Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Sigortalının, gerçekleşen zarardan dolayı sorumlulara karşı dava hakkı varsa bu hak, tazmin ettiği bedel kadar, sigortacıya intikal eder" hükmüne yer verilmiştir. 6100 sayılı HMK'nun "Sulh Hukuk mahkemelerinin görevi" başlığı altındaki 4. maddesinde de "(1) Sulh Hukuk mahkemeleri, dava konusunun değer veya tutarına bakılmaksızın; a) Kiralanan taşınmazların, 09.06.1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununa göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davaları, b) Taşınır ve taşınmaz mal veya hakkın paylaştırılmasına ve ortaklığın giderilmesine ilişkin davaları, c) Taşınır ve taşınmaz mallarda, sadece zilyetliğin korunmasına yönelik olan davaları, ç) Bu Kanun ile diğer kanunların, sulh hukuk mahkemesi veya sulh hukuk hâkimini görevlendirdiği davaları, görürler" hükmüne yer verilmiştir. (1086 Sayılı HUMK'nun 8/II-1 maddesinde de...

    Sigortalının muhtelif mahkemelerde dâva açma hakkı varsa, aynı hak sigortacının halefiyet hakkına dayanan rücu dâvası için de söz konusudur" şeklinde vurgulanmaktadır. 6100 Sayılı HMK'nun “Sulh hukuk mahkemelerinin görevi” başlığı altındaki 4.maddesinde de “(1) Sulh hukuk mahkemeleri, dava konusunun değer veya tutarına bakılmaksızın; a) Kiralanan taşınmazların, 9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununa göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davaları, b) Taşınır ve taşınmaz mal veya hakkın paylaştırılmasına ve ortaklığın giderilmesine ilişkin davaları, c) Taşınır ve taşınmaz mallarda, sadece zilyetliğin korunmasına yönelik olan davaları, ç) Bu Kanun ile diğer kanunların, sulh hukuk mahkemesi veya sulh hukuk hâkimini görevlendirdiği davaları, görürler.” hükmüne yer verilmiştir....

      Sigortalının, gerçekleşen zarardan dolayı sorumlulara karşı dava hakkı varsa bu hak, tazmin ettiği bedel kadar, sigortacıya intikal eder.” hükmüne yer verilmiştir. 6100 Sayılı HMK'nun “Sulh hukuk mahkemelerinin görevi” başlığı altındaki 4. maddesinde de “(1) Sulh hukuk mahkemeleri, dava konusunun değer veya tutarına bakılmaksızın; a) Kiralanan taşınmazların, 9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununa göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davaları, b) Taşınır ve taşınmaz mal veya hakkın paylaştırılmasına ve ortaklığın giderilmesine ilişkin davaları, c) Taşınır ve taşınmaz mallarda, sadece zilyetliğin korunmasına yönelik olan davaları, ç) Bu Kanun ile diğer kanunların, sulh hukuk mahkemesi veya sulh hukuk hakimini görevlendirdiği davaları, görürler.” hükmüne yer verilmiştir....

        ten davacılara kaldığı ve davacıların zilyetliğinde olduğunun tespitine, taşınmazın kalan kısmının bir bölümünün kayalıkla kaplı olup kullanıcısının olmadığı, bir bölümünün genel yol olarak, bir bölümünün de farklı miktarlarla davalılar tarafından kullanıldığı, davacının zilyetliğinde olmadığı anlaşıldığından fazlaya ilişkin talebin reddine dair verilen kararın, Dairemizce özetle “... eldeki dava zilyetliğin tespiti ve korunması isteğine ilişkindir. Davacının ne ayni ne de kişisel hakkı söz konusu olmadığına göre, uyuşmazlığın zilyetliğin korunmasına yönelik TMK'nin 981 vd. maddeleri hükümleri çerçevesinde çözümlenmesi gerekir. Zilyetliğin korunmasına ilişkin davalarda da görev Sulh Hukuk Mahkemesine aittir....

          Güveni kötüye kullanma suçunda ise, başkasına ait olup da, muhafaza etmek veya belirli bir şekilde kullanmak üzere zilyetliği kendisine devredilmiş olan mal üzerinde, kendisinin veya başkasının yararına olarak, zilyetliğin devri amacı dışında tasarrufta bulunan veya bu devir olgusunu inkar eden kişi, şikayet üzerine, cezalandırılmaktadır. Zilyetlik rızayla faile devredilmelidir. Somut olayda; sanığın, müştekiye ait aracı satın almak bahanesiyle müşteki ile irtibata geçip ağabeyine göstermek amacıyla müştekinin arkadaşı tanık ......

            in zilyetliği kendisine devredilmiş olan mal üzerinde, kendisi yararına, zilyetliğin devri amacı dışında tasarrufta bulunduğunu gösterir nitelikteki eyleminin TCK'nın 155/2. madesinde tanımlanan güveni kötüye kullanma suçunu oluşturduğu gözetilmeden, suç vasfında yanılgı ile yazılı şekilde hüküm kurulması, 2-Kabule göre de; 15.12.2010 günü saat 14.00 sıralarında, sanık ...'in şoförlüğünü yaptığı ... plakalı tır aracının yakıt deposuna kurduğu düzenekle tenekeye mazot aktarımı yapması şeklindeki eyleminin TCK'nın 142/1-e maddesinde tanımlanan suça sübut vermesine rağmen TCK madde 141/1'den hüküm kurulması, Bozmayı gerektirmiş, sanık ...'in temyiz nedeni bu bakımdan yerinde görülmemiş olmasına rağmen, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, CMUK'nun 326/son maddesi uyarınca kazanılmış hakkın korunmasına, 27/01/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              Davanın niteliği itibari ile salt zilyetliğin korunmasına ilşkin değidir. O halde, görevli mahkemenin dava değerine göre belirlenmesi gerekir.Dava dilekçesinde belirtilen dava değeri 20000,00 TL olmasına göre, dava tarihinde geçerli olan 7780,00 TL lik görev sınırının üzrende olduğundan, uyuşmazlığın asliye hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 Sayılı HMK’nun 22. ve 23. maddeleri gereğince ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 15.05.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                Sulh Hukuk Mahkemesi, davacı dava dışı kiracı ile yaptığı kira sözleşmesi ile ve dava dışı kooperatif ile yaptığı devir sözleşmesi gereğince elinde tuttuğu taşınmaza, davalı tarafça yapılan haksız müdahalenin önlenmesini istediği, davanın zilyetliğin korunması davası olmadığı, malvarlığı haklarına ilişkin olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir. Asliye hukuk mahkemesi ise, davacının dilekçesinde açıkça zilyetliğe dayandığı, bu konudaki seçim hakkının davacıya ait olduğu, davanın TMK'nın 982 ve devamı maddeleri uyarınca zilyetliğin korunmasına ilişkin bir dava ve bu nedenle sulh hukuk mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur....

                (AİHS m.6, İhsan Hakları ve Temel Özgürlüklerin Korunmasına ilişkin Sözleşmeye, Paris, 20.11.1952 tarihli Ek protokolün 1. maddesi ile devamı maddeleri) hiç kimsenin bir diğer kimseyi istek dışında başka bir davayı açmaya zorlayamayacağı kuralı, genel beklenti gören bir hukuk kuralı olduğu gözden uzak tutulmamalıdır. Mahkemece, iddia ve savunma çerçevesinde taraf delilleri değerlendirilerek buna göre bir karar verilmesi gerekirken, davacıların kayıt maliki olmadıkları gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi doğru değildir. Davanın, TMK.nun 683. maddesi uyarınca ayni hakka yönelik müdahalenin önlenmesi davası olduğunun kabulüyle hükmün bu nedenle bozulması gerekirken, Sayın Daire çoğunluğunca, davanın zilyetliğin korunması davası olarak nitelendirilmesi ve bu gerekçeyle hükmün bozulması yönündeki görüşlerine açıklanan nedenlerle katılmıyorum. 08.03.2012...

                  Hemen belirtmek gerekir ki zilyetliğin korunması davasıyla zilyet zilyetliğin hakka dayandığını ispat külfetine katlanmadan sadece zilyetliğini öne sürerek Sulh Hukuk Mahkemelerinde uygulanan basit yargılama usulünün sağladığı kolaylıklardan yararlanır. Zilyet, zilyetliğin arkasında bulunan ayni (nesnel) veya şahsi (kişisel) bir hakka dayandığı taktirde dava bir hak davası niteliğini kazanır. HGK 06.10.1993 GÜN, 1993/14- 423/561 sayılı ve HGK'nın 15.06.1983 gün 3351/679 ve 2013/22227- 2014/16366 25.11.1987 gün 394/876 sayılı kararları da aynı yöndedir. Somut olayda davacı satın almaya dayalı (şahsi hak) olarak zilyetliğin korunmasını istemiş olduğuna göre dava TMK.nun 683. maddesi çerçevesinde hakka dayalı olarak açılan ve bu madde uyarınca çözümlenmesi gereken zilyetliğin korunması istemine ilişkindir....." (Yargıtay 8....

                  UYAP Entegrasyonu