WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DAVA KONUSU : Zamanaşımı Nedeniyle İcranın Geri Bırakılması KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı-borçlu vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkil aleyhine kambiyo senedine istinaden icra takibi başlatıldığını, takip kesinleştirilerek en son işlemin 12/07/2016 tarihinde yapıldığını, bu tarihten yenileme tarihi 06/07/2020 tarihine kadar hiçbir işlem yapılmadığını, zaman aşımını kesen nedenlerin bulunmadığını, takip kesinleştikten sonra ki zaman aşımı itirazının süreye tabi olmadığını belirterek davanın kabulü ile zaman aşımı nedeniyle icranın geri bırakılmasına, tüm icra işlemlerinin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hizmet nedeniye güveni kötüye kullanma HÜKÜM : TCK'nın 155/2, 62, 52/2, 53, 51 maddeleri gereğince mahkumiyet Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan, sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Sanığın katılan şirkette satış müdürü olarak çalıştığı ve anılan şirketin bir kısım ürünlerini satmasına rağmen şirket adına tahsil ettiği paraları şirket kasasına teslim etmeyip, uhdesinde bulundurmak suretiyle hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu işlediğinin iddia edildiği olayda; sanık savunması, katılan beyanları, tanık ifadeleri ve dosya kapsamından; sanığın mahkumiyetine ilişkin mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir....

    Asliye Ceza Mahkemesi TARİHİ : 26/07/2011 NUMARASI : 2011/445 (E) ve 2011/1102 (K) SUÇ : Resmi belgede sahtecilik 1-Katılanın oğlu ve arkadaşlarının sanıktan kiraladıkları araçla kazaya karıştıkları, bu kaza nedeniyle oluşan zarara karşılık olarak katılan tarafından sanık lehine farklı vade tarihli üç adet senet düzenlenmiş bu haliyle tarafların arasında borç ilişkisi var olduğu anlaşılmakla; sanığın savunmalarında senetteki bedel artırımını sağlayacak tahrifatı zararının fazla olması nedeniye yaptığını beyan etmiş olması karşısında, sanık ile katılan arasında bu kaza nedeniyle açılmış alacak davası bulunup bulunmadığı, borç miktarı konusunda tarafların anlaşmaya varıp varmadıkları ve sanığın uğradığı zarar araştırılarak hakkında TCK'nun 211. maddesinin uygulanma olanağının bulunup bulunmadığı karar yerinde tartışılmadan yazılı şekilde hüküm kurulması, 2-Kabule göre de;Sanığın tekerrüre esas alınan mahkumiyetinin elektrik enerjisi hakkında hırsızlık suçuna ilişkin olup; 5237 sayılı TCK'nun...

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma HÜKÜM : TCK’nın 155/2, 62, 52, 51. maddeleri uyarınca mahkumiyet Hizmet nedeniye güveni kötüye kullanma suçundan, sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü; 1-) Sanığa yüklenen ve 5237 sayılı TCK’nın 155/2. maddesinde düzenlenen hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçu nedeniyle, 24/10/2019 tarih ve 30928 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 7188 sayılı Kanun’un 26. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK'nın 253 ve 254. maddeleri gereğince uzlaştırma işlemleri yapılmasından sonra sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, 2-) Kabule göre de; dosya içerisinde bulunan ve katılan vekili tarafından ibraz edildiği anlaşılan fotokopiden ibaret evrak içerisinde katılan şirket tarafından gönderilen ihtarnamenin usulüne uygun olarak tebliğ edildiğine...

        Öğrenci olan sanığın, yaş küçüklüğü nedeniye Çocuk Mahkemesinde yargılanan diğer sanıkla birlikte katılana evinde bakıcılık yaptığı, katılanın öğrenci olmaları nedeniyle evde bulundukları süre içerisinde kullanmaları için kendilerine iki adet diz üstü bilgisayar aldığı, katılanın sanıkların işine son vermesine rağmen rızasına aykırı olarak bilgisayarları teslim etmeyerek yanlarında götürdükleri ve bu şekilde hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu işledikleri iddia olunan somut olayda; sanığın aşamalarda değişmeyen savunmasında söz konusu bilgisayarların kendilerine hediye olarak alındığını beyan ettiği, öğrenci olan sanıkların kullanmaları için bir bilgisayar yeterli olabilecekken katılanın her iki sanığa da bilgisayar aldığı, bilgisayarın sanığa kullanıp iade etmesi koşuluyla verildiğine dair katılanın iddialarından başka cezalandırılabilmesi için her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil elde edilediğinden verilen beraat kararında bir isabetsizlik görülmemiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hizmet Nedeniyle Güveni Kötüye Kullanma HÜKÜM : TCK'nın 155/2, 43/1, 62/1, 51/1-3, 52/2-4, 53 maddeleri gereğince mahkumiyet Hizmet nedeniye güveni kötüye kullanma suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm katılan vekili ve sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü; A-Sanık müdafiinin temyiz isteminin incelenmesinde; Yokluğunda verilip 11/05/2016 tarihinde usule uygun biçimde tebliğ edilen hükmü, sanık müdafiinin yasal süresinden sonra 20/05/2016 tarihinde temyiz ettiği anlaşıldığından vaki temyiz isteminin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 317. maddesi uyarınca REDDİNE, B-Katılan vekilinin temyiz isteminin incelenmesine gelince: Sanığa yüklenen ve 5237 sayılı TCK'nın 155/2. maddesinde düzenlenen hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçu nedeniyle, 24/10/2019 tarih ve 30928 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe...

            Somut olayda, davacılar miras bırakanlarının ölümü nedeniye kıdem tazminatı talep etmiş olup, hüküm altına alınan alacağın davacıların miras hisselerine göre verilmesi gerekirken bu hususa dikkat edilmeden hüküm kurulması hatalı olup bozma nedenidir. Ne var ki; bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, hüküm bozulmamalı, düzeltilerek onanmalıdır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle, temyiz olunan kararın hüküm fıkrasının kıdem tazminatı alacağına ilişkin 2. bendinin silinerek yerine; "2- 6.844,62 TL kıdem tazminatının iş sözleşmesinin fesih tarihi olan 04/04/2012 tarihinden itibaren en yüksek banka mevduat faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara miras hisseleri oranında ödenmesine, " rakam ve sözcüklerinin yazılmasına hükmün düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, peşin alınan temyiz harçlarının istek halinde davalılara iadesine, 13/04/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

              dan değişik tarihlerde para almış olması karşısında, bu mağdura yönelik eylemi nedeniye TCK'nın 43/1. maddesinde düzenlenen zincirleme suç hükümlerinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır. Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanık müdafiinin, sanığın mağdurların işlerini takip etme karşılığında yevmiye aldığına, dolandırıcılık suçunun unsurlarının oluşmadığına ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, hükümlerin ONANMASINA, 11/01/2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

                Mahkemece, dava konusu taşınmazlardan ... parsel sayılı taşınmazlar hakkında açılan davanın kabulü ile, bu taşınmazlar üzerindeki ortaklığın satış sureti ile giderilmesine, dava konusu diğer taşınmazlar hakkında açılan davanın dava şartı yokluğu nedeniye usulen reddine karar verilmiştir. Hükmü, bir kısım davalılar vekili temyiz etmiştir. Borçlu hissedarın payının değeri tespit edilerek ve borçlu paydaşın borçlu olduğu icra takip dosyasındaki dava tarihi itibariyle güncellenmiş toplam borç miktarının icra müdürlüğünden sorularak borca yetecek miktarda taşınmazın satışı yoluyla ortaklığın giderilmesine karar verilmesi gerekirken belirtilen husus gözetilmeden dava konusu taşınmazların tamamının satışı yoluyla ortaklığın giderilmesine karar verilmesi doğru görülmemiş, bu sebeple hükmün bozulması gerekmiştir....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Hizmet nedeniye güveni kötüye kullanma HÜKÜM : Beraat Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan sanığın beraatine ilişkin hüküm, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü; Katılan vekilinin 08/08/2018 tarihinde tebliğ edilen hükmü, 27/08/2018 tarihinde elektronik imza ile imzalayarak UYAP üzerinden göndermiş olduğu dilekçe ile temyiz ettiğinin, UYAP kayıtları üzerinde yapılan inceleme neticesinde anlaşılması karşısında; temyiz isteminin süresinde olduğu kabul edildiğinden tebliğnamedeki ret isteyen düşünceye iştirak edilmemiştir. Suç tarihinin 28.09.2005’den sonra olmasına rağmen, gerekçeli karar başlığında 2000 yılı olarak yazılmış olması mahallinde düzeltilebilir maddi hata olarak kabul edilmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu