Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Zilyetliğin Tespiti, Şerh K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık, tahsis sebebiyle Hazine adına tescil edilen pay hakkında zilyetliğin tespiti ve tapunun beyanlar hanesine şerh verilmesi isteğine ilişkindir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 26.01.2022 tarihli ve 2022/1 sayılı kararı ile hazırlanan, 28.01.2022 tarihli ve 31733 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (7.) Hukuk Dairesinin görevi cümlesinden bulunmakla, dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 29.06.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

    Sulh Hukuk Mahkemesine gönderlmesine karar verilmiş; hüküm, davalılar ... ve ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece davanın 6100 sayılı HMK'nın 382/2-ç-1 maddesinde düzenlenen taşınmaz üzerinde taraf oluşturulmasına ve hak ihlaline sebebiyet verilmeyecek düzeltmelerin yapılmasına yönelik çekişmesiz yargı işi olduğu gibi ayrıca aynı Yasa'nın 4/1-c maddesinde belirtilen taşınır ve taşınmaz mallarda, sadece zilyetliğin korunmasına yönelik davalardan olduğu ve bu nitelikteki davaların Sulh Hukuk Mahkemelerinde görüleceğinden bahisle görevsizlik kararı verilmiş ise de yapılan değerlendirme hatalıdır. Dava, kesinleşen kullanım kadastro tutanağına karşı, tapu kaydının beyanlar hanesinde yazılı şerhin iptali ve davacının fiili kullanıcı olduğu şerhinin yazılması istemiyle açılmıştır....

      a ait olduğu konusunda Kadastro Yasasının 19. maddesi uyarınca tapunun beyanlar hanesinde gösterilmesine karar verilmiştir. Kadastro Yasasının 19/2 maddesi gereğince; "Taşınmaz mal üzerinde malikinden başka bir kimseye veya paydaşlarından birine ait muhdesat mevcut ise bunun sahibi, cinsi, ihdas tarihi ve iktisap sebebi ve taşınmazın hangi bölümünde kaldığı belirtilerek tutanağın ve kütüğün beyanlar hanesinde gösterilmelidir.". Hal böyle olunca; muhtesatın cinsi, ihdas tarihi ve iktisap sebebi, yaşı ve sayısının belirtilmemiş olması da doğru değildir....

        Bu açıklamalara göre; 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun Ek 4. maddesi kapsamı dışında tespiti yapılan taşınmazlarda beyanlar hanesine kullanıma ilişkin şerh verilmesinin yasal dayanağı bulunmadığından, Mahkemece taşınmazın beyanlar hanesine davacı ve müdahillerin kullanıcı oldukları yönünde şerh verilmesi isabetsiz olup, bu husus bozmayı gerektirmekte ise de, bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir....

          Dava, ister taşınmaz mülkiyetinin akatarılmasına ilişkin kadastro tespitine itiraz, isterse 2/B madde uygulaması nedeniyle Hazine adına tespiti yapılan taşınmazın beyanlar hanesindeki zilyetlik şerhine yönelik olarak açılmış olsun, kural olarak; bu tür davaların, tespit malikleri ile, tutanağın beyanlar hanesinde isimleri yazılı kişi ya da kişilere husumet yöneltilerek açılması zorunludur....

            Çekişmeli ... köyü 495 parsel sayılı taşınmaz, 2/B madde uygulaması nedeniyle tarla niteliği ile Hazine adına tespit edilerek, tutanağın beyanlar hanesine ''6831 sayılı Yasanın 2/B maddesi uyarınca Hazine adına orman sınırı dışına çıkarılmıştır." ve ''Parselin ... ve ..... ...’in müşterek kullanımında'' olduğu konularında şerh verilmiştir. Dava, ister taşınmaz mülkiyetinin aktarılmasına ilişkin kadastro tespitine itiraz, isterse 2/B madde uygulaması nedeniyle Hazine adına tespiti yapılan taşınmazın beyanlar hanesindeki zilyetlik şerhine yönelik olarak açılmış olsun, kural olarak; bu tür davaların, tespit malikleri ile, tutanağın beyanlar hanesinde isimleri yazılı kişi ya da kişilere husumet yöneltilerek açılması zorunludur....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi Taraflar arasındaki tutanağının beyanlar hanesinde muhdesat ve zilyetlik şerhinin gösterilmesi davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, 29/06/2010 tarihli dava dilekçesiyle ... İlçesi ... Köyünde 6831 Sayılı Orman Yasasının ek 4. maddesi gereğince yapılan kadastro tespiti sırasında, Hazine adına tespit edilen ... Köyü 107 Ada 5 parsel numaralı, 14415,17 m2 yüzölçümlü taşınmaz üzerinde kendisine ait fındık ağaçları bulunmasına ve taşınmazın kendi kullanımında olmasına rağmen, kullanım durumu ve muhdesatın beyanlar hanesinde gösterilmediği gerekçesiyle tutanağın beyanlar hanesinde kullanım durumu ve muhdesat şerhinin gösterilmesi istemiyle dava açmıştır....

                Ancak bu hüküm kadastro mahkemesince uygulanabilmekte ve yalnızca kadastro işlemleri ile davaları bakımından uygulanmaktadır. Öte yandan nelerin tapu kütüğüne şerh verileceği ve tapu kütüğünün beyanlar hanesinde gösterileceği TMK'nun 1009, 1010, 1011 (şerhler için) ve 1012 (beyanlar için) maddelerinde açıklanmıştır. Fakat somut olaydaki istek, HGK kararı ile açıklığa kavuşturulmuştur. HGK 07.05.1986 T ve 1985/1-281 E, 1986/490 Karar sayılı kararında; "Evin kendisine ait olduğu konusunda tapu kütüğüne şerh verilmesi mümkün değil ise de, beyanlar hanesine yazılmasına karar verilmesi gerekir," denildiğine göre, bu karar kapsamı gözetilerek hüküm kurulmalıdır. (8 HD'nin 26.06.2012 T. ve 2012/6360 E ve 2012/6512 Karar sayılı kararı da bu doğrultuda olup, YKD.C:38, Aralık 2012 sayısı, S.2379 da yayımlanmıştır.)...

                  Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine ve çekişmeli parselin 16.317,04 metrekare yüzölçümündeki (A) bölümünün davacı adına, 6793 metrekare yüzölçümündeki (B) bölümünün Hazine adına tesciline beyanlar hanesinde çekişmeli parselin 1. ve 3. derecede sit alanında kaldığının gösterilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece taşınmazın temyize konu bölümünün 1. ve 3. derecede sit alanı içerisinde kaldığı, zilyetlikle mülk edinme koşullarının davacı yararına gerçekleştiği kabul edilerek hüküm kurulmuş ise de yapılan inceleme, araştırma ve uygulama hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. Çekişmeli taşınmazın doğu ve batısındaki komşu parsellere ilişkin tutanak ve dayanakları ile güneydeki 112 ada 18 sayılı parsele kadastroca uygulanan tapu kaydı getirtilmemiş, mahallinde uygulanarak çekişmeli parsel yönünü ne okuduğu belirlenmemiştir....

                    Ancak, tapu ve zilyetlik yoluyla kişi ve kurumların ormandan ... kazanmasını sağlayan 3402 Sayılı Yasanın 45. maddesinin ilgili fıkraları da Anayasa Mahkemesinin 01.06.1988 gün ve 31/13 E.K.; 14.03.1989 gün ve 35/13 E.K. ve 13.06.1989 gün ve 7/25 E.K. sayılı kararları ile iptal edilmiş ve kalan fıkraları da 03.03.2005 gününde yürürlüğe giren 5304 Sayılı Yasanın 14. maddesi ile yürürlükten kaldırıldığı, orman sayılan yerler ile orman içi açıklıklardaki zilyetliğin hukuki değeri bulunmadığı gibi suç oluşturacağı, bu nedenlerle devlet ormanlarında kullanıma ve zilyetliği ilişkin şerh verilemeyeceği gözetilmeden, devlet ormanı olarak tesciline karar verilen taşınmaza ilişkin olarak tesbit tutanağının beyanlar hanesinde yazılı olan ve yasal dayanağı bulunmayan, “krokisindeki ev ... oğlu ...’na aittir” şeklindeki şerhin silinmesine karar verilmesi gerekirken, bu konuda karar verilmemesi doğru değilse de, bu husus hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün...

                      UYAP Entegrasyonu