İİK'nun 71/2. maddesinde, "Borçlu, takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun zamanaşımına uğradığını ileri sürecek olursa, aynı Kanun'un 33/a maddesi hükmü kıyasen uygulanır" düzenlemesi yer almakta, İİK'nun 33/a-1. maddesinde ise; "ilamın zamanaşımına uğradığı veya zamanaşımının kesildiği veya tatile uğradığı iddiaları icra mahkemesi tarafından resmi vesikalara müsteniden incelenerek icranın geri bırakılmasına veya devamına karar verilir" hükmüne yer verilmiş bulunmaktadır. O halde, mahkemece, takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde zamanaşımının gerçekleşmesi halinde İİK'nun 71/2. maddesi göndermesiyle İİK'nun 33/a-1. maddesi uyarınca icranın geri bırakılmasına karar verilmesi gerekirken takibin iptaline karar verilmesi isabetsiz olup, kararın bu nedenle bozulması gerekir ise de, anılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından kararın düzeltilerek onanması yoluna gidilmiştir....
İlk derece mahkemesi kararında; çekin ibraz tarihi itibariyle yürürlükte olan 6762 sayılı TTK gereği zamanaşımı süresinin altı ay olduğu 2016- 2019 arasında takip dosyasında zamanaşımını keser nitelikte işlem yapılmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne, davacı yönünden icranın geri bırakılmasına karar verilmiştir. Davalı alacaklı vekili istinaf dilekçesinde özetle; takibin devamını sağlayacak her takip işlemi ile zamanaşımı süresinin kesileceğini, bu nedenle yapılan takip işlemleri ile zamanaşımı süresinin kesildiğini, ayrıca 2012 yılında yürürlüğe giren TTK ile zamanaşımı süresinin üç yıla çıktığını, bu değişiklik sonrası yapılan tüm işlemler için üç yıllık zamanaşımı süresinin uygulanması gerektiğini beyan etmiş, kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Davacı tarafça istinafa karşı cevap dilekçesi sunulmamıştır....
Şikâyetçi-borçlu vekili; müvekkili aleyhine yapılan icra takibinde kambiyo senetlerine mahsus ödeme emri tebliğ edildiğini, icraya konan belgenin çek niteliğinde olduğunu, icra dosyasında en son 06.02.2011 (2012) tarihinde işlem yapıldığını, kambiyo senedi olan çeklerde zamanaşımı süresinin altı ay olduğunu ileri sürerek zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece; takipte en son işlemin 06.02.2012 tarihinde yapıldığı ve zamanaşımı süresi olan 3 yıllık sürenin dolmadığı gerekçesiyle şikâyetin reddine dosya üzerinden karar verilmiştir....
İcra Müdürlüğü'nün 2012/1792 esas sayılı dosyası ile başlatılan icra takibinin şikayetçi borçlu yönünden icranın geri bırakılmasına ve icra dosyasından konulan hacizlerin kaldırılmasına, karar verilmesi gerektiğini belirtmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Uyuşmazlık, Bursa 16. İcra Müdürlüğü'nün 2012/1792 esas sayılı icra takip dosyasında zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılması istemine ilişkindir. Bursa 16. İcra Müdürlüğü'nün 2012/1792 esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; davalı/ alacaklı tarafından, davacı/borçlu ile diğer borçlular aleyhine kambiyo senetlerine mahsus yolla icra takibinde bulunulduğu, ödeme emrinin davacı/borçluya 02.04.2012 tarihinde tebliğ edildiği görülmüştür....
İcra Müdürlüğünün 2010/525 Esas sayılı dosyası ile kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibi başlatıldığını, yetkiye, borca ve imzaya itiraz edilmediğinden takibin kesinleştiğini, 06/12/2016 tarihinden itibaren herhangi bir işlem görmeyen icra takip dosyasının kapatılarak Kayseri Genel İcra Dairesinin 2020/8340 Esas sayılı dosyasına kapalı olarak aktarılmasına verildiğini, ancak işlemsiz bırakılan takibin haksız ve dayanaksız olduğunu, İ.İ.K'nın 71/2 maddesi yollaması ile aynı yasanın 33/a maddesi uyarınca zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılmasının gerektiğini, dosyanın üç yılı aşan bir süre boyunca işlemsiz bırakıldığını ve halende kapalı durumda olduğunu, bu nedenlerle zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılmasına karar verilmesini istemiştir. Mahkemece; Davanın kabulü ile Kayseri Genel İcra Müdürlüğü'nün 2020/8340 Esas sayılı takip dosyasından İİK.33/1 maddesi gereği icranın geri bırakılmasına, şeklinde karar verildiği görülmüştür....
İcra Mahkemesi 2005/161 Karar ile zamanaşımı def’i kabul edilerek icranın geri bırakılmasına karar verilip hükmün Yargıtay 12. Hukuk Dairesi tarafından onandığını belirterek, borçlunun zamanaşımı iddiası ile icranın geri bırakılmasına karar verildiğinden İİK.’nun 33/a. maddesi gereğince zamanaşımının varit olmadığına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı, davaya cevap vermemiştir. İsim benzerliği nedeniyle dava dışı ...’a yapılan tebligat üzerine vekili davanın husumetten reddi ile yargılama giderine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, icra takibinin çeklere dayalı olup, (6) ay süresince icra dosyasının işlemsiz bırakıldığı, bu suretle zamanaşımının söz konusu olduğu gerekçesi ile davanın reddine, 450.00 YTL vekalet ücretinin davacıdan alınıp, davalıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Hüküm davanın taraflarına yönelik olarak kurulur....
Davalılar, davacının murislerinden bedelini tahsil ettiği bonoyu takibe koyduğunu, ancak dosyanın takipsizlik nedeniyle işlemden kaldırıldığını, daha sonra dosyanın 11/09/2007 tarihinde yenilerek murislerine ödeme emri gönderildiğini, bu kez yasal süresi içerisinde murisin alacağın zamanaşımına uğramış olması nedeniyle İcra Hukuk Mahkemesi'nde dava açıldığını ve mahkemece zamanaşımı itirazının kabul edilerek İİK'nun 71-33/a maddeleri gereğince İcranın geri bırakılmasına karar verildiğini, icranın geri bırakılması kararından sonra İİK 33-a/2 gereğince 7 gün içinde genel mahkemede dava açılmadığından alacağın zamanaşımına uğradığı hususunda kesin hüküm teşkil ettiğini savunarak davanın zamanaşımı nedeniyle reddine ve kötüniyet tazminatına karar verilmesini dilemiştir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir....
Borçlu vekili 30.05.2011 tarihinde icra mahkemesine başvurusunda, borcun zamanaşımına uğradığını belirterek İİK.nun 71 ve bu maddede atıf yapılan aynı kanunun 33/a maddeleri gereğince icranın geri bırakılmasını talep etmiş, mahkemece, takibe dayanak belgenin 27.01.2000 tarihli olduğu gerekçesi ile icranın geri bırakılmasına karar verilmiştir. Takibin şekline göre zamanaşımı itirazı takibin kesinleşmesinden önceki döneme ilişkinse İİK.nun 62. maddesi gereğince ödeme emri tebliğinden itibaren 7 günlük sürede icra dairesine bildirilmesi gerekir. İcra mahkemesine ise İİK'nun 71. maddesi kapsamında takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle başvurulabilir. Somut olayda takip henüz kesinleştiğinden borçlunun başvurusu İİK.nun 71. maddesi kapsamında takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde gerçekleşen zamanaşımına ilişkin olmayıp, takibin kesinleşmesinden önceki döneme ilişkin zamanaşımı itirazıdır....
(eski 663/2.) maddesi gereğince, zamanaşımı kesilince son işlem tarihinden itibaren, müddeti aynı olan yeni bir zamanaşımı işlemeye başlar. Ayrıca, alacaklı tarafından yapılan takibin devamını sağlayıcı nitelikte her takip işlemi ile de zamanaşımı kesilir ve yeni bir süre işlemeye başlar. (12. HD. 25.12.2012, 2012/22582- .39839). İcra takip dosyasının incelenmesinde, takibin 10.05.2011 tarihinde başlatıldığı, işlemsiz kaldığı için takibin düştüğü ve 05.05.2014 tarihinde yenilendiği, 11.06.2014 tarihinde borçlunun taşınmazına haciz şerhi işlenmesinin talep edildiği, alacaklı vekili tarafından en son işlemin 15.10.2020 tarihli birinci haciz ihbarnamesi gönderilmesi talebi olduğu anlaşılmıştır. İcra dosyası 3 yıldan fazla işlemsiz bırakıldığından davanın kabulü ile; İİK'nun 71/2 ve 33/a maddeleri gereğince icranın geri bırakılmasına ve de icranın geri bırakılması kararı ile hacizlerin ortadan kalkması söz konusu olacağından; hacizlerin fekki talebinin reddine " karar verilmiştir....
İcra aşamasında zamanaşımı def'i takibin kesinleşmesinden önceki veya takibin kesinleşmesinden sonraki devrede gerçekleşmektedir. Takipten sonraki zamanaşımı def’i yani icranın geri bırakılması isteğinin, 2004 sayılı İcra İflas Kanunu'nun 170/b. maddesi yollaması ile aynı kanunun 71. ve 33/a. maddesi uyarınca süresiz olarak ileri sürülebilir. 2004 sayılı İcra İflas Kanunu'nun 33/a. maddesinin ilk fıkrasında ''İlamın zamanaşımına uğradığı veya zamanaşımının kesildiği veya tatile uğradığı iddiaları icra mahkemesi tarafından resmi vesikalara müsteniden incelenerek icranın geri bırakılmasına veya devamına karar verilir.'' düzenlemesini içermektedir....