Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Yerel mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, davalının evine ve çocuklarına bakmadığını, özel nedenleri bulunduğunu bunu rencide olmamak için duruşmada ve dava dilekçesinde dile getiremediğini bu nedenle yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına dayalı olan boşanma davasında (TMK m.166/1) davacı taraf; kararın tamamı yönünden süresinde istinaf talebinde bulunmuştur. Evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma ve ferilerine ilişkin (TMK m.166/1) eldeki davada, resen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf sebepleriyle sınırlı olarak (HMK md. 355) mahkememizce yapılan inceleme sonucunda; Davacının dilekçesinde ileri sürdüğü vakıaları ispat edemediği, delile dayanmadığı, mahkemenin ret gerekçesinin doğru olduğu sabittir....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm kusur, nafakalar ve tazminatlar yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 1-Terk nedenine dayalı bir dava bulunmamaktadır. Türk Medeni Kanununun 166/3 madde koşulları da oluşmamıştır. Evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına neden olan olaylarda eşine şiddet uygulayan ve evden kovan koca tamamen kusurludur....

    İSTİNAF SEBEPLERİNİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE Asıl dava, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 166/1- 2. maddesi uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına dayalı boşanma, fer’ileri ve ziynet alacağı, karşı dava; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 166/1- 2. maddesi uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına dayalı boşanma ve fer’ileri istemine ilişkindir. HMK'nın 355. maddesine göre re'sen gözetilerek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. TMK'nın 166/1- 2. maddesine göre; "evlilik birliği ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek derecede temelinden sarsılmış olursa, eşlerden her biri boşanma davası açabilir". Yukarıdaki fıkrada belirtilen hallerde, davacının kusuru daha ağır ise, davalının açılan davaya itiraz hakkı vardır....

    Mahkemece; "Dava, evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma talebine ilişkindir. Boşanma talebi yönünden yapılan değerlendirmede; Evlilik birliğinin sarsılmasına dayalı dava hakkı 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu 166/1. maddesinde: "Evlilik birliği, ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek derecede temelinden sarsılmış olursa, eşlerden her biri boşanma davası açabilir. " şeklinde düzenlenmiş, yine aynı maddenin devamında: “Yukarıdaki fıkrada belirtilen hallerde, davacının kusuru daha ağır ise, davalının açılan davaya itiraz hakkı vardır....

    , her ne kadar davalı açılan boşanma davasına TMK'nın 166/2 maddesi kapsamında itiraz etmiş ise de evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına neden olan olaylarda itiraz eden davalının ağır kusurlu olması nedeniyle..."...

    "evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı (TMK. md. 166/1-2)" gerekçesi ile boşanma davası açmıştır. Toplanan delillerden, davalı kadının, eşine "geri zekalı, salak, aptal, adi, hayvan" gibi sözlerle hakaret ettiği ve uygun olmayan kıyafetlerle sokağa çıktığı anlaşılmaktadır. Davalı kadının gerçekleşen bu eylemleri, "evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına ve boşanmayı" gerektiren kusurlu davranışlardır. Davacı kocanın, dava dilekçesinde bu vakıaları ... sürmemiş olması, ... olan bu eylemleri ortadan kaldırmaz. Dava, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle açılan bir boşanma davası olduğuna göre, davalı kadının gerçekleşen kusurlu davranışlarıda, evlilik birliğini temelinden sarstığından, boşanma davasının kabulüne karar verilmesi gerekmektedir....

      Davalı-karşı davacı erkek vekili; başka kadınla ilişki dava tarihi itibariyle ispatlanamadığı, tarafların en azından eşit kusurlu kabul edilmeleri gerektiği, kadın lehine hükmedilen tazminatlar ve nafakaların yersiz olup, kadının yoksulluğa düşmeyeceği, kaldı ki hükmedilen miktarların da fahiş olduğunu belirterek kararı kusur belirlemesi, tazminatlar ve nafakalar yönünden temyiz etmiştir. DEĞERLENDİRME VE SONUÇ: HMK'nın 355. maddesine göre resen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Asıl dava, zina ve evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma ve fer'ilerine, karşı dava ise evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma ve fer'ilerine ilişkindir. Yargıtay bozma ilamı ile sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesinde; Yargıtay 2....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen hükmün; onanmasına dair Dairemizin 12.03.2015 gün ve 19969- 4436 sayılı ilamıyla ilgili karar düzeltme isteminde bulunulmakla, evrak okundu, gereği düşünüldü; Davalı birleşen davacı erkek dava dilekçesinde zina ve evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebine dayalı olarak boşanma davası açmış, mahkemece tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebi ile boşanmalarına karar verilmiştir. Davalı-birleşen davacı erkeğin zina sebebine dayalı talebi hakkında olumlu-olumsuz hüküm kurulmaması doğru değil ise de; bu husus ilk inceleme sırasında gözden kaçırıldığından davalı-davacı erkeğin karar düzeltme isteğinin kabulü ile Dairemizin 12.03.2015 gün 2014/19969 esas - 2015/4436 karar sayılı onama ilamının kaldırılmasına ve hükmün bu nedenle bozulmasına karar vermek gerekmiştir....

        Her ne kadar ilk derece mahkemesince , her 2 davada kusurun belirlenmesi yönünden davalı-birleşen davacı erkeğin eşine karşı hakaretamiz tavır ve davranışları, şans oyunları oynaması, evin geçimini çoğunlukla davacının sağlaması nedeniyle az kusurlu, geçimsizlikte zina eylemi ve eşine karşı hakaretamiz söz ve davranışları nedeniyle davacı-davalı kadının daha fazla kusurlu olduğu ve kusurlu davranışlarının davalı-birleşen davacı erkeğin kişilik hakkını ihlal ettiğinden bahisle manevi tazminat istemi kabul edilmiş ise de birleşen davacı erkek vekili tarafından zina ve evlilik birlikteliğinin temelinden sarsılması hukuku nedenine dayalı açılan boşanma davasında; yukarıda açıklanan nedenlerle davalı-davacı erkeğin zina davası subuta ermediğinden Dairemizce birleşen davacı erkek vekilinin açtığı zina hukuku sebebine dayalı açılan boşanma davası reddedilmekle birlikte evlilik birlikteliğinin temelinden sarsılması hukuku nedenine dayalı davacı kadının açtığı boşanma davasında, zina vakasına...

        gururunu incitecek söylem ve tavırların evlilik birliğinin devamını zorlaştırdığını, davacının zina suçlamasıyla boşanma davası açtığını ancak retle sonuçlandığını, davacının da boşanma sürecinde evden ayrılarak çocuklarıyla birlikte İzmir'e yerleştiğini, tarafların 4 yıldır ayrı yaşadıklarını, davalının evlilik birliğinin sona ermesinden tamamen kusurlu olduğunu beyanla, tarafların boşanmalarına, maddi taleplerinin hüküm altına alınmasına ve davalı adına kayıtlı taşınır ve taşınmaz mallar üzerine tedbir konulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

        UYAP Entegrasyonu