Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dava, kadastro öncesi nedene dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescili isteğine ilişkindir. 3.2....

    Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dava, kadastro öncesi nedene dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescili isteğine ilişkindir. 3.2....

      Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dava, kadastro öncesi nedene dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescili isteğine ilişkindir. 3.2....

        Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dava, kadastrodan önceki hukuki sebeplere dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. 3.2....

          Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dava, kadastrodan önceki hukuki sebeplere dayalı tapu iptali ve tescili istemine ilişkindir. 3.2....

            Davalı Maliye Hazinesi vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacılara yükletilmesini iddia ve talep etmiştir. İlk derece mahkemesince; "…davacıların muris İsmail Şeker'in mirasçıları oldukları, murisin 1973 yılında Van'dan gelerek Gökçeada'ya yerleştiği, mahalli bilirkişi ve tanık beyanlarına göre, muris İsmail'in taşınmazları kullandığı, zilyetliğini sürdürdüğü ve taşınmazlardan ekonomik amaca uygun şekilde faydalandığı, ayrıca alınan raporlara göre de taşınmazla üzerinde imar ihya faaliyetlerinin tamamlandığı, bu nedenlerle açılan zilyetliğe dayalı tapu iptal ve tescil davasının yasal şartları oluştuğu…" gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Davalı Hazine vekili istinaf dilekçesinde özetle; Medeni Kanun 713. madde ve Kadastro Kanunu 14....

            Mahallesi, 136 ada 16 parsel sayılı taşınmazın, 6831 Sayılı Kanunun 2/B maddesi uyarınca Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan yerlerden olduğu ve kullanıcısı olmadığı belirtilerek davalı hazine adıan tescil edilidği anlaşılmaktadır. Davacı, çekişmeli taşınmazı 2008 yılında dava dışı gerçek kişden satın aldığını ve o tarihten beri kendi zilyetliğinde ve mülkiyetinde bulunduğu halde 3402 sayılı yasanın ek 4 maddesi uyarınca yapılan tespit çalışmalarında bulunmadığı için, çekişmeli taşınmazın davalı Hazine adına tapuya tescil edildiği iddia ederek, dava konusu taşınmazın davalı Hazine adına olan tapusunun iptali ile adına tescili istemiyle dava açmıştır. Bu halde, salt zilyetliğin korunması ile ilgisi bulunmayan ve tapu iptal ve tescil istemine ilşkin uyuşmazlığın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 Sayılı HMK.’nın 21. ve 22. maddeleri gereğince... 15....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kadastro sonucu, ... Köyü çalışma alanında bulunan temyize konu 104 ada 63 parsel sayılı 12.543,58 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz tapu kaydı nedeniyle ve tarla vasfı ile Hazine adına; 109 ada 81 parsel sayılı 9.458,88 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz yine tarla vasfı ile tapu kaydına ve mahkeme kararına istinaden hükmen, ifrazen Hazine adına; 104 ada 168 parsel sayılı 1.333,04 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz ise verimsiz oluşu nedeniyle zilyedi tarafından terk edilmiş olduğu belirtilerek ham toprak niteliği ile yine Hazine adına tespit ve tescil edilmiştir....

                Ne var ki bu tahsis 11.01.1990 tarih ve 305 yevmiye numarasıyla iptal edilmiştir. 04.08.1993 tarihinde hükmen yapılan ifraz sonucu 850, 851 ve 852 parsellere ayrılmıştır. Daha sonra yapılan imar uygulamasında taşınmazın üzerinde bulunduğu 850 parsel imarın 9513 ada 7 parsel numarasını almış olup, ancak henüz tapuya tescil edilmemiş ve imar uygulamasının da durdurulduğu da dosyadaki bilgilerle saptanmıştır. Görüldüğü gibi taşınmazın öncesi orman, daha sonra orman sınırları dışına çıkarılan makilik alan ve daha sonrada vakıf malı olması nedeniyle tapuda kayıtlı bulunan bir yerdir. Mülkiyetin taraflarla ilgisi bulunmadığı açıktır. Bu durum karşısında taşınmaz üzerindeki üstün zilyetliğin kime ait olduğunun belirlenmesi ve onun üstün zilyetliğinin korunması gerekmektedir. HUMK.nun 8/II-3.bendi uyarınca; taşınır ve taşınmaz mallarda yalnız zilyetliğin korunmasıyla ilgili davaların Sulh Hukuk Mahkemesinde görülmesi gerektiğine işaret edilmiştir....

                  Somut olayda davacılar tarihsiz harici satım sözleşmesine dayanarak tapu iptal ve tescil isteminde bulunmuştur. Dava konusu taşınmazların bulunduğu.... tapulama işlemleri 1962 yılında yapılmış, dava ise 28.06.2013 tarihinde açılmıştır. Tespitin kesinleştiği günden dava tarihine kadar 3402 sayılı Kadastro Kanununun 12/3 maddesinde yazılı 10 yıllık hak düşürücü süre geçmiş bulunmaktadır. Bu açıklamalar karşısında kadastro yoluyla oluşan kesinleşmiş sicile karşı harici satım sözleşmesine dayalı tapu iptal ve tescil talebinin reddine karar verilmelidir. Ayrıca davacının .... maddesi hükmü uyarınca zilyetliğe dayalı tapu iptal tescil talebine gelince; dava konusu payın davacıların ve davalıların kök muris.... ait olduğu, harici satış sözleşmesinin davacıların murisi.... ile davacıların ve davalıların kök murisi .... arasında yapıldığı anlaşılmıştır....

                    UYAP Entegrasyonu