ın alacağını aldığına ilişkin alacak konusu edilen senet fotokopisine yazı ve imzasını attığını, müvekkiline senedin iade edilmediğinden dolayı Ankara ... Noterliğinin 31/05/2021 tarih, ... yevmiye numaralı ihtarnamesi ile keşide edildiğini, bu ihtara Sincan ... Noterliğinin 16/06/2021 tarihli ... yevmiye numaralı borcun ödenmesi istemi ile cevabı ihtarıyla senedin ödenmediğini, icrai takibatta olduğunun söylendiğini, takibin haksızca devam ettiğini, bu sebepten müvekkilinin kullandığı ... plakalı aracının 09/07/2021 tarihinde haczedilerek parka çekildiğini, diğer traktör, römork ve gayrimenkullerine de haciz konulduğunu, müvekkilinin mağdur olduğunu, icra takibinin teminatsız olarak durdurulmasını, haciz ve muhafaza altına alınan müvekkilinin binek aracı olan ... plakalı aracın müvekkiline tedbiren teslim edilmesini, menkul, gayrimenkul, banka, tarım kredi ve diğer tüm hacizlerin kaldırılmasını talep ve dava etmiştir....
ı tasarlayarak öldürmekten ve izinsiz silah taşımaktan sanık ...'ın bozma üzerine yapılan yargılanması sonunda: hükümlülüğüne ilişkin (DÜZCE) Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 02/06/2009 gün ve 96/123 sayılı hükmün duruşmalı olarak Yargıtay’ca incelenmesi sanık müdafii tarafından istenilmiş ve hüküm kısmen resen de temyize tabi bulunmuş olduğundan dava dosyası C.Başsavcılığından tebliğname ile Dairemize gönderilmekle: sanığın duruşmaya müdafii göndermemesi nedeniyle duruşmasız olarak incelendi ve aşağıdaki karar tesbit edildi....
İcra Müdürünün 2015/33 takip sayılı dosyasındaki, tazminat, vekalet ücreti ve yargılama giderine ilişkin borçtan karşılıklı olarak feragat ettiklerini, bu nedenle borcun iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı, 12/06/2014 tarihinden itibaren karşılıklı olarak aralarındaki derdest davalardan feragat ettiklerini, bu arada davacı borçlunun kendisi ve ...’dan davalarından feragat etmeleri için 16.000,00 TL teminat bono senedi aldığını, bu senedi hile ve zorla aldığını, davaya konu ... İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2014/6 esas 2014/8 karar sayılı ilamının feragatten önce 10/06/2014 tarihinde nihai karara çıktığını, nihai karara çıkan bir dava için feragat ve vazgeçmenin söz konusu olamayacağını, bu nedenle takibe esas olan ilamın feragat ve vazgeçme dışında kaldığını, alacağın icra inkar tazminatı olduğunu, bu nedenle borca ve takibe itiraz davasının reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur....
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 33/1. maddesine dayalı itfa nedeniyle icranın geri bırakılması istemine ilişkindir. İİK'nın 33/1. maddesinde, icra emrinin tebliği üzerine borçlu yedi gün içinde dilekçe ile icra mahkemesine başvurarak borcun zamanaşımına uğradığı veya imhal veya itfa edildiği itirazında bulunabilir. İtfa veya imhal iddiası yetkili mercilerce re'sen yapılmış veya usulüne göre tasdik edilmiş, yahut icra dairesinde veya icra mahkemesinde veya mahkeme önünde ikrar olunmuş senetle tevsik edildiği takdirde icranın geri bırakılmasına karar verileceği hükmü düzenlenmiştir. Buna göre, ilama dayalı takipte borcun ödendiği iddiası, İİK'nın 33. maddesinde belirtilen belgeler ile ispat edilmelidir....
Tüm dosya kapsamına göre, her ne kadar mahkemece dava esastan incelenerek davanın reddine karar verilmiş ise de, takip tarihinin 09/06/2016 tarihi olduğu, davacı tarafından yapıldığı ileri sürülen ödemelerin ise takip tarihinden öncesine ait olduğu, İİK 33/1 maddesi gereğince borçlunun icra emrinin tebliği üzerine 7 günlük süre içerisinde borcun itfa edildiği itirazında bulunabileceği, davacıya icra emrinin 13/06/2016 tarihinde tebliğ edilmesine rağmen, takibin kesinleşmesinden önceki döneme ilişkin itfa itirazının ise dava tarihi olan 19/06/2019 tarihi itibariyle süresinde olmadığı, mahkemece davanın esası incelenmeksizin süre yönünden reddine karar verilmesi gerektiği halde, yazılı gerekçe ile verilen hüküm usul ve yasaya uygun olmadığından davacının istinaf başvurusunun HMK'nun 353- (1)-b-2 maddesi uyarınca kısmen kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak davanın süre yönünden reddine dair yeniden hüküm kurmak gerektiği anlaşılmıştır....
İCRA VE İFLAS KANUNU [ Madde 16 ] 2004 S. İCRA VE İFLAS KANUNU [ Madde 168 ] "İçtihat Metni" Taraflar arasındaki "Borca itiraz" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Şanlıurfa 2. İcra Mahkemesince "İtirazın kabulü ile takibin durmasına" dair verilen 25.2.2009 gün ve 2008/163-2009/70 sayılı kararın incelenmesi davalı vekilince istenilmesi üzerine, Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin 7.7.2009 gün ve 2009/6640-15096 sayılı ilamı ile; (...İ.İ.K.'nun 168/5. maddesi hükmü gereği borçlunun borcu olmadığını veya borcun itfa edildiğini, mehil verildiğini, alacağın zamanaşımına uğradığını, yetki itirazını sebepleri ile birlikte beş gün içinde İcra Mahkemesine bildirmesi gerekir. Somut olayda, alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine başlandığı, örnek 10 nolu ödeme emrinin PTT Genel Müdürlüğü Şanlıurfa PTT Merkez Müdürlüğünün yazısına göre borçlu H....... A… …..'...
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İncelenen tüm dosya kapsamına göre; davacı vekilinin icra mahkemesine başvurusunda, alacaklı görünen T3'nun takip ehliyeti bulunmadığını, müvekkilinin müşterek kızları olan Melisa Topal ile ilgili tüm nafaka ödemelerini yaptığını belirterek, takibin iptaline karar verilmesini talep ettiği, mahkemece davanın reddine karar verildiği, karara karşı davacı vekilinin istinaf yoluna başvurduğu anlaşılmıştır. Uyuşmazlık ilamlı icra takibinde itfa itirazına ilişkindir. Borçlunun, itfa itirazına dayanak olarak banka dekontu, hesap ekstresi gibi ödeme belgeleri sunduğu, ödeme belgelerinin incelenmesinde nafaka borcu için yapıldığına ilişkin herhangi bir açıklama içermediği görülmüştür. Borçlunun itfa itirazının kabul edilebilmesi için ödeme belgelerinde takibe konu alacak için yapıldığına dair açık atıf bulunması zorunludur....
Vergi Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararda; tarhiyata dayanak vergi inceleme raporunda, … tarih ve … sayılı Vergi Tekniği Raporu'nun dayanak alındığı; mezkur vergi tekniği raporunda özetle, kur değerlemesine bağlı olarak gelirin eksik ve/veya fazla hesaplandığı, belirli dönemler ve oranlar itibarıyla amortisman yoluyla itfa edilmesi gereken iktisadi kıymetlere ilişkin olarak yapılan harcamaların doğrudan gider olarak dikkate alındığı, faaliyetleriyle ilgili olmayan harcamaların giderleştirildiği, transfer fiyatlandırması yoluyla kazanç dağıtıldığı saptamalarına karşın bu hususların açıkça ve hukuken geçerli bir şekilde tespit edilmediği anlaşıldığından eksik inceleme ve varsayıma dayalı olarak yapılan dava konusu vergi ziyaı cezalı tarhiyatta hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SEBEPLER: Dava İİK'nın 71. maddesi kapsamında zamanaşımı ve itfa iddiasına dayalı şikayettir. Gerede İcra Müdürlüğü'nün 2010/469 esas sayılı dosyasının tetkikinden; davalı alacaklı tarafından davacı borçlu hakkında bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus icra takibi başlatıldığı, takibin kesinleştiği, mahkemece davacı borçlunun itfa şikayetinin kabulü ile takibin iptaline karar verildiği anlaşılmıştır. İİK'nın 71/1. maddesinde; "Borçlu, takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun ve fer'ilerinin itfa edildiğini yahut alacaklının kendisine bir mühlet verdiğini noterden tasdikli veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispat ederse, takibin iptal veya talikini her zaman icra mahkemesinden isteyebilir" hükmüne yer verilmiştir. Bu madde hükmünden de anlaşılacağı üzere, itfa şikayetinin, noterden tasdikli veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispatı mümkündür....
ve faizden sorumlu olduğunun kabulü gerektiğini savunarak davanın reddini istemiştir....