"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Zilyetliğin Korunması ... ile ... ve ... aralarındaki zilyetliğin korunması davasının reddine dair ......
Asliye Hukuk Mahkemesi ve İstanbul Anadolu 5. Sulh Hukuk Mahkemesi'nce ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, 5831 sayılı Kanun ile değişik 3402 sayılı Kanunun Ek- 4. maddesi gereğince yapılan kullanım kadastrosu ile Hazine adına tespit ve tescil edilen taşınmazın beyanlar hanesinde yer alan kullanıcı ismine itiraza ilişkindir. Asliye hukuk mahkemesi, davanın zilyetliğin korunması davası olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir. Sulh hukuk mahkemesi ise, davanın zilyetliğin korunması davası olmayıp, 2/B arazisinin fiilen kullanıcısı olan davacının kullanıcı olduğunun tespiti ve tescili istemine ilişkin olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur....
Somut olayda; talebin kadastro çalışmaları sonucu mülkiyeti davalı Hazine adına, zilyetliği ise diğer davalı adına kayıtlı taşınmazdaki davalı ... adına yapılan zilyetlik kaydının 2600 m2'sinin iptali ile davacı adına zilyetliğin tescili istemine ilişkin olduğu, uyuşmazlık konusu taşınmazın 6831 Sayılı Kanunun 2/B maddesi uyarınca Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan yerlerden olduğu, taşınmazda davacının mülkiyet hakkına dayanmadığı ancak davacının zilyetliğe dayandığı anlaşılmıştır. Bu durumda, uyuşmazlığın TMK.nun 981 ve devamı maddelerinde düzenlenen zilyetliğin korunması hükümlerine göre çözüme kavuşturulması gerektiğinden, HMK.'nın 4/1 c (HUMK.'nun 8/II-3) maddesi uyarınca, Sulh Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. 2013/11075 2013/11884 SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK.'nın 21 ve 22. maddeleri gereğince Kocaali Sulh Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 11.9.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Bu durumda, uyuşmazlığın TMK.nun 981 ve devamlı maddelerinde düzenlenen zilyetliğin korunması hükümlerinle göre çözüme kavuşturulması gerektiğinden, HMK.'nun 4/1 c (HUMK.'nun 8/II-3 maddesi uyarınca, Sulh Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK.'nin 21 ve 22.(1086 sayılı HUMK.'nın 25 ve 26.)maddeleri gereğinde Antalya 5. Sulh Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 27.11.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
TMK. nun 981 ve devamı maddeleri gereğince ön görülen ve çözümlenmesi gereken zilyetliğin korunması davaları kişiye aynî (mülkiyet) hakkı bahşetmez. Üstün zilyetlik kimde ise, bozulan kamu düzeninin yeniden sağlanması, toplumdaki huzur ve barışın yerine getirilmesi için üstün zilyetlik aranır ve korunur.Üstün zilyetlik kimde ise, onun üstün zilyetliğinin sözü edilen maddeler gereğince korunması gereklidir. Mahkemece, taraflar delil listeleriyle tanıklarını bildirdiği halde keşif yapılmamış, HUMK. nun 258 ve 259. maddeleri gereğince tanıklar keşif yerinde dinlenilmemiştir. Bu durum karşısında üstün zilyetliğin neye dayanılarak belirlendiği konusunda duraksama hasıl olmuştur....
Tur. ve Tic. Ltd. Şti. DAVALI : A. M. O. DAVA TÜRÜ : Zilyetliğin Korunması K. Tur ve Tic. Ltd. Şti ile A. M.O.aralarındaki Zilyetliğin Korunması davasının reddine dair Bodrum Sulh Hukuk Mahkemesi'nden verilen 22.02.2012 gün ve .. sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Davacı vekili, davalı tarafından vekil edeninin işletmesinin çatısına sanayi tüpü, klima cihazları, baca boruları .. vs koymak suretiyle müdahalede bulunulduğunu açıklayarak, davalının müdahalesinin menine, muhdesatların kaline, çatıya konulan demirbaşların kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir. 27.09.2010 havale tarihli dilekçesiyle de; hakka dayalı olarak açılan el atmanın önlenmesi davasını bilirkişi raporu doğrultusunda zilyetliğin korunması (MK 981-984) davası olarak ıslah ettiklerini açıklamıştır....
Kargı Asliye Hukuk Mahkemesi'nce; Kural olarak, taşınmaza zilyet olanlar tapu kaydı veya bir hakka dayandığı takdirde TMK'nun 683. maddesindeki mülkiyet hakkının korunmasından yararlanarak istihkak davası veya elatmanın önlenmesi davası açabilir ancak, salt zilyetliğe dayanan kişiler ise TMK'nun 981 ve devamı maddeleri uyarınca zilyetliğin korunması hükümlerinden yararlanarak zilyetliğin korunması davası açabilirler. Kişilerin, devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerdeki üstün zilyetlik iddiasına veya taraflar dışında başkası adına tapuda kayıtlı bir taşınmazdaki tapu kaydına ya da gayri menkul satış vaadi sözleşmesine dayanmayan, kişisel hakka dayalı üstün zilyetlik iddiası durumunda, davanın 4721 sayılı TMK'nun 974 ve devamı maddelerine dayalı zilyetliğin korunması davası olacağı kuşkusuzdur....
arazisi, güney ve güneydoğusu yol, kuzeybatısı ve kuzeyi...mirasçıları, güneyi...mirasçılarına ait arazilerle çevrili yaklaşık 960 m2'lik tapusuz arazinin zilyetliğine yaptıkları tecavüzün men'ine, 57,60 TL ecrimisil bedelinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiştir. Hüküm, davalılar tarafından temyiz edilmiştir. Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamından, nizalı taşınmazın bulunduğu köyde kadastro çalışmalarının yapılmadığı sabittir. TMK.nun 981 ve devamı maddelerinde, uyuşmazlık konusu taşınmaz üzerinde henüz mülkiyet hakkı doğmamış zilyetliğin bulunması veya taşınmazın hukuki niteliği itibariyle zilyetlikle kazanıma elverişli olmadığı durumlarda, zilyet olunana müdahale edilmesi halinde zilyetliğin korunmasının istenebileceği düzenlenmiş bulunmaktadır. TMK.nun 683 ve devamı maddelerinde ise, tescili talep etme hakkı doğan zilyedin müdahale edene karşı elatmanın önlenilmesi davası açabileceği hükme bağlanmıştır....
Hasımsız veraset belgesine göre, davacının eşi ...’in 02.07.2007 tarihinde öldüğü, mirasçısı olarak gözüken davacı eşi ... ile 1991 doğumlu oğlu ...ve 1997 doğumlu kızı ...’in kaldıkları anlaşılmıştır. Köy satış senedi fotokopisi dosya içerisindedir. Açıklanan olgular tarafların ve mahkemenin bilgisi dahilindedir. Uyuşmazlık, mülkiyeti Hazineye ait olan yerde üstün zilyetliğin kimde bulunup bulunmadığında toplanmaktadır. Bu durumda, TMK.nun 981 ve devamı maddeleri gereğince, dava zilyetliğin korunması davasıdır. Davacı, bu yeri davalıyla ortaklaşa işleten kocasının iki yıl önce öldüğünü açıklamıştır. TMK.nun 984 maddesi uyarınca iki ay ve bir yıllık süreler geçmiştir. Davanın bu nedenle reddine karar vermek gerekirken, işin esasına girilerek yazılı olduğu üzere hüküm kurulması isabetsizdir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Zilyetliğin korunması ... ile ... aralarındaki zilyetliğin korunması davasının kabulüne dair ......