaşmasıyla da ortadan kaldırılamaz ve açık rıza ancak “belirli olan” bir işlem için verilebilir....
Aile Mahkemesinin 2017/748 Esas 2018/620 Karar sayılı ilamı ile 16.10.2017 tarihinde aile konutu şerhi konulduğu, aile konutu şerhinin devamını gerektiren evlilik birliğinin 31.10.2019 tarihinde sona erdiği, tarafların boşanması halinde aile konutu söz konusu olmayacağı belirtilere müvekkiline ait taşınmaz üzerinde bulunan aile konutu şerhinin kaldırılmasına, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesi talep ve dava edilmiştir. SAVUNMA: Davalı vekili tarafından sunulan 07.10.2020 tarihli cevap dilekçesi ile özetle; tarafların Çorum 2....
Bu sebeple tapuya aile konutu şerhi verilmese bile o konut aile konutu özelliğini taşır. Zira dava konusu taşınmaz şerh konulmasa da aile konutudur. Eş söyleyişle şerh konulduğu için aile konutu olmamakta, aksine aile konutu olduğu için şerh konulabilmektedir. Bu nedenle aile konutu şerhi konulduğunda, konulan şerh ‘'kurucu" değil "açıklayıcı" şerh özelliğini taşımaktadır. Anılan madde hükmü ile getirilen sınırlandırma, "emredici" niteliktedir. Dolayısıyla bu haktan önceden feragat edilemeyeceği gibi eşlerin anlaşmasıyla da ortadan kaldırılamaz ve açık rıza ancak "belirli olan" bir işlem için verilebilir....
Bu sebeple tapuya aile konutu şerhi verilmese bile o konut aile konutu özelliğini taşır. Zira dava konusu taşınmaz şerh konulmasa da aile konutudur. Eş söyleyişle şerh konulduğu için aile konutu olmamakta, aksine aile konutu olduğu için şerh konulabilmektedir. Bu nedenle aile konutu şerhi konulduğunda, konulan şerh “kurucu” değil “açıklayıcı” şerh özelliğini taşımaktadır. Anılan madde hükmü ile getirilen sınırlandırma, “emredici” niteliktedir. Dolayısıyla bu haktan önceden feragat edilemeyeceği gibi eşlerin anlaşmasıyla da ortadan kaldırılamaz ve açık rıza ancak “belirli olan” bir işlem için verilebilir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince; taraflarca açılan her iki boşanma davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına, davacı - karşı davalı erkeğin yoksulluk nafakası ile maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddine, müşterek çocuğun velayetinin babaya verilmesine, anne ile aralarında şahsi ilişki tesisine, davalı - karşı davacı kadın lehine 10.000 TL maddi 15.000 TL manevi tazminata hükmedilmesine, davalı - karşı davacı kadın lehine aylık 350 TL tedbir 1.000 TL yoksulluk nafakasına, bilirkişi raporlarında belirtilen ziynet eşyası ve çeyiz eşyasının davacı karşı davalıdan alınıp, davalı karşı davacıya verilmesine, bunun mümkün olmaması halinde ziynet eşyası yönünden 30.07.2020 tarihi itibariyle 91.209,00 TL'nin; çeyiz eşyası yönünden ise, 1.195,00 TL'nin yasal faizi ile birlikte davacı karşı davalıdan tahsiline, bu yöndeki sair talep ve fazlaya ilişkin taleplerin reddine, Aile konutu şerhi yönünden tarafların fiili olarak talep edilen yerde oturmamaları, aile...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Aile Konutu Şerhi Verilmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereğigörüşülüp düşünüldü....
Sınırlandırma, aile konutu şerhi konulduğu için değil, zaten var olduğu için getirilmiştir. Bu sebeple tapuya aile konutu şerhi verilmese bile o konut aile konutu özelliğini taşır. Zira dava konusu taşınmaz şerh konulmasa da aile konutudur. Eş söyleyişle şerh konulduğu için aile konutu olmamakta, aksine aile konutu olduğu için şerh konulabilmektedir. Bu nedenle aile konutu şerhi konulduğunda, konulan şerh "kurucu” değil “açıklayıcı" şerh özelliğini taşımaktadır. Anılan madde hükmü ile getirilen sırınlandırma, “emredici” niteliktedir. Dolayısıyla bu haktan önceden feragat edilemeyeceği gibi eşlerin anlaşmasıyla da ortadan kaldırılamaz ve açık rıza ancak “belirli olan” bir işlem için verilebilir....
Bu sebeple tapuya aile konutu şerhi verilmese bile o konut aile konutu özelliğini taşır. Zira dava konusu taşınmaz şerh konulmasa da aile konutudur. Eş söyleyişle şerh konulduğu için aile konutu olmamakta, aksine aile konutu olduğu için şerh konulabilmektedir. Bu nedenle aile konutu şerhi konulduğunda, konulan şerh “kurucu” değil “açıklayıcı” şerh özelliğini taşımaktadır. Anılan madde hükmü ile getirilen sınırlandırma, “emredici” niteliktedir. Dolayısıyla bu haktan önceden feragat edilemeyeceği gibi eşlerin anlaşmasıyla da ortadan kaldırılamaz ve açık rıza ancak “belirli olan” bir işlem için verilebilir....