"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ : Kullanım kadastrosu sırasında ... Köyü çalışma alanında bulunan 345 ada 134 parsel sayılı 2265,74 metrekare yüzölçümündeki çalılık vasfındaki taşınmaz, beyanlar hanesine 6831 sayılı Yasa'nın 2/B maddesi gereğince orman sınırları dışına çıkarıldığı şerhi verilerek davalı Hazine adına tespit edilmiştir. Davacı ..., taşınmazın orman ve çalılık vasfında olmadığını iddia ederek beyanlar hanesinde adına zilyetlik şerhi verilmesi istemi ile dava açmıştır. ...
Mahallesinde 144 ada 10 parsel sayılı taşınmaz, 3402 Sayılı Yasaya 5831 Sayılı Yasayla eklenen ek 4 maddesi gereğince yapılan kadastro çalışmalarında tarla niteliğiyle, beyanlar hanesinde ...'nun kullanımında olduğu belirtilerek hazine adına tespit edilmiştir. Davacı, dava konusu taşınmazın tamamının kendisinin kullanımında olduğundan beyanlar hanesindeki şerhin iptali ile kendisinin kullanımında olduğunun şerh verilmesini talep etmiştir. Mahkemece davanın kabulüne ve dava konusu taşınmazın beyanlar hanesindeki zilyetliğin iptali ile davacının zilyet olarak yazılmasına karar verilmiş, hüküm Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, 2/B uygulaması ile orman sınırları dışına çıkarılan taşınmazda bulunan kullanım durumuna itiraza ilişkindir....
Değişik bir anlatımla, kadastrodan sonraki hukuki sebeplere dayanılarak genel mahkemelerde açılan davalarda, Kadastro Kanununun 19/2 maddesine dayanılarak muhdesat tespiti ve bunun kütüğün beyanlar hanesinde gösterilmesi istenemez. Muhtesatın beyanlar hanesinde gösterilmesinin koşulları ve hukuki sonuçlarına ilişkin yapılan bu genel açıklamalardan sonra somut olaya döndüğümüzde, dava konusu 393 parselin 1987 yılında yapılan kadastro tespitinde davacılara ait 239 parsel sayılı taşınmazın miktar fazlası olarak tarla niteliği ile Hazine adına tespitinin yapıldığı, davacıların bu tespite itiraz ettikleri ve kadastro mahkemesinin 2003/67 Esasında yapılan yargılama sonunda davacıların hak iddia ettikleri 2763 m2'lik yer için itirazlarının reddine karar verilerek 393 parselin tespit gibi tesciline karar verilmiştir. Şimdi davacılar 2763 m2'lik yerdeki zeytin ağaçlarının kendilerine ait olduğu hususunun tapu kaydının beyanlar sütununda gösterilmesini istemektedirler....
Hükmü, davalılardan ... temyiz etmiştir. 22.12.1995 tarihli ve 1/3 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında vurgulandığı üzere, eşya hukukunda “muhdesat” kavramından bir arazi üzerindeki arzın malikinden başkasına veya bir paydaşa ait yapı ve tesisler ile bağ ve bahçe şeklinde dikilen ağaçları anlamak gerekir. Bir kişi lehine muhdesatın tespiti ve bunun kütüğün beyanlar hanesine yazılmasına 3402 sayılı Kadastro Kanununun 19/2. maddesi olanak sağlar. Gerçekten, anılan hüküm uyarınca “taşınmaz mal üzerinde malikinden başka bir kimseye veya paydaşlardan birine ait muhdesat mevcut ise bunun sahibi, cinsi, ihdas tarihi ve iktisap sebebi belirtilerek tutanağın ve kütüğün beyanlar hanesinde gösterilir.” Bu şekilde bir belirtmenin yenilik doğurucu bir sonucu olmadığı, esasen var olan şahsi hakka aleniyet kazandıracağı ve sadece muhdesat sahibi lehine kanıt oluşturacağı kuşkusuzdur....
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın reddine, çekişmeli 108 ada 3 parsel sayılı taşınmazın tespit gibi Hazine adına tapuya tesciline, taşınmaza ait tutanağın beyanlar hanesinde bulunan "Bu parsel üzerindeki ev ... oğlu ...'a aittir." şerhinin iptali ile, beyanlar hanesine "Bu parsel üzerinde bulunan 1 adet ev, 1 adet depo ile yaşları, nitelikleri ve sayıları dosyada mevcut 16/02/2018 tarihli bilirkişi raporunda gösterilen 18 adet meyve, zeytin ve çam ağacı ... oğlu 1975 doğumlu ...T.C. kimlik numaralı ...'a aittir." şerhinin yazılmasına karar verilmiş; hüküm, davacı ... vekili ile davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Bu nitelikteki davalar, kayıt maliki Hâzine'ye ve varsa lehine kullanım şerhi olan kişilere karşı fiili kullanım iddiasının ispat yükümlülüğünü içerdiği ve zilyetliğin korunması davasından farklı olarak tapu kaydının beyanlar hanesinde esaslı değişiklik yapılması sonucunu doğurduğundan, 6100 sayılı HMK’nın 382. maddesi anlamında çekişmesiz yargı işi olduğu kabul edilemeyeceği gibi 6100 sayılı HMK'nın 4. maddesindeki Sulh Hukuk Mahkemesi'nin görevine giren işler kapsamındaysa değildir. Bu nedenlerle somut olayda görevli mahkeme. Asliye Hukuk Mahkemesidir. O halde Mahkemece işin esasına girilerek taraflardan bu konudaki delillerini bildirmeleri istenmeli, bildirilecek tüm deliller toplanmalı ve sonucuna göre işin esası hakkında bir karar verilmelidir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ Taraflar arasında kadastro tespitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kadastro sırasında temyize konu 292 ada 96 ve 302 ada 16 parsel sayılı 6074,08 ve 5358,97 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeni ile ölü olduğu tutanağın beyanlar hanesine şerh verilerek davalı ... adına tespit edilmiştir. Davacılar ... ve ... miras yoluyla gelen hakka dayanarak 292 ada 96 parsel sayılı taşınmazın babaları ... mirasçıları, 302 ada 16 parsel sayılı taşınmazın ise anneleri ... mirasçıları adlarına tescili istemi ile dava açmışlardır....
nun, 911 parsel sayılı 7.015 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, tapu kaydının beyanlar hanesine 6831 sayılı Yasa'nın 2/B maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkarıldığı ve ...'ın, 912 parsel sayılı 3.502 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, tapu kaydının beyanlar hanesine 6831 sayılı Yasa'nın 2/B maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkarıldığı ve ...'ın, 913 parsel sayılı 3.501 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, tapu kaydının beyanlar hanesine 6831 sayılı Yasa'nın 2/B maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkarıldığı ve ...'ın, 914 parsel sayılı 3.501 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, tapu kaydının beyanlar hanesine 6831 sayılı Yasa'nın 2/B maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkarıldığı ve ...'un, 915 parsel sayılı 3.502 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, tapu kaydının beyanlar hanesine 6831 sayılı Yasa'nın 2/B maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkarıldığı ve ...'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ : Kullanım kadastrosu sırasında Kurna Mahallesi çalışma alanında bulunan 140 ada 2 parsel sayılı 5789,49 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, beyanlar hanesine 6831 sayılı Yasa'nın 2/B maddesi gereğince orman sınırları dışına çıkarıldığı ve bahçe olarak 2000 yılından beri ...'in fiili kullanımında olduğu şerhi verilerek davalı Hazine adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ..., taşınmazın beyanlar hanesinde adına zilyetlik şerhi verilmesi istemi ile dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın tescil istemi yönünden reddine, fiili kullanım yönünden kabulüne ve taşınmazın beyanlar hanesinde yer alan "... 2000 yılından beri Mümin evladı ...'...
Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne ve çekişme konusu 1607 ada 4 sayılı parselin Hazine adına tesciline, beyanlar hanesinde “iş bu taşınmaz ve üzerindeki 2 katlı ikiz binanın kullanıcısının bilinemediği, Maliye Hazinesi adına tespit yapıldı” ibaresi kaldırılarak yerine “iş bu taşınmaz ve üzerindeki 2 katlı kargir bina ...'in kullanımındadır” sözlerinin yazılmasına karar verilmiş; hüküm davalı ... Müdürlüğüne vekaleten Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece, taşınmaz ve üzerindeki 2 katlı binanın davacı ...'...