WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : İİK.nun 62/4. maddesinde; "Borcun bir kısmına itiraz eden borçlunun o kısmın cihet ve miktarını açıkça göstermesi lazımdır. Aksi takdirde itiraz edilmemiş sayılır" hükmü yer almakta olup, bu hükme göre borcun bir kısmına itiraz eden borçlunun, hangi kısma itiraz ettiğini ve miktarını açıkça belirtmesi gerekmektedir. Aksi takdirde borca yönelik kısmi itirazın geçersiz olduğunun kabulü gerekir. Somut olayda borçlu, borca kısmen itiraz ettiği halde itiraz dilekçesinde itiraz ettiği kısmın cihet ve miktarını açıkça göstermemiştir. Bu durumda borçlunun itirazı geçerli değildir....

    Adalet Bakanlığının 22/03/2022 tarihli yazısında; ödeme emrine itiraz ederken zamanaşımı def'ini ileri sürmüş ve icra takibini bu suretle durdurmuş olan borçlunun aynı def'iyi itirazın iptali davasında da ileri sürmesinin beklenemeyeceği, zira zamanaşımı def'inde bulunmuş olan borçlunun bu itirazının iptali için açılan davada davacının zamanaşı def'inin yerinde olmadığını ileri süreceği ve bu hususun mahkemece üzerinde durulmakla karara bağlanacağı, buna göre mahkemece, borca itirazı aşamasında süresinde zamanaşımı def'ini ileri süren davalının itirazın iptali davasında davaya cevap süresinde yeniden zamanaşımı def'inde bulunmasının gerekmeyeceği kabul edilerek, bu cihette yapılacak incelemenin sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulün karar verilmiş olmasının usul ve kanuna aykırı bulunduğu ileri sürülerek; hükmün, kanun yararına bozulması talep edilmiştir....

      Yapılan düzenlemeler ile 13/03/2020- 15/06/2020 tarihleri arası için süreler durdurulduğundan üç yıllık zamanaşımı süresi için kalan 1 ay 15 günlük süre 15/06/2020 tarihine eklendiğinde üç yıllık zamanaşımı süresinin takip tarihi olan 28/07/2020 tarihin henüz dolmadığı açıktır. Bu haliyle davacının takibe konu bononun zamanaşımına uğradığı yönündeki borca itirazı ve istinaf sebebi yerinde görülmemiştir. Davacı taraf senedin zorla, tehdit ile imzalatıldığına ilişkin savcılık soruşturma dosyasının bekletici mesele yapılması gerektiğini ileri sürmüş ise de; İcra mahkemesi, önüne gelen itiraz ve şikayetleri, İcra ve İflas Kanunu'nda düzenlenen özel usul kurallarını uygulayarak takip hukuku bakımından kesin hükme bağladığından, anılan mahkemenin kararları kural olarak maddi anlamda kesin hüküm niteliği taşımaz. Bu nedenle genel mahkemelerde açılan davaları bekletici mesele yapamayacağı gibi takibin durdurulmasına da karar veremez....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Alacaklı tarafından, borçlu hakkında bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takip başlatıldığı, borçlunun borca, işlemiş ve işleyecek faiz miktarına ve faize faiz işletildiğine itiraz ettiği, ayrıca zamanaşımı itirazında bulunduğu, mahkemece, borca itiraz ile zamanaşımı itirazının reddine karar verildiği, diğer itirazlar konusunda bir karar verilmediği anlaşılmıştır....

        Bu itibarla, davacı tarafın istinaf başvurusu incelenmeksizin, davalı tarafın istinaf başvurusunun kabulü ile, HMK'nun 353- 1- a-6 maddesi gereğince ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davacının dava dilekçesinde yetki itirazı dışında borca da itiraz ettiği anlaşılmakla, davacının borca itirazının esastan değerlendirilerek sonucuna göre yetki itirazı ve borca itiraz hakkında karar verilmek üzere dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerektiği anlaşılmış, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. HÜKÜM : Yukarıda açıklanan neden ve gerekçelerle, 1- Davacının istinaf başvurusu incelenmeksizin, davalının istinaf başvurusunun HMK.nın 353/1- a-6 maddesi gereğince KABULÜ ile, Afyonkarahisar 1....

        İcra Dairelerinin yetkili olduğunu belirterek icra dairesinin yetkisine ve ayrıca borca itiraz ederek takibi durdurmuştur. Açılan itirazın iptali davasında mahkemece ... İcra Dairesi’nin yetkisine itiraz edildiği, ... İcra Dairesince yeniden ödeme emri tebliğ edilmeden itirazın iptali davası açılamayacağı, yeki itirazı üzerine şikayet yoluna gitmeyen davacının dosyasının ... İcra Müdürlüğüne gönderilmesini isteyebileceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. İlamsız icra takibine karşı borçlu icra dairesinin yetkisine, borca ve varsa takip dayanağı belgedeki imzaya itiraz edilebilir, Yetki ile birlikte borca da itiraz edilmişse açılacak itirazın iptali davasında mahkeme öncelikle icra dairesinin yetkili olup olmadığını İİK.’nun 50. maddesi uyarınca inceleyecektir. Yetki itirazına karşı alacaklının şikayet yoluna gitme zorunluluğu bulunmamaktadır. Mahkeme ... İcra Dairesinin yetkisine yönelik itirazın İİK.’nun 50. maddesinin atıf yaptığı HUMK’nun 9 vd....

          Davalı vekili, zamanaşımı nedeniyle davanın reddi gerektiğini savunmuş, ayrıca icra dairesine yaptığı itirazda da icra dairesinin yetkisine de itiraz etmiştir. Mahkemece iddia, savunma ve toplanan deliller doğrultusunda davacının alacağının temel borç ilişkisinden kaynaklandığı ve bu nedenle 10 yıllık zamanaşımı süresine tabi olduğu, davalının borca bir itirazının olmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir. Davalı borçlu tarafından icra dairesinin yetkisine ve borca itiraz edilmiş, ayrıca mahkemenin yetkisine de itirazda bulunulmuştur. Bu durumda mahkemece İİK.nun 50.maddesi uyarınca öncelikle icra dairesinin yetkisine yönelik itiraz incelenip sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, itirazın iptali davasının koşullarından olan yetkili icra dairesinde ilamsız icra takibi yapılması gerektiği hususu üzerinde durulup incelenmeden işin esasına girilerek yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir....

            Esas Sayılı Dosyasında özetle; Davacı/ Alacaklı vekili tarafından Davalı/Borçlu şirket hakkında 03.12.2019 tarihinde ilamsız takipte ödeme emri ile takip başlattığı, takibe konu alacağın fatura alacağına dayalı 81.500,00 TL asıl alacak ile 12.104,42 TL işlemiş faizi ile birlikte 93.604,42 TL üzerinden talep edildiği, Davalı/Borçlu vekili tarafından 04.12.2019 tarihinde borca ve tüm ferilerine itirazı ile, 09.12.2019 tarihinde itiraz süresinde ise takibin durdurulmasına karar verildiği görülmüştür. Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacının davalı aleyhine ... İcra Müdürlüğü'nün ... Esas sayılı dosyasında 04.04.2019 tarihinde ilamsız takipte ödeme emri ile takip başlattığı Davalı/Borçlu vekili tarafından 12.04.2019 tarihinde borca, yetkiye ve tüm ferilerine itirazı ile, 15.04.2019 tarihinde itiraz süresinde ise takibin durdurulmasına karar verildiği, davacının bu dosya hakkında bir işlem yapmadan aynı asıl alacağa ilişkin ... Dairesi'nin ......

              HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/2959 KARAR NO : 2022/1864 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : ISPARTA İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 11/06/2021 NUMARASI : 2021/168 ESAS 2021/336 KARAR DAVA KONUSU : İmzaya İtiraz|Takibin Taliki Veya İptali|İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde istinaf yolu ile tetkiki davalı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için düzenlenen inceleme raporu dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkil hakkında yürütülen icra takibini 22/03/2021 tarihinde e tebliğ almış bulunduklarını, tebliğ tarihinden itibaren yasal süresi içinde zaman aşımına, takibe borca ferilerine, faize, imzaya, ödeme emrine itiraz ettiklerini, takip konusu çekin zaman aşımına uğradığını...

              Davacı tarafça asıl borca ve uygulanan faiz oran ve miktarına itiraz edildiği, borçlunun takip talebinde istenen işleyecek faiz oranına itirazı da borca itiraz niteliğinde olduğu, davacının faiz talebine ilişkin olarak bilirkişi incelemesi için takdir edilen 600,00 TL ücretin, davacı tarafın faiz yönünden haklılığının ortaya konulmuş olması sebebi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine hükmedildiği, asıl borca yönelik olarak yapılan itiraz yerinde olmamakla, davacı tarafça yapılan diğer yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına yasaya uygun olarak hükmedildiği de anlaşılmakla, verilen karar usul ve yasaya uygun olup, HMK.'nın 357.maddesi uyarınca dava dilekçesinde ileri sürülmeyen iddiaların istinaf incelemesi sırasında nazara alınamayacağı, HMK.'...

              UYAP Entegrasyonu