Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

iptali gerektiğini, gündemin 4.maddesinde alınan yönetim kurulu üyelerinin oy çokluğu ile ibrası kararının iptali gerektiğini, yönetim kurulu başkanı ...'...

    Davalı kooperatif yetkilisi, genel kurulun iptali gerektiren bir durum bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; yönetim kurulunun ibra edilmemesinin doğrudan yönetim kurulunun düşmesi veya genel kurul kararlarının iptali sonucunu doğurmayacağı, bunun için 6762 sayılı TTK 'nın 341. maddesi uyarınca süresinde dava açılması gerektiği, davanın yönetim kurulunun ibra edilmediği 19.06.2011 tarihli genel kurul toplantısından sonra bir ay içerisinde açılmadığı, ibranın yapılmadığı genel kurulda yönetim kurulunun yeniden seçimine ilişkin bir karar alınmadığı, 27.05.2012 tarihli genel kurul toplantısında davacıların herhangi bir muhalefet şerhlerinin bulunmadığı, davacıların anasözleşmenin 38 ve 6762 sayılı TTK'nın 381. maddelerinde sayılan dava açma hakkı olan kimselerden olmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacılar vekili temyiz etmiştir....

      Zira TTK'nun 439.maddesinde azlığa genel kurulun red kararına karşı gerekli şartlar yerine getirilmişse özel denetçi atanması talebiyle mahkemeye başvurma hakkı getirilmiş olup, kararın reddi halinde iptali isteminde hukuki yarar bulunmamaktadır. Bu sebeple bu maddenin iptali talebinin reddine karar verilmiştir. 20/01/2021 tarihli olağanüstü genel kurul toplantısında alınan 3 no'lu genel kurul kararının iptali talebi yönünden; Anonim şirket yönetim kurulu üyelerinin görevden alınması TTK'nun 364.maddesinde düzenleme altına alınmış olup, yönetim kurulu üyeleri esas sözleşmeyle atanmış olsalar dahi, gündemde ilgili bir maddenin bulunması veya gündemde madde bulunmasa bile haklı bir sebebin varlığı halinde, genel kurul kararıyla her zaman görevden alınabilecektir. Davalı şirketin .....'...

        Buna göre ortada ihracı onaylayan bir genel kurul kararının bulunmasına ve davanın da genel kurul kararından önce açılmış olmasına göre, artık davanın yönetim kurulu kararının iptali davası olarak görülmesi mümkün olmadığından, davanın genel kurul kararının iptali davası olarak ele alınıp, yönetim kurulunun genel kurulda onaylanan ihraç kararının 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu ve anasözleşme hükümlerine göre değerlendirilmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, genel kurul kararı gözden kaçırılarak yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır. 2-Bozma nedenine göre, davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir....

          ASIL DAVADA DAVA Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin, davalı şirketin ortağı, yönetim kurulu üyesi ve murahhas azası olmasının yanı sıra %24 pay sahibi bulunduğunu, yönetim kurulunun iki üyesinin, haber vermeden, 28/05/2014 tarihinde 2014/1 sayılı karar alarak genel kurul toplantısı yapılmasını kararlaştırdıklarını, herhangi bir yönetim kurulu kararı olmaksızın alınan genel kurulun 18/07/2014 tarihinde yapılması kararının, emredici düzenlemelere aykırılık taşıdığını, hiç çağrı yapılmadan gerçekleştirilen genel kurul toplantısı ve alınan kararların yok hükmünde olduğunu, TTK m.407 gereğince, “murahhas üyelerle en az bir yönetim kurulu üyesinin genel kurul toplantısında hazır bulunmaları şarttır” hükmü bulunduğunu iddia ederek 28/05/2014 tarihli yönetim kurulunun ve bu toplantıda alınan kararların, 27/06/2014 tarihli genel kurulun yapılamadığına ilişkin tutulan tutanakla alınan kararların ve sonuç olarak 18/07/2014 tarihli genel kurul toplantısının ve bu toplantıda alınan...

          Davacının yönetim kurulu kararına karşı yapmış olduğu itirazın değerlendirilmeksizin 20.05.2012 tarihinde yapılan genel kurul toplantısında davacının kooperatiften ihracına ilişkin karar alındığı, alınan genel kurul kararı usulüne uygun olarak yapılmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne genel kurul kararın ihraç ile ilgili maddesinin iptaline karar verilmiştir. Karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Hakkında yönetim kurulunca ihraç kararı verilen üye 3 ay içerisinde ihraç kararının iptali davasını açabilir veya bu süre içinde genel kurula itirazda bulunabilir veya genel kurul itirazı beklemeden yönetim kurulu kararını onaylamak üzere gündemine alabilir. Somut olayda bu şekilde gerçekleşmiş ve davacı hem genel kurulun hem de yönetim kurulu kararının ihraç kararlarının iptalini dava etmiştir. Davanın süresinde olduğu hususunda bir tereddüt yoktur. Çünkü genel kurul kararı davacıya tebliğ edilmemiştir....

            ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2016/614 Esas KARAR NO : 2018/159 DAVA : Genel Kurul Kararının İptali (Kooperatif Genel Kurul Kararının İptali) DAVA TARİHİ : 12/08/2016 KARAR TARİHİ : 09/03/2018 Mahkememizde görülmekte olan Genel Kurul Kararının İptali (Kooperatif Genel Kurul Kararının İptali) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; davalı kooperatifin ... 2016 tarihinde yaptığı 2014 ve 2015 yıllarına ait Olağan Genel Kurul Toplantısının ... tarihinde Yönetim Kurulu kararı ve hazırladığı gündemle yapıldığını, bu toplantıda yasaya, usule ve ana sözleşmeye aykırı bulunan hususlara ilişkin itirazların yapıldığını ve bu itirazların yasanın aradığı genel Genel Kurul Toplantısına şerh edildiğini, Kooperatifler Kanununun 45. Maddesinde " Genel kurul Olağan ve gerektiğinde olağanüstü olarak toplanır....

              TTK'nın 449. maddesine göre genel kurul kararlarının iptali ve butlanı davası açıldığı taktirde mahkeme, yönetim kurulu üyelerinin görüşünü aldıktan sonra dava konusu kararların yürütmesinin geri bırakılmasına karar verebilir....

                söylenebileceği, davalının davacı pay sahibinin kendisinin de yönetim kurulu üyesi olduğu ve ücret aldığı dönemlere ilişkin herhangi bir itirazda bulunmadığını, dava açmadığını: ancak kendisi dışında pay sahipleri yönetim kurulu üyesi olup ücret aldığında dava açtığını ve bunun çelişkili davranış yasağına aykırılık teşkil edeceğini savunduğu, bir genel kurul kararının iptalinin ancak bir dava yoluyla ileri sürülebileceği, iptal davası ile genel kurulda alınan tüm kararların iptali talep edilebileceği gibi bir ya da birkaç kararın da iptali talep edilebileceği, bu anlamda her genel kurul kararının birbirinden bağımsız olduğu, davacının daha önceki yıllarda genel kurul kararlarına muhalif kalmamış olmasının dava konusu genel kurul kararı için sahip olduğu iptal davası açma hakkını ortadan kaldırmayacağı, nitekim dava konusu şirketin 2013 yılına ait genel kurul toplantısında yönetim kuruluna ödenecek ücretlere ilişkin aldığı kararın iptaline ilişkin yerel mahkemece verilen red kararının...

                  Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, davacıların ihracına ilişkin yönetim kurulu kararları ve iptali istenen genel kurul kararlarının yasa ve anasözleşmeye uygun olduğu gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacılar vekili temyiz etmiştir. 1)Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, 07.11.2009 tarihli genel kurul kararlarından davacıların ihracına dair 6. madde dışındaki kararların iptali istemine ilişkin red kararının yerinde olmasına göre, davacılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde değildir. 2)Dava, ihraç kararının iptali istemine ilişkindir. 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 16. maddesi uyarınca, tebliğ edilen ihraç kararı yönetim kurulunca verilmiş ise, ortak, üç aylık süre içinde genel kurula itiraz edebileceği gibi, mahkemede itiraz davası da açabilir....

                    UYAP Entegrasyonu