Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olayda çözülmesi gereken uyuşmazlık tarafların bilmemesine rağmen satım anında aslında var olan bir tehlikeye karşı davalı satıcının sorumlu olup olmayacağı ve bu sorumluluğun zapta karşı tekeffül hükümleri doğrultusunda çözülüp çözülemeyeceğidir. Araç halen davacıda olup yapılan yargılama sonucunda müsadere kararı verilip verilmeyeceği belli değildir. Öyle olunca, davacının bu aşamada zapta karşı tekeffül hükümlerine dayanarak dava açmakta hukuki yararı yok ise de ihtiyati tedbir konulmakla araç hukuki ayıplı hale gelmiştir. Satıcı ayıpların varlığını bilmese bile onlardan sorumludur. Bu durumda taraflar arasındaki uyuşmazlık, Borçlar Kanunu'nun 194 (T.B.K.nun 219 md.) ve devamı maddelerinde düzenlenen, ayıba karşı tekeffül hükümleri kapsamında çözümlenmelidir....

    "İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi - K A R A R - Uyuşmazlık, satılan özel aracın zaptedilmesinden dolayı alıcının zapta karşı tekeffül hükümlerine göre zararının giderilmesine ilişkin olup, uyuşmazlığın niteliğine göre, kararın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın temyiz incelemesini yapmakla görevli Yüksek 13. Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine, 06.09.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      BK'nunda zapta karşı tekeffül hakkında özel hükümler konulmuş ve alıcıya ek bir korunma sağlanmıştır. Burada kural olarak, kurtuluş beyyinesi yoktur, usul sadeleştirilmiştir ve zaptın hukukî sonuçları kesin biçimde belli edilmiştir. Satıcının zapta karşı tekeffül borcu kanuni bir borçtur. Satıcının bu hususta ayrıca taahhütte bulunmasına gerek yoktur. Bu arada, zapta karşı tekeffül hükümlerinin (BK. m. 214 vd.) tapuya kayıtlı taşınmazların satışında da doğrudan doğruya uygulanacağını belirtmekte yarar vardır. Satıcının zapta karşı tekeffül borcundan dolayı sorumlu tutulabilmesi için tekeffülün şu maddi şartlarının gerçekleşmesi gerekir: 1) Satılan mal alıcıya teslim edilmiş bulunmalıdır. Zapta karşı tekeffül borcu ikincil (tali) nitelikte bir borç olduğundan, satılanın teslim edilmemesi durumunda, alıcı, yalnızca BK'nın 96 maddesi ve ardından gelen hükümlere dayanarak satıcıya başvurabilir....

        Mahkemece,davanın kısmen kabulü ile, aracın zapt edildiği tarihteki rayiç bedelinden kullanım bedelinin indirilmesi ile belirlenen 24.360,Tl'nin tahsiline karar verilmiş;hüküm,davacı tarafından temyiz edilmişir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Taraflar arasındaki uyuşmazlık, Borçlar Kanununun 189. ve devamı maddelerinde düzenlenen, zapta karşı tekeffül hükümlerinden kaynaklanmaktadır....

          (BK 189) ve devamı maddelerinde düzenlenen, zapta karşı tekeffül hükümlerinden kaynaklanmaktadır. Satım sözleşmesinde satıcının zapta karşı tekeffül borcunu düzenleyen TBK'nun 214. maddesinde, satış sözleşmesinin kurulduğu sırada var olan bir hak dolayısıyla, satılanın tamamı veya bir kısmı bir 3. kişi tarafından alıcının elinden alınırsa satıcının, bundan dolayı alıcıya karşı sorumlu olduğu açıklandıktan sonra, devamındaki maddelerde de bu yükümlülüğün koşulları ve zararın kapsamı konusunda açıklamalar getirilmiştir. TBK'nun 217. maddesinde (BK 192) "satılanın tamamı alıcının elinden alınmışsa, satış sözleşmesi kendiliğinden sona ermiş sayılır ve alıcı satıcıdan aşağıdaki istemlerde bulunabilir" yazıldıktan sonra aynı maddenin (1) bendinde de "satılandan elde ettiği veya elde etmeyi ihmal eylediği ürünlerin değeri indirilerek, ... olduğu satış bedelinin faizi ile birlikte geri verilmesini isteyebilir" yazılıdır....

            Mahkemece açıklanan olgular gözetilerek, davalılardan ... yönünden yargı yolu bakımından mahkemenin görevsizliği nedeniyle dava dilekçesinin reddine karar verilmesi gerekirken, işin esasının incelenmiş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir. 3-Taraflar arasındaki uyuşmazlık, 6098 sayılı Borçlar Kanununun 214. ve devamı maddelerinde düzenlenen, zapta karşı tekeffül hükümlerinden kaynaklanmaktadır. Satım sözleşmesinde satıcının zapta karşı tekeffül borcunu düzenleyen 6098 sayılı Borçlar Kanununun 214. maddesinde, satış sözleşmesinin kurulduğu sırada var olan bir hak dolayısıyla satılanın tamamı veya bir kısmı bir 3.kişi tarafından alıcının elinden alınırsa satıcı, bundan dolayı alıcıya karşı sorumlu olur....

              yönünden ise zapta karşı tekeffül hükümleri uyarınca davalılardan müştereken ve müteselsilen tazmini istemine ilişkindir. Mahkemece bozma ilamına uyularak davanın kısmen kabulune karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Arsa niteliğindeki dava konusu taşınmazın zeminine emsal incelemesi yapılarak, üzerindeki yapıya resmi birim fiyatları esas alınıp yıpranma payı düşülerek, ağaçlara yaş, cins ve verim durumlarına göre maktuen değer biçilmesinde ve taşınmazın gerçek bedelinin TMK'nın 1007. maddesi gereğince davalı Hazine'den ve zapta karşı tekeffül hükümleri gereğince davalı ... Başkanlığından müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Bu nedenle davacılar vekilinin tüm, davalı idare vekillerinin sair temyiz itirazları yerinde değildir....

                "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dosya içeriğine, temyizin kapsamına, uyuşmazlığın taraflar arasındaki araç satım sözleşmesine (zapta karşı tekeffül) ilişkin bulunmasına göre, temyiz inceleme görevi Yargıtay Yasası’nın 14. maddesi ve Başkanlar Kurulu kararı uyarınca Yargıtay 13. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Açıklanan nedenlerle, temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın Yargıtay 13. Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine 04/09/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  Dava, hukuki niteliği itibariyle zapta karşı tekeffül hükümlerinden kaynaklanan maddi tazminat isteğine ilişkindir. Mahkemece, " ...Dava konusu araç her ne kadar 2011 yılında satılarak teslim edilmiş ise de, aracın gümrük vergilerinin eksik ödenmesi nedeniyle 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu'n 3. maddesi uyarınca ilgililer hakkında kamu davası açıldığı anlaşılmakla, TKHK'nun 12.maddesi (satış tarihi itibariyle 4077 sayılı Yasa'nın 4/4 maddesi) hükmü uyarınca, ayıbın ağır kusur ile tüketiciden gizlenmiş olduğu sonucuna varılmakla, zamanaşımı süresinin dolmadığı kabul edilmiştir. ......

                  Zapta karşı tekeffül, satılan malın üçüncü bir kişinin iddia ettiği üstün bir hak yüzünden alıcının elinden alınmasından veya iddia olunan bu hak sebebiyle alıcının mülkiyet hakkını gereği gibi kullanamamasından dolayı satıcının sorumlu olmasıdır. Bu sorumluluk, satıcının mülkiyeti nakil borcunun bir sonucu ve müeyyidesidir. 14. Konunun düzenlendiği ve eldeki uyuşmazlıkta uygulanması gereken 818 sayılı Borçlar Kanunu’un (BK) 189. ve devam eden maddelere göre; satıcının zapta karşı tekeffül borcundan dolayı sorumlu tutulabilmesi için; satılan malın alıcıya teslim edilmiş olması, üçüncü kişinin satılan şey üzerinde zaptı sağlayacak bir hakkının satım sözleşmesinin kurulmasından önce kazanılmış ve sözleşmenin yapılması sırasında da mevcut bulunması şarttır. Bunun yanında üçüncü kişinin üstün hakkının varlığı, alıcı tarafından akdin kurulması sırasında biliniyorsa, ayrıca tekeffül taahhüdünde bulunmuş olmadıkça satıcının sorumluluğuna gidilemez. 15....

                    UYAP Entegrasyonu