Davacı vekili dava dilekçesindeki beyanlarını tekrarla birlikte davalının imzaya itiraz etmediğini, belgelerin İİK 68 anlamındaki belgeler olduğunu beyanla kararın kaldırılmasını talep etmiştir. İİK 63. maddesi uyarınca, itiraz eden borçlu, itirazın kaldırılması duruşmasında, alacaklının dayandığı senet metninden anlaşılanlar dışında itiraz sebeplerini değiştiremez ve genişletemez. Zaman aşımı itirazı, senet metninden anlaşılan itiraz sebepleri arasındadır (Prof.Dr.Baki Kuru, İİH-1. Cilt 1988- sh.242 ve devamı). Öte yandan takibin genel haciz yoluyla yapılmış olması bono için yasada öngörülen zaman aşımı süresinin uygulanmayacağı sonucunu doğurmaz. (Yargıtay 12 Hukuk Dairesi 2020/949 Esas - 2020/8967 Karar) Somut olayda borçlu vekili cevap dilekçesinde senetlerin zamanaşımına uğradığını belirterek zaman aşımı itirazını ileri sürmüştür....
İİK’nın “borca itiraz” başlıklı 169. maddesinde de “Borçlu, 168 inci maddenin 5 numaralı bendine göre borca karşı yapacağı itirazını bir dilekçe ile icra mahkemesine bildirir. Bu itiraz satıştan başka icra takip muamelelerini durdurmaz” hükmü yer almaktadır. “Borçlunun kambiyo hukuku bakımından şikâyeti” başlıklı 170/a maddesinde ise aynen; “Borçlu, alacaklının bu fasıl hükümlerine göre takip hakkı olmadığını 168 inci maddenin 3 üncü bendine göre şikayet yolu ile ileri sürebilir. İcra Mahkemesi müddetinde yapılan şikayet veya itiraz dolayısıyla, usulü dairesinde kendisine intikal eden işlerde takibin müstenidi olan kambiyo senedinin bu vasfı haiz olmadığı veya alacaklının kambiyo hukuku mucibince takip hakkına sahip bulunmadığı hususlarını re'sen nazara alarak bu fasla göre yapılan takibi iptal edebilir. Her ne suretle olursa olsun, imza inkarı itirazı geri alınmış veya borç kısmen veya tamamen kabul edilmiş ise bu madde hükmü uygulanmaz” hükmü yer almaktadır....
Mahkemece, itirazın kaldırılması talebinin zaman aşımı nedeniyle reddine dair karar verilmiştir. Edremit İcra Müdürlüğünün 2018/33545 esas sayılı takip dosyası ile, davacı alacaklılar tarafından davalı borçlu hakkında, kira alacağına dayalı sulh sözleşmesine istinaden ilamsız takip başlatıldığı, borçlunun itirazı üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır. Alacaklılar tarafından borçlu hakkında genel haciz yolu ile ilamsız icra takibine başlandığı, örnek 7 numaralı ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun icra dairesine yaptığı başvuruda, borcunun bulunmadığını belirtip, borca, faize, faiz oranına ve tüm ferilere itiraz ettiği, alacaklının borçlunun itirazı ile duran takibin devamını sağlamak amacıyla itirazın kaldırılması isteğiyle yaptığı başvuru üzerine davalı borçlunun ilk derece mahkemesine sunduğu cevap dilekçesinde zaman aşımı defini ileri sürdüğü anlaşılmaktadır. İİK.'...
Taraflar arasındaki kambiyo vasfı şikayeti, takibin kesinleşmesinden öncesine ilişkin zaman aşımı itirazı ve borca itiraz nedeni ile yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir. Kararın itiraz eden borçlu vekilince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince itiraz eden borçlu vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı itiraz eden borçlu vekilince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....
Şikayet tarihi itibariyle takibin zaman aşımına uğramadığı anlaşılmakla mahkemenin redde karar vermesi isabetlidir. Yukarıda belirtilen nedenlerle; ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında davacının istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı, borca ve imzaya itirazının süre yönünden reddine karar verilmesi gerektiği halde esastan reddine ilişkin hüküm tesisinin isabetsiz olduğu ancak söz konusu yanlışlığın giderilmesinin yeniden yargılama yapılmasını gerekli kılmadığı anlaşıldığından HMK'nın 353/1- b.2. bendi gereğince mahkeme kararının kaldırılmasına, "Davacının borca ve imzaya itirazının süre aşımı nedeniyle reddine, zaman aşımı sebebiyle icranın geri bırakılması talebinin reddine" dair karar verilmesi gerektiğinden aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur....
CEVAP Davalı alacaklı cevap dilekçesinde; şikayetçi borçlu hakkında 08.12.2014 tarihi itibariyle maaş haczinin uygulandığını, bu tarihten itibaren 3 yıllık zaman aşımı süresinin dolmadığını, her ay tahsilatın devam ettiğini, şikayetçi tarafından yapılan borca itiraz yargılamasında mahkemece takibin durdurulmasına karar verildiğinden yargılama süresince dosyada işlem yapılamadığını, talepleri üzerine 25.12.2014 ve 10.01.2017 tarihlerinde borçlu hakkında malvarlığı sorgulama işlemleri yapıldığını, takibin zaman aşımına uğramadığını savunarak şikayetin reddini talep etmiştir. III....
Daha sonra borçlu yenileme emri tebliğ edilmesi ise ona yeni bir itiraz hakkı bahşetmez. Somut olayda borçluya gönderilen örnek 10 numaralı ödeme emri 09.04.2012 tarihinde tebliğ edilmiş, borçlu itiraz ve şikayetlerini süresinden sonra 24.07.2014 tarihinde bildirmiştir. Borçlunun şikayet dilekçesinde ödeme emri tebligatının usulsüz olarak yapıldığı yönünde bir iddiası da bulunmamaktadır. Bu durumda, istemin süre aşımı nedeni ile reddi gerekirken, işin esasının incelenerek şikayetin kabulüne karar verilmesi isabetsizdir. SONUÇ :Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK'nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 28.05.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
, davalı tarafın süresi içerisinde zaman aşımı definde bulunmadığı için bono kambiyo senedi vasfını kaybetmeyeceğini, müvekkilinin bonoya davalı olarak icra takibi yapabilmesinde itirazın kesin kaldırılması yoluna başvurmasında herhangi bir sakıncanın olmadığını, borçlu tarafın borca itiraz dilekçesinde zaman aşımına yönelik olarak herhangi itirazın olmamasına rağmen ilk derece mahkemesinin davada zaman aşımı olgusunu resen kendiliğinden inceleyerek müvekkili aleyhine karar verdiğini, borçlunun zaman aşımı definde bulunması halinde alacaklı kambiyo hukukundan kaynaklanan haklarını yitireceğini, davalı tarafın borca itiraz dilekçesinde herhangi bir şekilde senet altındaki imzaya itiraz ettiğine ilişkin beyanının bulunmadığını, bu nedenle mahkeme kararının kaldırılmasına, takibin devamına, Sivas İcra Müdürlüğü'nün 2022/13276 Esas sayılı dosyasına yapılan itirazın kaldırılmasına, borçlu aleyhine %20'den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama gideri ve vekalet...
Davacı borçlu tarafından asıl dava ile usulsüz tebliğ şikayeti yapılmış birleşen dava da ise imzaya ve borca itirazlar ile zaman aşımı itirazı ileri sürülmüştür. Tebligatın usulsüz yapıldığına ilişkin şikayet mahkemede her türlü delille ispat edilebileceğinden, duruşma açılmadan, şikayetçiye (borçluya) ve karşı tarafa (alacaklıya) anılan konudaki delillerini mahkemeye ibraz etmeleri için imkan tanınmadan talep hakkında dosya üzerinden karar verilmesi usule aykırıdır (HGK.nun 2003/12- 600 esas 2003/606 karar). Keza davacı borçlunun birleşen davada imzaya, borca ve zaman aşımına ilişkin itirazları şikayet mahiyetinde olmayıp belirtilen hususlar yönünden duruşma açılmadan karar verilemez. HMK'nın 317 maddesine göre cevap dilekçesi verme ve itiraz süresi iki haftadır. Davalı alacaklıya dava dilekçesi ve tensip zaptının tebliğ edilmediği anlaşılmıştır....
İDDİANIN ÖZETİ: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle ,müvekkillerinin murisi hakkında Beykoz icra müdürlüğünün 2021/1938 esas sayılı dosyası ile icra takibinde bulunulduğu, takibe konu senetler altındaki imzanın müvekkillerinin murisi Mahmut Özdemir'e ait olmadığını, takibe konu senetlerin zaman aşımına uğradığını, senet suretlerinin müvekkiline tebliğ edilmediğini, senetlerin kambiyo vasfını yitirdiğini ileri sürerek imzaya itirazda ,zaman aşımı itirazı, borca itiraz ve şikayette bulunmuştur. Davalı vekili davanın reddini istemiştir....