Hukuk Dairesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla başlatılan takibe karşı borçlunun, takibin kesinleşmesinden sonraki döneme ilişkin zamanaşımı süresinin dolduğundan bahisle icranın geri bırakılması istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, şikayetin reddine karar verildiği, kararın borçlu tarafından istinaf edilmesi üzerine İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesinin 18/09/2017 tarih ve 2017/1298 E. - 2017/1380 K. sayılı kararı ile istinaf başvurusunun esastan reddedildiği, karara karşı borçlunun temyiz isteminde bulunduğu anlaşılmaktadır....
YANIT : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, davacının itirazlarının hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, zamanaşımı süresinin kesildiğini, TBK'nın 156. maddesine göre borç bir senetle ikrar edilmiş ise, yeni sürenin her zaman 10 yıl olduğunu, borç ikrarını içeren çeke dayalı takipte 10 yıllık zamanaşımı süresinin dolmadığını belirterek, davanın reddini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI : İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, davacının davasının kabulüne, icranın zamanaşımı nedeniyle geri bırakılmasına karar vermiştir....
İSTİNAF SEBEPLERİ:Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle;İcranın geri bırakılması kararı ile birlikte takibin iptaline karar verilmesini de talep ettiklerini, mahkemenin takibin iptaline karar vermemesinin hatalı olduğunu, ayrıca alacağın %20 si oranındaki tazminat talepleri hakkında karar verilmediğini belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, takibin iptaline, alacağın %20 sinden az olmamak üzere kötü niyet tazminatı ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE; Uyuşmazlık, bonoya dayalı takipte zaman aşımı nedeni ile icranın geri bırakılması talebine ilişkindir....
İcra Hukuk Mahkemesine açılan 2010/1254 ve 2010/1255 esas sayılı dosyalarda 28/12/2010 tarihli ve İİK’nın 33/a maddesi gereğince icranın geri bırakılmasına ilişkin kararların verildiği ve karaların onandığı anlaşılmaktadır. İİK’nın 33/a-II fıkrasına göre alacaklı, icranın geri bırakılması kararının kesinleştiğinin kendisine tebliğinden sonra, zamanaşımının vaki olmadığını ispat sadedinde ve 7 gün içinde umumi mahkemelerde dava açabilir. Aksi takdirde icrası istenen ilamın zamanaşımına uğradığı hususu kesin hüküm teşkil eder. Buna göre alacaklı ... Tekstil Tic. ve San. Ltd....
Davalılar, davacının murislerinden bedelini tahsil ettiği bonoyu takibe koyduğunu, ancak dosyanın takipsizlik nedeniyle işlemden kaldırıldığını, daha sonra dosyanın 11/09/2007 tarihinde yenilerek murislerine ödeme emri gönderildiğini, bu kez yasal süresi içerisinde murisin alacağın zamanaşımına uğramış olması nedeniyle İcra Hukuk Mahkemesi'nde dava açıldığını ve mahkemece zamanaşımı itirazının kabul edilerek İİK'nun 71-33/a maddeleri gereğince İcranın geri bırakılmasına karar verildiğini, icranın geri bırakılması kararından sonra İİK 33-a/2 gereğince 7 gün içinde genel mahkemede dava açılmadığından alacağın zamanaşımına uğradığı hususunda kesin hüküm teşkil ettiğini savunarak davanın zamanaşımı nedeniyle reddine ve kötüniyet tazminatına karar verilmesini dilemiştir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir....
İİK'nun 170/b maddesi atfıyla kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla yapılan takiplerde de uygulanması gereken İİK'nun 71. maddesine göre zamanaşımı takibin kesinleşmesinden sonra gerçekleşmiş ise, İİK'nun 33/a maddesine göre icranın geri bırakılmasına karar verilir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlular tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Sair temyiz itirazları yerinde değil ise; Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla başlatılan takibe karşı borçlunun, diğer itirazları ile birlikte takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde işlem yapılmaması nedeniyle zamanaşımı oluştuğunu ileri sürerek icranın geri bırakılması istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece şikayetin reddine karar verildiği görülmektedir....
O halde, mahkemece; alacaklının yukarıda belirtilen tarihler arasında icra takibini sürdürme iradesini gösteren bir takip işlemine rastlanılmadığından ve 6762 sayılı TTK'nun 726/1. maddesinde yazılı 6 aylık zamanaşımı gerçekleştiği gerekçesi ile icranın geri bırakılmasına karar verilmesi gerekirken, bono olup 3 yıllık zamanaşımı süresine uygulanacağı gerekçesi ile icranın geri bırakılmasına karar verilmesi isabetsiz ise de; sonuçta istem kabul edilip icranın geri bırakılmasına karar verildiğinden mahkeme kararı sonucu itibarı ile doğru olup onanması gerekmiştir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının reddi ile sonucu doğru mahkeme kararının yukarıda açıklanan nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK'nun 438. maddeleri uyarınca (ONANMASINA), alınması gereken 29,20 TL temyiz harcından, evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın temyiz edenden tahsiline, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 10.03.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
İcra Müdürlüğü'nün 2019/2230 esas (2012/7486 eski esas) sayılı dosyasının zamanaşımı nedeniyle müvekkili T1 yönünden icrasının geri bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir....
Esas sayılı dosyasında icranın geri bırakılması için dava açtıklarını, icranın geri bırakılması davası açılmasının menfi tespit davası açılmasına engel teşkil etmediğine dair Yargıtay kararının bulunduğunu, emsal Yargıtay kararından da görüleceği üzere zaman aşımı nedeniyle menfi tespit davası açılabileceği yönünde hüküm bulunduğunu, zaman aşımı nedeniyle icranın geri bırakılması davası açılması gerektiği şeklinde Mahkeme kararının Yargıtay'ca bozulduğunu, kambiyo takiplerinde TTK gereği zaman aşımı süresi son haciz işleminin yapıldığı tarihten itibaren 3 yıl olduğunu, buna göre poliçeyi kabul eden muhataba (bonoyu düzenleyen keşideciye) karşı yapılacak takiplerde zaman aşımı süresinin vadeden itibaren 3 yıl olduğunu, 3 yıllık zaman aşımı süresi dolduktan sonra bu süreden itibaren davalı/alacaklı tarafından TTK gereği 1 yıllık süre içerisinde sebepsiz zenginleşme hükümlerine dayanarak davalı/alacaklı tarafından dava açılması gerekirken bu süre içerisinde de herhangi bir davanın açılmadığını...