Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ve varsa üzerindeki muhdesatın kime veya kimlere ait olduğu, kim veya kimler tarafından ne zamandan beri kullanıldığı hususlarının, kadastro tutanağının beyanlar hanesinde gösterilmek ve Hazine adına tescil edilmek suretiyle kadastrosunun yapılacağı hükmünü içermektedir....

    alınmak ve varsa üzerindeki muhdesatın kime veya kimlere ait olduğu, kim veya kimler tarafından ne zamandan beri kullanıldığı hususlarının, kadastro tutanağının beyanlar hanesinde gösterilmek ve Hazine adına tescil edilmek suretiyle kadastrosunun yapılacağı hükmünü içermektedir....

      Davalılardan ..., ..., ..., ..., ... ve davalı Hazine vekili davanın reddini savunmuştur. Mahkemece; Davacının, dava konusu ... ili ... ilçesi ... köyü ... ada ... parsel sayılı taşınmazın beyanlar hanesinde mevcut davalılara dair zilyiletlik şerhinin kaldırılması ve fındık ağaçlarının davacıya ait olduğunun tespitine dair davasının kısmen kabulü ile ... ada ... parsel sayılı taşınmazın beyanlar hanesinde mevcut "1999 yılından beri ... kızı ... evlatları ..., ..., ..., ... evlatları ..., ..., ... ve ...'in kullanımındadır ve fındık ağaçları adı geçenlere aittir." şerhinin kadırılması ile "1999 yılından beri Murat evlatları ... ve ... kullanımındadır ve fındık ağaçları adı geçenlere aittir" şerhinin düşülmesine, Davacının dava konusu ... ada ... parsel sayılı taşınmazın beyan hanesinde mevcut "parsel üzerindeki fındık ağaçlarının ... evlatları ... ve ...'...

        Somut olayda, dosya kapsamından, ... ili, ...Merkez 120 ada 14 parsel sayılı taşınmazın, 6831 sayılı Kanunun 2/B maddesi uyarınca Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan yerlerden olduğu ve tarla olarak olarak ...'ın kullanımında olduğuna dair beyanlar hanesine şerh verildiği anlaşılmaktadır. Davacı, 3402 sayılı Kanunun Ek 4 maddesi uyarınca yapılan tespit çalışmalarında, çekişmeli taşınmazın kendi zilyetliğinde bulunan kısmının, beyanlar hanesinde kullanıcı olarak davalı ... adının şerh verildiğini ileri sürerek, kullanıcı şerhinin iptali ile çekişmeli taşınmazın adına beyanlar hanesine şerh verilmesi istemiyle dava açmıştır. Bu halde, salt zilyetliğin korunması ile ilgisi bulunmayan ve çekişmesiz yargı işi niteliğinde de olmayan uyuşmazlığın asliye hukuk mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince ... ... 15....

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : KULLANIM KADASTROSU Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kullanım kadastrosu sırasında 244 ada 10 parsel sayılı 240.40 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz beyanlar hanesine 6831 sayılı Yasa'nın 2/B maddesi uyarınca Hazine adına orman sınırları dışına çıkarıldığı şerhi verilerek bahçe niteliği ile Hazine adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ..., tapu kaydının beyanlar hanesinde adına zilyetlik şerhi verilmesi istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, tapu kaydının beyanlar hanesine taşınmazın 13.12.2010 tarihinden beri davacı ...’ın fiili kullanımında olduğunun şerh edilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir....

            Mahkemece, davacının dayandığı zilyetliği devir senedinin dava konusu taşınmazın dava edilen bölümünü kapsadığı kabul edilmek suretiyle hüküm kurulmuş ise de; yapılan araştırma ve inceleme karar için yeterli bulunmamaktadır. 5831 sayılı Yasa ile 3402 sayılı Yasa'ya eklenen Ek 4. maddesi gereğince, Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan yerlerle ilgili kadastro tespiti sırasında, fiili kullanım durumları dikkate alınmak ve varsa üzerindeki muhdesatın kime veya kimlere ait olduğu ve kim veya kimler tarafından ne zamandan beri kullanıldığı kadastro tutanağının beyanlar hanesinde gösterilmek suretiyle Hazine adına tescil edileceği düzenlenmiş olup, anılan bu düzenleme karşısında bu tür davalarda fiili kullanım durumunun ne şekilde olduğunun yöntemince araştırılması gerekir; Ancak mahkemece, dava konusu taşınmazda fiili kullanımın ne şekilde sürdürüldüğü yöntemince araştırılmamıştır....

              İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 3402 sayılı Yasanın ek-4. maddesi gereğince yapılmış bir kadastronun bulunmadığı, kütüğün beyanlar hanesinde yazılı zilyedlik veya muhdesat şerhi, aynı hak olmayıp, kişisel hak niteliğinde olduğundan tapu sicilinden ayrı olarak alınıp satılması, değiştirilmesi mümkün olmadığı, ancak yörede 4127 sayılı Yasa ile değişik 2924 sayılı Yasanın 11. maddesi gereğince yapılacak kullanım kadastrosu ile hak sahipliği tespit komisyonunun yapacağı tespit sırasında ve 3402 sayılı Yasanın Ek 4 maddesi gereğince yapılacak kadastro sırasında değerlendirilebileceği, muhdesat ve kullanımla ilgili itiraz ve dava haklarının da o aşamada kullanılabileceği gözönünde bulundurularak yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 06/03/2012 günü oybirliği...

                gösteriminin mümkün olmadığı, kullanıcı gösteriminin, ancak, aynı yasanın Ek-4 maddesi uyarınca yapılan kullanım kadastrosu çalışmalarında mümkün olduğu, kaldı ki, kadastro tutanağının beyanlar hanesinde herhangi bir kullanıcı gösterimi yapılmadığı, kadastro tutanağının edinme sebebindeki açıklamanın ilgilisine bir hak bahşetmeyeceği, dolaysıyla, edinme sebebindeki tespitlerin düzeltilmesine yönelik talebinde davacı tarafın herhangi bir hukuki yararının olmadığı gerekçesiyle, davanın usulden reddine, dava konusu taşınmazın kadastro tespiti gibi tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir....

                "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : KULLANIM KADASTROSU Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kadastro sırasında 139 ada 377 parsel sayılı 3791,65 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, 6831 sayılı Yasa'nın 2/B maddesi uyarınca Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılması nedeniyle, zilyedinin davalı ... olduğu beyanlar hanesinde belirtilmek üzere, Hazine adına tespit edilmiştir. Davacılar ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... vekili, çekişme konusu taşınmaza tarafların müşterek murisi ...’ın ölümü ile mirasçılarının elbirliği ile zilyet olduğu iddiasıyla, çekişme konusu taşınmaza müşterek muris ... mirasçılarının payları oranında zilyet olduğunun tespiti istemiyle dava açmıştır....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Zilyetliğin Tespiti ve Korunması İstemli DOSYANIN DAİREYE GELİŞ TARİHİ: 29.03.2016 K A R A R Mahkeme tarafından yapılan nitelendirmeden de anlaşıldığı üzere taraflar arasındaki uyuşmazlık, 6831 sayılı Kanun'un 2/B maddesi gereği ... adına orman sınırları dışına çıkartılan dava konusu ... parsel sayılı taşınmaza ait tapu kaydının beyanlar hanesinde davalılar lehine verilen kullanıcı şerhinin iptali ile davacının kullanıcı olduğunun şerhi isteğine ilişkin bulunduğuna göre, Yargıtay Kanunu'nun 14. maddesi uyarınca Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 16.01.2016 tarih, 2016/1 sayılı Kararı ile hazırlanıp, 26.02.2016 tarihli ve 29636 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 12.02.2016 gün 2016/1 sayılı Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (16.)...

                    UYAP Entegrasyonu