DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 29/04/2021 KARAR TARİHİ : 18/04/2022 Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin fatura ve cari hesap nedeniyle davalıdan toplam 20.334,00 TL alacaklı olduğunu, alacağın tahsili amacı ile Ankara ...İcra Müdürlüğü'nün 2021/1478 E.sayılı dosya ile ilamsız icra takibi başlattıklarını, davalının itirazı üzerine takibin durdurulduğunu, açıklanan nedenlerle, takibe vaki itirazın 20.334,00 TL üzerinden iptali ile takibin devamına, %20'den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve beyan etmiştir. Davalı taraf yasal süre içerisinde cevap dilekçesi sunmamıştır....
Sayılı ilamı şöyledir; "Dava, kat karşılığı inşaat yapım sözleşmesi gereğince düzenlenen teminat senedinden dolayı borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkin olup, mahkemece yapılan yargılama sonunda, davanın reddine dair verilen hüküm, davacı vekilince temyiz edilmiş, Yargıtay 23. Hukuk Dairesi'nin ... Esas, ... Karar sayılı ilamı ile onanmış, bu kez davacı tarafından karar düzeltme isteminde bulunulmuştur....
"İçtihat Metni" Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, davalı yüklenicinin üstlendiği bir kısım işlerin davacı taşeron tarafından sözlü eser sözleşmesine dayalı olarak yapılması sonucu iş bedelinin bir bölümü için davalı tarafından verilen çeke dayalı yapılan icra takibine itirazın iptâli, takibin devamı veya alacak istemli olarak terditli açılmış, davacı vekili bilahare davanın alacak davası olarak görülmesini talep etmiştir. Davalı, davaya karşı cevap vermemiş, davacının yemin teklifi üzerine duruşmaya gelerek 7.000,00 TL bedelli çek nedeniyle borçlu olmadığına dair yeminini icra etmiştir....
Çekin bankaya süresinde ibraz edildiğinin, belge üzerine yazılan şerh ile ispat edilmesi gerekmektedir. Bir başka anlatımla, bilahare bankadan alınan yazıya göre çekin ibraz edilip edilmediğinin ve ibraz tarihinin tespiti mümkün değildir. Somut olayda, takip dayanağı çekin, muhatap bankaya ibraz edilmediği anlaşılmıştır. Bu durumda, alacaklı çeke dayalı olarak müracaat hakkını kaybetmiş olup, takip dayanağı belge adi havale niteliğindedir. Kambiyo senedi vasfını taşımayan adi havale hükmündeki belge ile başlatılıp kesinleşen takipte, İİK'nun 71/2. maddesi gereğince işleyecek zamanaşımı süresi, TTK'nun 726. maddesine göre hesaplanamaz. Genel haciz yolu ile ilamsız icra takibi kesinleştiğine göre, olayda uygulanması gereken 818 sayılı BK'nun 125. maddesi uyarınca, dayanak belge yönünden zamanaşımı süresi on yıl olup, somut olayda bu sürenin dolmadığı belirlenmiştir....
DAVALI VEKİLİNİN İSTİNAF SEBEPLERİ: Eldeki davanın belirtilen hak düşürücü süre geçtikten sonra açıldığını, davaya konu icra takibine yapılan tüm işlemlerin usulüne uygun olarak yapıldığını ve takibin bu haliyle kesinleştiğini, 2013 yılından beri haberdar olduğu icra takibinin hukuki sonuçlarını bertaraf etmek için davacı tarafın yaklaşık 6 yıl sonra 2019 yılında borçlu olmadığının tespiti için davayı açmasının hakkın kötüye kullanılması olduğunu belirterek, verilen kararın kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLER: İskenderun İcra Müdürlüğünün 2016/36721 takip sayılı dosyası ve tüm dosya kapsamı. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE: Dava, İcra İflas Kanunu 72. Maddesi gereğince borçlu olmadığının tespiti isteminden ibarettir. İstinaf incelemesi Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 355....
Dava, davacı şirket tarafından işletilen otoyoldan davalıya ait araçlarlar ile gerçekleştirilen ihlalli geçişler nedeniyle ödenmeyen alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine yönelik itirazın iptali ile takibin devamı ve icra inkar tazminatı istemlerine ilişkindir. 6001 sayılı Karayolları Genel Müdürlüğünün Hizmetleri Hakkında Kanun'un 30/5. maddesine göre; 4046, 3465 ve 3996 sayılı kanunlar çerçevesinde işletme hakkı verilen veya devredilen otoyollar veya erişme kontrolünün uygulandığı karayollarından geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yapan araç sahiplerinden, işletici şirket tarafından geçiş ücreti ödemeden giriş çıkış yaptığı mesafeye ait geçiş ücreti ile birlikte, bu ücretin dört katı tutarında ceza, genel hükümlere göre tahsil edilir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'na muhalefet HÜKÜM : Düşme Şikayetçi kurum vekilinin 03.03.2011 havale tarihli dilekçesi ile davaya katılma talebinde bulunmasına rağmen, CMK’nun 238. maddesine aykırı olarak, bu hususta bir karar verilmeden yargılamaya devamla hüküm kurulduğu anlaşılmış ise de; katılma talebinin CMK'nın 237 ve devamı maddelerine uygun olması nedeniyle, aynı Yasa ve maddesinin 2. fıkrasının verdiği yetkiye dayanılarak suçtan zarar gören şikayetçi kurumun müdahale talebinin kabulüyle katılan vekilinin temyiz dilekçesi gereğince yapılan incelemede; Sanığın 31.05.2005 tarihinden sonra fatura düzenlediğine dair herhangi bir delile ulaşılamamış olması karşısında tebliğnamedeki bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir....
Dairenin 28.09.2004 tarih ve 2004/1117-3482 tarihli kararı ile anılan İdare Mahkemesi kararının bozulduğu; bunun üzerine ... 11. İdare Mahkemesi tarafından bozmaya uyulmasına karar verilerek yapılan yargılama sonucunda yine davanın kabulü ile işlemin iptaline ilişkin (24.03.2005 tarih ve 2004/3312-2005/478 sayılı) karar verildiği bu kararın da Danıştay 8. Dairenin 28.12.2005 tarih ve 2005/4159-5435 sayılı ilamı ile bozulduğu, kesinleşen mahkeme kararları gereğince 2547 Sayılı Yasa hükümlerine aykırı olarak yersiz ödenen 992.000,00 TL’nin temerrüt tarihi olan 25.01.2005 tarihinden itibaren yasal faizi ile tahsili için yapılan ilamsız icra takibine vaki haksız itirazın iptali ile takibin devamı ve %40 icra inkar tazminatının tahsili istenilmiştir. Mahkemece, davanın kısmen kabulü ve kısmen reddine karar verilmiş, hüküm, süresinde davacı ve davalı vekillerince temyiz edilmiştir....
Takibin kesinleşmesinden önce zamanaşımı itirazı İİK.nun 168/3. maddesine göre 5 günlük süreye tabi ise de, takibin kesinleşmesinden sonraki devrede bonoda zamanaşımının geçtiğine ilişkin şikayet ise İİK.nun 71. maddesi göndermesi ile uygulanması gereken İİK.nun 33/a maddesine göre süreye tabi değildir (HGK.nun 4.11.1998 tarih ve 1998/12-763 E. - 1998/797 K.). Somut olayda 28.01.2013 tarihinde başlatılan takipte kambiyo senetlerine mahsus ödeme emri şikayetçi borçluya 27.03.2013 tarihinde tebliğ edilmiş, borçlu tarafından, bu tarihten sonra şikayet tarihine kadar dosyasının işlemsiz bırakıldığı ileri sürülerek icranın geri bırakılması talep edilmiştir. O halde, takipten sonra gerçekleşen zamanaşımı şikayeti süresiz olarak ileri sürülebileceğinden şikayetin TTK.nun 749. maddesi koşullarında esasının incelenmesi ve oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, şikayetin süre yönünden reddine karar verilmesi isabetsizdir....
Yine davacı tarafından yapılan icra takibinin dayanağı bonoların zamanaşımına uğradığının tasarrufun iptali davasında irdelenme imkanı olmadığı gibi borçlu davalı tarafından İİK.nun 33, 33a ve 71. maddeleri uyarınca bu konuda açılmış ayrı bir dava da bulunmadığından bonoların zamanaşımına uğradığından da söz edilemez. Bu durumda mahkemece işin esasına girmek suretiyle tarafların delillerinin toplanması, ondan sonra toplanan ve toplanacak tüm delillerin birlikte değerlendirilerek hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken yanlış değerlendirme ile yazılı olduğu üzere davanın reddine karar verilmesi doğru bulunmamıştır. SONUÇ : Yukarda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA 29.12.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....