Yasal düzenlemede yöneticinin, özen ve bağlılık yükümü ile diğer kanunlardan ve şirket sözleşmesinden doğan yükümlülüklerini ağır bir şekilde ihlal etmesinin veya şirketin iyi yönetimi için gerekli yeteneği kaybetmesinin haklı sebep olarak kabul olunacağı düzenlenmiştir. Bu durumda, mahkemece, her somut olayın özelliğine göre açıklanan biçimde azil için haklı nedenlerin oluşup oluşmadığının değerlendirilmesi gerekmektedir. Limited şirket müdürünün azli davasında haklı sebebin varlığını ispat yükü davacıdadır. Azil davasının açılabilmesi için azli isteyen kişinin yani davacının şirkette ortak olması yani aktif dava ehliyetinin olması gerekmektedir. Müdürün azli davasının açılabilmesi için bu hususun Genel Kurul’dan talep edilmiş olması şart değildir, ancak ortak bu konuyu öncelikle Genel Kurul’a getirebilir. Pay sahibinin../... e-imza e-imza e-imza e-imza .../...TTK md. 630/2 ile düzenlenen hakkı şirket esas sözleşmesi yada Genel kurul kararıyla kaldırılamaz ve sınırlandırılamaz....
TTK'nın 630/2 maddesi; ''Her ortak, haklı sebeplerin varlığında, yöneticilerin yönetim hakkının ve temsil yetkilerinin kaldırılmasını veya sınırlandırılmasını mahkemeden isteyebilir.'' hükmünü, maddenin 3.fıkrası ise, ''Yöneticinin, özen ve bağlılık yükümü ile diğer kanunlardan ve şirket sözleşmesinden doğan yükümlülüklerini ağır bir şekilde ihlal etmesi veya şirketin iyi yönetimi için gerekli yeteneği kaybetmesi haklı sebep olarak kabul olunur'' hükmünü haizdir. TTK'nın 630.maddesi uyarınca açılan yöneticinin azli davası yönünden özel bir geçici hukuki koruma öngörülmediğinden, bu davada ihtiyati tedbir talep edilmesi halinde bu konuda HMK'nın 389 vd. maddelerinin uygulanması gerekir. Buna göre, ihtiyati tedbir kararı verilebilmesinin en önemli şartı bir ihtiyati tedbir sebebinin mevcut olmasıdır....
TTK'nın 630/2 maddesi; ''Her ortak, haklı sebeplerin varlığında, yöneticilerin yönetim hakkının ve temsil yetkilerinin kaldırılmasını veya sınırlandırılmasını mahkemeden isteyebilir.'' hükmünü, maddenin 3.fıkrası ise, ''Yöneticinin, özen ve bağlılık yükümü ile diğer kanunlardan ve şirket sözleşmesinden doğan yükümlülüklerini ağır bir şekilde ihlal etmesi veya şirketin iyi yönetimi için gerekli yeteneği kaybetmesi haklı sebep olarak kabul olunur'' hükmünü haizdir.TTK'nın 630.maddesi uyarınca açılan yöneticinin azli davası yönünden özel bir geçici hukuki koruma öngörülmediğinden, bu davada ihtiyati tedbir talep edilmesi halinde bu konuda HMK'nın 389 vd. maddelerinin uygulanması gerekir. Buna göre, ihtiyati tedbir kararı verilebilmesinin en önemli şartı bir ihtiyati tedbir sebebinin mevcut olmasıdır....
İNCELEME VE GEREKÇE Dava, TTK'nın 630/2 maddesi uyarınca yöneticinin azli ve kayyım atanması istemine; istinaf, dava dışı şirkete kayyım atanması yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesi talebinin reddine dair ara karara ilişkindir. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sırasında ihtiyati tedbir isteminin reddine dair 28.02.2023 tarihli ara karar verilmiş; bu ara karara karşı davacı vekilince, yasal süresi içinde istinaf başvurusunda bulunulmuştur. İstinaf incelemesi, HMK'nın 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf başvuru nedenleriyle ve kamu düzenine aykırılık yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır. Davacı şirket, ortağı olduğu dava dışı şirketin müdürlerinin davalı şirketler olduğunu, davalıların dava dışı Akvaryum Tur. Tic. Ltd. Şti.'...
Ortak ve şirket yöneticileri arasındaki sorunların şirkete yönetim kayyımı atanmasına gerekçe yapılması olanaksızdır.Davacının, genel kurul kararı ile seçilen müdüre ilişkin genel kurul iptali, müdürün sorumluluğu sebebiyle yöneticinin sorumluluk davası açması imkanı olduğu gibi, bilgi ve belge talebine ilişkin genel kuruldan talepte bulunması ve TTK.nun 614 m. uyarınca bilgi alma ve inceleme haklarını kullanması imkan dahilindedir. Yine özel denetçi tayini isteminde bulunulabilir. Müdürü hasım göstererek TTK.nun 630. m. uyarınca müdürün azli davası açabilir. Ancak şirkete yöneltilen eldeki davada, kötü yönetim iddiası ile kayyım atanması siteminde bulunulamaz. Açıklanan sebeplerle davacının yönetim kayyımı, mümkün olmazsa denetim kayyımı atanması istemleri, yasal şartları oluşmadığından reddedilmiştir....
Dava, haklı nedenlerle limited şirket müdürünün azli ve davalı şirkete kayyım atanması istemlerine ilişkin olup, dosya kapsamında bulunan taraf beyanları ve iradeleri gözetildiğinde tarafların davalı şirketin ortakları oldukları, davalı ... ...’un bu şirketin müdürü olduğu ve halen görevine devam ettiği hususları uyuşmazlık konusu değildir. Uyuşmazlık, müdür olan davalı ... ...’un bu görevinden azlini gerektirir haklı nedenin var olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. 6102 sayılı TTK'nın 630/2. maddesi uyarınca her ortak, haklı nedenlerin varlığı halinde limited şirket yöneticilerinin yönetim hakkının ve temsil yetkilerinin kaldırılmasını mahkemeden talep edebilir. Anılan maddenin sonraki fıkrasında ise; yöneticinin, özen ve bağlılık yükümü ile diğer kanunlardan ve şirket sözleşmesinden doğan yükümlülüklerini ağır bir şekilde ihlal etmesinin veya şirketin iyi yönetimi için gerekli yeteneği kaybetmesinin haklı sebep olarak kabul olunacağı düzenlenmiştir....
Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/924 E. sayılı yöneticinin azli ve kayyum atama talepli davalar, .... Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/1184 E. Sayılı ... tarafından açılan dava ile başkaca diğer ...ne yönelik açılmış davalardan iş bu sözleşme tarihinden itibaren 3 işgünü içerisinde feragat edeceklerdir. İş bu sözleşme ile ...'ne yönelik geçmişte doğmuş olduğunu iddia ettikleri yada gelecekte doğmuş olabilecek tüm diğer hak ve alacaklarından da feragat ettiklerini ve her türlü alacak iddiası sebebiyle gayri kabili rücu şekilde ibra ettiklerini kabul, beyan ve taahhüt ederler.'' şeklinde ibraya ilişkin düzenleme mevcuttur. Bu şekildeki ibranın, ibra tarihinden önce açılan işbu davadaki alacağı da kapsadığı nazara alınarak davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi doğru değildir. Hüküm bu nedenle bozulmalıdır....
İhtiyati tedbir kesin hükme kadar devam eden, yargılama boyunca tarafların dava konusu ile ilgili olarak hukuki durumunda meydana gelebilecek zararlara karşı öngörülmüş geçici nitelikte geniş veya sınırlı hukuki korumadır. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 630/(2) ve (3). maddelerinde de; her ortağın, haklı sebeplerin varlığında, yöneticilerin yönetim hakkının ve temsil yetkilerinin kaldırılmasını veya sınırlandırılmasını mahkemeden isteyebileceği, yöneticinin, özen ve bağlılık yükümü ile diğer kanunlardan ve şirket sözleşmesinden doğan yükümlülüklerini ağır bir şekilde ihlal etmesi veya şirketin iyi yönetimi için gerekli yeteneği kaybetmesinin haklı sebep olarak kabul olunacağı belirtilmiştir. Limited şirket müdürünün azli istemiyle TTK'nın 630. Maddesi gereği açılan bu davanın sadece şirket müdürüne yöneltilmesi gerekli ve yeterli olup ayrıca şirkete husumet yöneltilmesi aranmaz....
İhtiyati tedbir kesin hükme kadar devam eden, yargılama boyunca tarafların dava konusu ile ilgili olarak hukuki durumunda meydana gelebilecek zararlara karşı öngörülmüş geçici nitelikte geniş veya sınırlı hukuki korumadır. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 630/(2) ve (3). maddelerinde de; her ortağın, haklı sebeplerin varlığında, yöneticilerin yönetim hakkının ve temsil yetkilerinin kaldırılmasını veya sınırlandırılmasını mahkemeden isteyebileceği, yöneticinin, özen ve bağlılık yükümü ile diğer kanunlardan ve şirket sözleşmesinden doğan yükümlülüklerini ağır bir şekilde ihlal etmesi veya şirketin iyi yönetimi için gerekli yeteneği kaybetmesinin haklı sebep olarak kabul olunacağı belirtilmiştir. Limited şirket müdürünün azli istemiyle TTK'nın 630. Maddesi gereği açılan bu davanın sadece şirket müdürüne yöneltilmesi gerekli ve yeterli olup ayrıca şirkete husumet yöneltilmesi aranmaz....
Yöneticinin, özen ve bağlılık yükümü ile diğer kanunlardan ve şirket sözleşmesinden doğan yükümlülüklerini ağır bir şekilde ihlal etmesi veya şirketin iyi yönetimi için gerekli yeteneği kaybetmesi haklı sebep olarak kabul olunur..." hükmü yer almaktadır. Taraflar , davalı Hayat Pınarı Özel Rehibilitasyon San.ve Tic.Ltd.Şti.'nin ortağı olup,herbiri eşit hisseye sahiptirler ve davalı ortağın şirketi münferiden temsil yetkisi vardır. Davacı ortak, basiretsiz yönetim ve kötü niyetli davranışlar nedeniyle şirketin zarara uğratıldığını iddia ederek davalı ortağın müdürlükten azlini talep etmişlerdir. Müdürlükten azil için, azli istenen ortağın şirket yönetiminde kusurlu ve kötü niyetli olması ve talep eden davacının da ondan daha az kusurlu olması gerekmektedir....