Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İstinaf Sebepleri Davalı vekili; müvekkilinin eşini aldattığına ilişkin somut delilin bulunmadığını, zina nedeniyle boşanma kararını kabul etmediklerini, ortak çocuk ...'nun velâyetinin kendisi dinlenilmeden davacı anneye verildiğini, iştirak ve yoksulluk nafakasına karar verilmesinin hakkaniyete aykırı ve miktarlarının yüksek olduğunu, aylık çocuk ile müvekkili arasında karar verillen kişisel ilişkinin yetersiz olduğunu ve yatılı olarak babasının yanında kalmasına karar verilmesi gerektiğini, maddî zarara ilişkin inceleme yapılmadığını beyanla, zina sebebiyle davanın kabulü, boşanma, kusur belirlemesi, velâyet düzenlenmesi, kişisel ilişki, maddî tazminat, iştirak ve yoksulluk nafakası ile nafakaların miktarı yönlerinden mahkeme kararının kaldırılmasını istemiştir. C....

    Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalı erkeğin en son 28.10.2020-29.10.2020 tarihleri arasında başka kadınlarla otelde konakladığı, bu durumda, zina için öngörülen altı aylık sürenin son eylem tarihi olan 28.10.2020 tarihinden başlayacağı, zina hukuki sebebine dayanan boşanma davasının kabulü koşullarının oluştuğu, ancak, İlk Derece Mahkemesince davacının 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesine dayalı boşanma davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına karar verildiği, davanın terditli açılan bir dava olmayıp, 166 ncı maddeye dayalı boşanma hükmünün taraflarca istinaf edilmemesi nedeni ile kesinleştiği ve taraflar arasındaki evlilik birliğinin bu kesinleşme nedeni ile sona erdiği, bu nedenle davacı kadının zina hukuki nedenine dayalı boşanma davası yönünden karar verilmesine yer olmadığına kararı verilmesi gerektiği, tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına...

      Hüküm, davacı-birleşen davada davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1- Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre, davacı-davalı ... vekilinin asıl davaya yönelik temyiz itirazlarının reddi ile asıl davaya ilişkin hükmün ONANMASINA, 2- Davacı-davalı ... vekilinin birleştirilen 2012/111 Esas sayılı dava dosyasına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; a)-Dosyaya getirtilen taraflara ilişkin aynı mahkemenin 2010/111 Esas-2011/22 Karar sayılı boşanma dava dosyasının incelenmesinde; boşanmaya yanlardan ...'ın zina davranışı nedeniyle TMK'nun 161.maddesi gereğince zina sebebiyle karar verildiği ve bu halde kesinleştiği görülmektedir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle davanın zina hukuki sebebine dayalı (TMK. Mad.161) olup, isnat edilen zina eyleminin ispat edilememesi sebebiyle sonucu itibariyle doğru olan ret hükmünün ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 103.50 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.31.01.2013 (Prş.)...

          Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı kadın öncelikle zina (TMK m.161) kabul edilmediği takdirde evlilik birliğinin sarsılması sebeplerine (TMK m.166/1) dayalı olarak boşanma talebinde bulunmuş mahkemece kadının zina hukuki sebebine dayalı olarak boşanma talebinin reddine, TMK 166/1. maddesi uyarınca ise davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına karar verilmiştir. Yapılan yargılama ve toplanan delillerden, mahkemenin de kabulünde olduğu üzere; davalı erkeğin, evlilik devam ederken yabancı uyruklu bir kadın ile ilişkisinin olduğunu, eşine karşı sadakatsiz davrandığını ancak zinanın dava tarihinde devam ettiğinin ve halen sürdüğüne ilişkin kesin kanıtlar bulunmadığı belirtilerek, kadının zina davasını ispatlayamadığı kabul edilmiş ise de, gerek tanık olarak dinlenen ortak çocuk ..., gerek ise diğer tanık ...'...

            in davalı kadın ile ilişki içerisinde olduğu belirtildiğinden ve bunun yanında diğer tanıkların beyanları ile soybağının reddi dava dosyası nazara alınarak tanık İsmal'in beyanlarına itibar edilmediği, birleşen dosyada; zina nedenine dayalı boşanma talebinin kanıtlanmadığı, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenine dayalı boşanma talebinin ise davalı-davacı kadının tam kusurlu olduğu gerekçeleri ile davacı-davalı erkeğin zina nedenine dayalı boşanma talebinin hak düşürücü süre nedeni ile reddine, haysiyetsiz hayat sürme nedenine dayalı boşanma talebinin şartlar oluşmadığından reddine, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenine dayalı boşanma talebinin kabulü ile 4721 sayılı Kanun`un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına, birleşen dosyada davalı-davacı kadının zina nedenine dayalı boşanma davası ile evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenine dayalı boşanma davasının reddine, çocuğun soybağının reddine ilişkin karar kesinleşmiş olduğundan...

              Hükme karşı davalı karşı davacı erkek vekili tarafından katılma yoluyla istinaf yoluna başvurulmuş olup, istinaf dilekçesinin incelenmesinde özetle; kadın tarafından açılan zinaya ilişkin davanın hak düşürücü- zaman aşımı süresinin geçmiş olması nedeniyle reddinin gerektiğini, asıl zina yapanın kadın olduğunu, erkeğin kusurunun ispat edilemediğini, TMK 166/1 e dayalı davanın da reddinin gerektiğini, kararın gerekçesinde kadının zinası kabul edilmesine rağmen, erkeğin davasının TMK 166/1 maddesi gereğince kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğunu belirterek istinaf yoluna başvurmuştur. GEREKÇE; Asıl dava; zina, olmadığı takdirde evlilik birliğinin sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma istemine ilişkindir. Karşı dava ise; evlilik birliğinin sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma istemine ilişkindir. HMK.nun 355.maddesine göre; inceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır....

              İstinaf Sebepleri 1.Davacı - birleşen davalı kadın vekili ;erkeğin boşanma davasının kabulü, kusur tespiti, yoksulluk nafakası talebi, maddî ve manevî tazminatların miktarları, çocuklar için hükmedilen iştirak nafakası miktarları yönünden istinaf yoluna başvurmuştur. 2.Davalı - birleşen davacı erkek vekili ; kusur belirlemesi, asıl davanın zina hukuki nedenine dayalı olmasına rağmen Mahkemenin 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrasına dayalı olarak da hüküm kurulması, kabul edilen zina sebebiyle boşanma davası, reddedilen tazminat talepleri, velâyet, aleyhine tazminatlar, çocuklar için hükmedilen nafakalar yönünden istinaf yoluna başvurmuştur. C....

                Başka bir ifade ile zina, hayata kast, pek kötü davranma veya ağır derecede onur kırıcı davranışla karşılaşan eş, dilerse bu özel sebeplerden birine ya da bir kaçına, dilerse genel boşanma sebebine dayanarak boşanma davası açabileceği gibi, özel ve genel nitelikte sebeplerinden ikisine birlikte dayanarak da boşanma talep edebilir. Bu son halde, kanundaki özel boşanma sebebi ispatlanmış ise, af veya dava hakkının düşmesi gibi bir durum da söz konusu değilse, özel sebebe dayanılarak boşanma kararı verilmek gerekir. Davacı-karşı davalı (koca)'nın; birden fazla kadınla cinsel ilişkide bulunduğu, bu kadınlarla yatlarda ve barlarda sık sık birlikte olduğu; yapılan soruşturma ve toplanan delillerden anlaşılmaktadır. Mahkemece de bu hususlar sabit kabul edilmiştir. Gerçekleşen bu eylemler “zina” niteliğindedir....

                  Sunulan soruşturma dosyanın içeriği gözetildiğinde davalının zina eyleminin devam eden bir eylem olmadığı yani temadi etmediği, davalının bahsi geçen kadınla üç gün birlikte olduğu ve kadının evden ayrıldığı anlaşıldığından davacının zinayı öğrendiğini beyan ettiği 25/12/2019 tarihinden ıslah tarihi 15/10/2020 tarihine kadar hak düşürücü süre dolmuştur. Eldeki dava ilkin TMK.nun 166/1. maddesi kapsamında açılmış boşanma davası olması nedeniyle dava tarihinde hak düşürücü sürenin kesildiği veya durduğu kabul edilemez. Hak düşürücü süre yönünden davada ıslah dilekçesinin tarihi esas alınması ve davacının zina sebebiyle boşanma talebinin hak düşürücü sürenin dolması nedeniyle reddi gerekir iken yazılı şekilde kabulüne karar verilmesi hatalı olmuştur. Sonuç olarak davalının istinaf başvurusunun HMK.nun 353/1- a-6 maddesi gereğince kabulü ile Kayseri 7....

                  UYAP Entegrasyonu