Mahkemece davacı ve borçlu şirektin farklı şirketler olduğu, aralarında hukuki ve fiili bir irtibatın bulunmadığı, ödeme emrinin haciz adresinden farklı bir yerde tebliğ edilidiği, davacı tanıklarının beyanlarının davayı doğrular nitelikte olduğu İstanbul 11.İcra Hukuk Mahkemesininin 28.10.2010 gün ve 2010/1544-2119 sayılı ilamı ile dava konusu takibin İİK'nun 71.ve 33/a maddeleri gereğince zamanaşımı nedeniyle geri bırakılmasına karar verildiği gerekçeleriyle davanın kabulü ile haczin kaldırılmasına davacının tazminat talebinin koşulları oluşmadığından reddine karar verilmiş; hüküm, davalı alacaklı vekili ile davacı 3.kişi vekilince temyiz edilmiştir. Uyuşmazlık, 3.kişinin İİK'nun 96 vd. maddelerine dayalı istihkak davasına ilişkindir. İstihkak davası devam ederken İstanbul 11. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 28.10.2010 gün, 2010/1544-219 sayılı kararı ile İİK’nun 33/a maddesi gereğince icranın geri bırakılması kararı verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının onanmasını mutazammın 27/05/2013 tarih, 2013/11232 Esas - 2013/19468 Karar sayılı daire ilamının müddeti içinde tashihen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı vekili tarafından bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla başlatılan takibe karşı borçlunun, takibin işlemsiz bırakılması nedeniyle zamanaşımının oluştuğunu iddia ederek icranın geri bırakılması istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, istemin kabul edilerek İİK'nun 71/2. maddesi yollamasıyla aynı Kanun'un 33/a maddesi gereğince icranın geri bırakılmasına karar verildiği anlaşılmaktadır. 6102 Sayılı TTK'nun 776/f. maddesinde (6762 Sayılı TTK'nun...
yapılmadığından zaman aşımına uğradığını belirterek davanın kabulü ile icranın geri bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir....
. - 2013/39756 K. sayılı ilamı ile; "...Alacaklı vekili tarafından bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla başlatılan takibe karşı borçlunun, takibin işlemsiz bırakılması nedeniyle zamanaşımının oluştuğunu iddia ederek icranın geri bırakılması istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, istemin kabul edilerek İİK'nun 71/2. maddesi yollamasıyla aynı Kanun'un 33/a maddesi gereğince icranın geri bırakılmasına karar verildiği anlaşılmaktadır. 6102 Sayılı TTK'nun 776/f. maddesinde (6762 Sayılı TTK'nun 688. maddesi), bononun düzenleme yeri unsurunu ihtiva etmesi gerektiği belirtilmiştir. Anılan Kanun'un 777/1. maddesinde, 776. maddede gösterilen unsurları ihtiva etmeyen bononun kambiyo vasfında olmayacağı, aynı maddenin üçüncü fıkrasında ise, açıklık bulunmadığı takdirde senedin düzenlendiği yerin, ödeme yeri ve aynı zamanda düzenleyenin yerleşim yeri sayılacağı öngörülmüştür....
Alacaklının yedi gün içinde dava açmaması ya da açıp da davanın reddi halinde ise, icranın geri bırakılması kararı, takibin iptaline ilişkin sonuçları doğurur. Bir diğer anlatımla dosyada mevcut hacizler kalkar. Anılan süreç tamamlanmadan, salt icranın geri bırakılması kararının kesinleşmesi ile birlikte hacizlerin de kaldırılmasına karar verilemez. Bu nedenle davacının hacizlerin kaldırılması talebinin reddine" dair karar verildiği görülmüştür. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; İstanbul Anadolu 11....
O halde takibe konu kambiyo vasfını taşıyan bono ile ilgili olarak mahkemenin de kabulünde olduğu üzere alacaklı tarafından zamanaşımını kesen işlemlerin yapıldığı ve mülga 6762 Sayılı 661/1. maddesinde öngörülen üç yıllık zamanaşımı süresinin dolmadığından, mahkemece istemin reddine karar verilmesi gerekirken, olayda uygulama yeri bulunmayan Borçlar Kanunu gereği 10 yıllık zamanaşımının dolduğu gerekçesiyle takibin iptaline karar verilmesi isabetsizdir. Ayrıca, takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde zamanaşımının oluşması halinde takibin şekline göre İİK'nun 170/b maddesi göndermesi ile olayda uygulanması gerekli aynı yasanın 71/2 ve 33/a-1. maddeleri gereğince icranın geri bırakılmasına karar verilir. Mahkemece yukarıda belirtilen madde hükmü uyarınca icranın geri bırakılması yerine, takibin iptaline karar verilmesi de doğru görülmemiştir....
İlk derece mahkemesi gerekçeli kararında özetle; "..Somut olayda; borçlu aleyhine yapılan icra takibinde, icra takibinin kesinleşmesinden sonra zaman aşımı nedeni ile icranın geri bırakılması talep edilmiş, takip dayanağı belge kambiyo senedi niteliğinde bono olduğundan şikayete konu olayda takip dayanağı senedin tanzim ve takip tarihi itibari ile yürürlükte bulunan 6762 sayılı TTK'nun 661, 662, 663 maddelerinin uygulanması gerekmekte olup 661. madde uyarınca zamanaşımı süresi üç yıl olduğu anlaşılmış olup icra dosyasında yapılan incelemede 15/10/2012 tarihinde 20/12/2018 tarihine kadar işlem yapılmadığı, icra dosyasında zamanaşımını kesen bir sebebe de rastlanmadığı anlaşıldığından" zamanaşımı itirazının kabulü ile İİK 33/a maddesi gereğince icranın geri bırakılmasına karar verilmiştir....
Bölge Adliye Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından başlatılan ilamlı icra takibinde borçlunun icra mahkemesine başvurusunda, takip konusu alacağın, ilamın karar tarihinden itibaren 10 yıllık zamanaşımı süresi geçtikten sonra takibe konulduğunu ileri sürerek icranın geri bırakılmasını talep etmiş mahkemece, zamanaşımı süresinin başlangıcının kesinleşme tarihi olması gerektiği dayanak ilamda kesinleşme şerhinin olmadığı, kesinleşmiş olsa dahi kararın kesinleştiğinin davalı alacaklıya tebliğ edilmediği ve buna ilişkin bir iddianın dahi olmadığını belirterek, İİK’nun 33/a maddesindeki icranın geri bırakılması şartların oluşmadığı gerekçesi...
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 33/1. maddesi uyarınca icra emrinin tebliğinden önceki döneme ilişkin itfa iddiasıyla icranın geri bırakılması istemine ve ilama aykırı faiz talep edildiği şikayetine ilişkindir. İzmir 25. İcra Müdürlüğü'nün 2021/4204 esas sayılı dosyasının incelemesinde; alacaklı davalı tarafından borçlu İstanbul Havalimanı Gümrük Müdürlüğü hakkında İstanbul 3. Vergi Mahkemesinin 2020/1671 E. - 2021/556 K. sayılı ilamına dayalı olarak başlatılan ilamlı takip olduğu, icra emrinin davacıya 22/04/2021 tarihinde tebliğ edildiği anlaşılmıştır. Mahkemece itfa iddiasıyla icranın geri bırakılması isteminin reddine, ilama aykırı faiz talep edildiği şikayetinin kısmen kabulüne karar verilmiş, karara karşı yalnızca davacı tarafından itfa iddiasıyla icranın geri bırakılması isteminin reddine yönelik karar bakımından istinaf yoluna başvurulmuştur....
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı borçlu vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle, 2004 sayılı yasanın 71/2, 33/2 ve 33/A’da zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılması halinin düzenlendiğini, icra emrinin tebliğinden sonraki devrede tahakkuk etmiş itfa, imhal veya zamanaşımına dayanan geri bırakma isteklerinin her zaman yapılabileceğini, mezkur icra takip dosyasında 24.3.2017 ile 24.12.2020 arasında geçen yaklaşık üç buçuk yıllık sürede senetlerin zamanaşımına uğramış olduğunu, mahkemece yukarıda bahsi geçen hususlar tespit edilmiş olmasına rağmen davanın reddine karar verildiğini belirterek istinaf isteminin kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın kabulüne ve icranın geri bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE : İzmir 16....