Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra Müd'nün 2009/3917 Esas sayılı takip dosyasının İİK 71/2 madde göndermesi ile İİK 33/a maddesi uyarınca takip içi zamanaşımı nedeni ile icranın geri bırakılmasına karar verilmiştir....

İcra Müdürlüğünün 2016/9600 Esas sayılı dosyasıyla hakkında kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla icra takibine girişildiğini, takibin başlangıç tarihininden itibaren süre geçmesi nedeniyle takip dosyasının takipsizlik nedeniyle işlemden kaldırıldığını, ancak alacaklı tarafın icra takip dosyasını yenilediğini, bonoya dayalı takiplerde zamanaşımı süresinin 3 yıl olduğunu, bu sürenin de geçtiğini ileri sürerek zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde;zamanaşımı süresi dolmadığından davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti : İlk derece mahkemesince yapılan yargılama neticesinde, itirazın kabulüne dair, karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ : İlk derece mahkemesi kararına karşı, davalı alacaklı vekili tarafından, yasal süre içerisinde istinaf talebinde bulunulmuş, gerekli istinaf harçları yatırılmıştır....

İcra Hukuk Mahkemesinin 2020/701 esas, 2021/103 karar sayılı kararıyla, asıl borçlu Kazım Karataş'ın zamanaşımı itirazının kabulü ile icranın geri bırakılmasına karar verildiği ve iş bu kararın 27/02/2021 tarihinde kesinleştiği, kararın tebliğinden itibaren 7 gün içerisinde alacaklı tarafından İİK'nun 33/a-2 maddesi uyarınca alacak davası açılmadığı görülmekle, icranın geri bırakılması kararı takibin iptaline ilişkin sonuçları doğuracağından, Mahkemece şikayetçinin talebinin 'icranın geri bırakılması' olduğu da nazara alınarak şikayetçi kefil yönünden icranın geri bırakılmasına karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz olmuştur. Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı alacaklı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, davacı kefil vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile, İzmir 7. İcra Hukuk Mahkemesinin 27/04/2021 tarih, 2020/716 esas, 2021/342 karar sayılı kararının kaldırılmasına, şikayetin kabulü ile, İzmir 6....

Limited Şirketinin kiracısı olduğu taşınmaz ile ilgili kira sözleşmesini kiracının temsilcisi ve kefil olarak imzaladığını, sözleşmeye kefil olması nedeniyle davacıya iki adet senet verilmiş ise de icra dosyasının takipsiz kalması ve 6 yıl sonra yenilenmesi üzerine icra hukuk mahkemesinde açılan dava sonucu senetlerin zamanaşımına uğraması nedeniyle icranın geri bırakılmasına karar verildiğini, zamanaşımı nedeniyle borç sona erdiğinden bu borç için dava ve takip açılamayacağını, esas yönünden ise kefaletinin ilk dönem için geçerli olup, uzayan kira dönemlerinde sorumluluğunun bulunmadığını, kefaletin geçersiz olduğunu, kefalet dönemi içinde olmayan kira borçları için verilen senetlerin de geçersiz olduğunu, zamanaşımına uğrayan bonoların yazılı delil başlangıcı sayılamayacağını ve tanık dinlenemeyeceğini savunarak davanın reddini dilemiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkikinin borçlular tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından senede dayalı olarak genel haciz yoluyla ile başlatılan ilamsız icra takibinin kesinleşmesinden sonra, borçlunun, zamanaşımı nedeniyle İİK.'nun 71. ve 33-a maddeleri uyarınca icranın geri bırakılması istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, takibin genel haciz yolu ile takip olduğu, zamanaşımı süresinin 10 yıl olduğu gerekçesi ile istemin reddine karar verildiği anlaşılmaktadır. İcra takibine konu alacak, hangi zamanaşımı süresine tâbi ise, icra takibinde de aynı zamanaşımı süresi uygulanır....

      Tüm bu nedenlerle Mahkemece zamanaşımına ilişkin şikayetin kabulüne ilişkin verilen karar usul ve yasaya uygun ise de İİK'nun 71/2 ve 33/a maddeleri uyarınca icranın geri bırakılmasına karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile zamanaşımı itirazının takip öncesi döneme ilişkin uygulanan İİK 169/a-5 maddesi gereğince davacı borçlular hakkında yapılan takibin durdurulmasına, şeklinde hüküm tesisi isabetsizdir.( 12 HD esas no: 2015/21109 karar no: 2015/31769- 2018/15586 E 2019/2723 k- 2016/20687 E 2017/12502K. - 2015/29437 E2016/5669 K) Ancak bu yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediği anlaşıldığından, davalının istinaf başvurusunun kabulü ile HMK'nın 353/1- b.2 maddesi gereğince İlk Derece Mahkeme kararının kaldırılmasına, yeniden esas hakkında davacıların şikayetinin kabulü ile İİK 'nın 71/2 maddesi yollaması ile İİK 'nın 33/a maddesinin birinci fıkrası uyarınca davacılar Alper İnanç ve T3 yönünden icranın geri bırakılmasına, karar verilmiş...

      Mahkemece şikayetin kabulü ile İİK'nun 71/son maddesinin göndermesiyle aynı Kanun'un 33/a maddesi gereğince zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılmasına karar verilmesi gerekirken şikayetin reddine karar verilmesi hukuka aykırıdır. Yukarıda belirtilen nedenlerle; ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemece davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisinin isabetsiz olduğu ancak söz konusu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerekli kılmadığı anlaşıldığından davacı vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile HMK'nın 353/1- b.2. bendi gereğince mahkeme kararının kaldırılmasına "Şikayetin kabulü ile Osmaniye 1. İcra Dairesinin 2005/2690 esas sayılı dosyasında davacı borçlu hakkında İİK'nun 71/2 ve 33/a maddeleri uyarınca icranın geri bırakılmasına" dair aşağıdaki hüküm hukuka uygun bulunmuştur....

      İİK'nun 71/2. maddesinin göndermesi ile uygulanması gereken aynı Kanun'un 33/a-l. maddesi gereğince, takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde borcun zamanaşımına uğradığının belirlenmesi halinde icranın geri bırakılmasına karar verilir. Hukuk Genel Kurulu'nun 04.11.1998 tarih ve 1998/12-753 E. 1998/797 K. sayılı kararında da vurgulandığı üzere, borçlunun, takibin kesinleşmesinden sonraki döneme ilişkin zamanaşımı şikayeti süreye bağlı değildir. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 146. maddesi uyarınca, Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, her alacak on yıllık zamanaşımına tâbidir....

        Haciz bir takip işlemi olması sebebiyle zamanaşımı kesilir. Fakat, 7.12.2009 ve 8.12.2014 tarihleri arasında 3 yıldan fazla süre geçtiğinden zamanaşımı süresi dolmuştur. O halde mahkemece, borçlunun zamanaşımı itirazının kabulü ile İİK.nun 71/2 ve 33/a maddeleri gereğince icranın geri bırakılmasına karar verilmesi gerekirken reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), bozma nedenine göre sair şikayetleri ile ilgili şimdilik karar verilmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 13.04.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          Takipte borçlu sıfatına haiz olmayan mirasçılar, zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılması talebinde bulunamayacaklarından, bu talebin aktif husumet yokluğu nedeniyle reddi gerekirken, mahkemece talebin kabulü ile icranın geri bırakılmasına karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırıdır. Aktif husumet kamu düzenine ilişkin olduğundan resen gözetilecektir....

          UYAP Entegrasyonu