Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Karar Düzeltme Sebepleri Davalı vekili; zapta karşı tekeffül koşullarının oluşmadığını, davacının zaptı bilmiyor olması hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, kayden malik olduğunu ve doğrudan satış işleminin tarafı olmadığını, dava tarihi itibariyle davacının taşınmazın maliki olduğunu, rayiç bedelin hesaplama yönteminin gerekçesinin açık olmadığını, eksiklikler giderilmeden alınan bilirkişi raporunun hükme esas alınamayacağını, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın düzeltilmesini ve mahkeme kararının bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, zapta karşı tekeffül hükümlerinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1.1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun (1086 sayılı Kanun) 440 ıncı maddesi. 2.818 sayılı Borçlar Kanunu'nun (818 sayılı Kanun) Tamamen Zabıt Halinde başlıklı 192 nci maddesi şöyledir: (6098 Sayılı TBK 217 md.)...

    Taraflar arasındaki uyuşmazlık, Borçlar Kanununun 214 (eski BK 189) ve devamı maddelerinde düzenlenen , zapta karşı tekeffül hükümlerinden kaynaklanmaktadır. Satım sözleşmesinde satıcının zapta karşı tekeffül borcunu düzenleyen Borçlar Kanununun 214. maddesinde, satıcının, satılan şeyin bir üçüncü şahıs tarafından satım akdi zamanında mevcut bir hak sebebi ile tamamen veya kısmen zapt edilmesinden, alıcıya karşı sorumlu olduğu açıklandıktan sonra, devamındaki maddelerde de, bu yükümlülüğün koşulları ve zararın kapsamı konusunda açıklamalar getirilmiştir. Borçlar Kanununun 217 maddesinde (eski BK 192) "satılanın tamamı alıcının elinden alınmışsa, satış sözleşmesi kendiliğinden sona ermiş sayılır ve alıcı satıcıdan aşağıdaki istemlerde bulunabilir" yazıldıktan sonra aynı maddenin (1) bendinde de "satılandan elde ettiği veya elde etmeyi ihmal eylediği ürünlerin değeri indirilerek, ödemiş olduğu satış bedelinin faizi ile birlikte geri verilmesini isteyebebilir" yazılıdır....

      Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Taraflar arasındaki uyuşmazlık, 6098 sayılı Borçlar Kanununun 214. ve devamı maddelerinde düzenlenen, zapta karşı tekeffül hükümlerinden kaynaklanmaktadır. Satım sözleşmesinde satıcının zapta karşı tekeffül borcunu düzenleyen 6098 sayılı Borçlar Kanununun 214. maddesinde, satış sözleşmesinin kurulduğu sırada varolan bir hak dolayısıyla satılanın tamamı veya bir kısmı bir 3.kişi tarafından alıcının elinden alınırsa satıcı, bundan dolayı alıcıya karşı sorumlu olur....

        İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek yapılan inceleme sonucunda; Dava, taraflar arasındaki geçerli satıştan kaynaklanan 6098 sayılı TBK'nun 214. ve 217. maddeleri (mülga 818 sayılı BK'nun 189. ve 192. md.) kapsamında zapta karşı tekeffül hükümleri çerçevesinde satıcıya karşı açılmış alacak talebine ilişkindir....

        Zapta karşı tekeffül hükümlerini düzenleyen BK'nın 192. maddesi de, taşınmazın tamamen zaptı halinde, satımın münfesih addolunacağı ve alıcının, satıcıdan aynı maddenin 1, 2, 3 ve 4. bentlerinde yazılı zararları isteyebileceğini, hükme bağlamıştır. Bu bentlerde hükme bağlanan zarar ve ziyanlarda, satıcının kusurlu olmasını gerektirmez. Satıcı, her halükarda bu bentlerdeki zarar ve ziyandan sorumludur. Ancak anılan maddenin son fıkrasına göre, satıcı kendisine kusur isnat edilemeyeceğini ispatlamadıkça, satılanın zaptından kaynaklanan her türlü zarardan da sorumludur....

          Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun ge-rektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2- Taraflar arasındaki uyuşmazlık, Borçlar Kanunu'nun 189. ve devamı maddelerinde düzenlenen, zapta karşı tekeffül hükümlerinden kaynaklanmaktadır. Satım sözleşmesinde satıcının zapta karşı tekeffül borcunu düzenleyen Borçlar Kanunu'nun 189. maddesinde, satıcının, satılan şeyin bir üçüncü şahıs tarafından satım akdi zamanında mevcut bir hak sebebi ile tamamen veya kısmen zapt edilmesinden, alıcıya karşı mesul ve zamin olduğu açıklandıktan sonra, devamındaki maddelerde de, (BK 189-193 mad.) bu yükümlülüğün koşulları ve zararın kapsamı konusunda açıklamalar getirilmiştir....

            HUKUK DAİRESİ Uyuşmazlık; davalılardan ... tarafından davacıya tapuda yapılan resmi satış işlemi ile satılan ve sonrasında açılan dava ile tapusu iptal edilen taşınmaz nedeniyle ödenilen satış bedelinin zapta karşı tekeffül hükümleri uyarınca tahsili istemine ilişkindir. Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 20.01.2017 tarih ve 1 sayılı kararı ile kabul edilen İş Bölümü Kararı ile Yargıtay 3. Hukuk Dairesinin temyiz inceleme görevi (1. Madde); ''Kararı veren mahkemenin sıfatına, nitelendirmesine ve sözleşme ilişkisi bulunup bulunmadığına bakılmaksızın, geçersiz sözleşmeden kaynaklanan (sebepsiz zenginleşmeden) (TBK m. 77 ila 82) davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar'' olarak düzenlenmiştir. Yukarıda yapılan açıklamalar ışığında uyuşmazlığı doğuran hukuki ilişki; geçerli taşınmaz satım sözleşmesi uyarınca ödenilen satış bedelinin zapta karşı tekeffül hükümleri uyarınca tahsili istemine ilişkin olup, temyiz inceleme görevi Yüksek Yargıtay 13. Hukuk Dairesinindir....

              DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, hukuki niteliği itibariyle zapta karşı tekeffül hükümlerinden kaynaklanan maddi tazminat isteğidir. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunun 214/1 maddesi,"Satış sözleşmesinin kurulduğu sırada var olan bir hak dolayısıyla, satılanın tamamı veya bir kısmı bir üçüncü kişi tarafından alıcının elinden alınırsa satıcı, bundan dolayı alıcıya karşı sorumlu olur." 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunun 217 maddesi,"Satılanın tamamı alıcının elinden alınmışsa, satış sözleşmesi kendiliğinden sona ermiş sayılır ve alıcı satıcıdan aşağıdaki istemlerde bulunabilir: 1. Satılandan elde ettiği veya elde etmeyi ihmal eylediği ürünlerin değeri indirilerek, ödemiş olduğu satış bedelinin faizi ile birlikte geri verilmesini...." şeklindedir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi 2797 sayılı Yargıtay Kanunu’nun (2797 sayılı Kanun) 40 ıncı ve Yargıtay İç Yönetmeliği’nin 18 inci maddeleri uyarınca yapılan ön incelemede; dava konusu uyuşmazlığın niteliği ve temyizin kapsamının, Türk Borçlar Kanunu'nun 214 ve devamı maddelerinde düzenlenen zapta karşı tekeffül hükümlerinden kaynaklanmakta olduğu anlaşılmıştır. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun dairelerin iş bölümüne ilişkin 25.01.2023 tarihli ve 2023/1 sayılı kararı uyarınca dosyayı inceleme görevi Yargıtay (3.) Hukuk Dairesine ait olduğundan, 2797 sayılı Kanun’un 60 ıncı maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca gerekli inceleme yapılmak üzere dosyanın ilgili daireye gönderilmesine karar vermek gerekir. KARAR Açıklanan sebeple; Dosyanın YARGITAY (3.) HUKUK DAİRESİNE GÖNDERİLMESİNE, 09.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

                  Taraflar arasındaki uyuşmazlık, Borçlar Kanununun 189. ve devamı maddelerinde düzenlenen, zapta karşı tekeffül hükümlerinden kaynaklanmaktadır. Satım sözleşmesinde satıcının zapta karşı tekeffül borcunu düzenleyen Borçlar Kanununun 189. maddesinde, satıcının, satılan şeyin bir üçüncü şahıs tarafından satım akdi zamanında mevcut bir hak sebebi ile tamamen veya kısmen zapt edilmesinden, alıcıya karşı mesul ve zamin olduğu açıklandıktan sonra, devamındaki maddelerde de, (BK.189-193 mad.) bu yükümlülüğün koşulları ve zararın kapsamı konusunda açıklamalar getirilmiştir. Borçlar Kanununun 192. maddesinde, satılanın tamamen zaptı halinde, satımın münfesih addolunacağı ve alıcının, satıcıdan aynı maddenin 1, 2, 3 ve 4. bentlerinde yazılı zararları isteyebileceğini hükme bağlamıştır. Bu hükümlere göre, satılanın tamamen zaptı halinde alıcı, satılandan elde ettiği veya elde etmeyi ihmal eylediği semereler düşülmek suretiyle, ödemiş olduğu semenin faizi ile birlikte iadesini isteyebilir....

                    UYAP Entegrasyonu