WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı erkek tarafından; kusur belirlemesi, kadın lehine hükmedilen tazminatlar, nafakalar ve velayet yönünden, davalı-karşı davacı kadın tarafından ise, tazminatların ve nafakaların miktarı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı-karşı davacı kadının tüm, davacı-karşı davalı erkeğin ise aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Ortak çocukların yargılama sırasında davacı-karşı davalı babanın yanında kaldığı anlaşılmaktadır. Bu durumda ortak çocuklar için karar tarihinden itibaren değil, anneye fiilen teslim edildiği tarihten itibaren tedbir nafakası tayin edilmesi gerekir....

    kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davacı kadın yararına takdir edilen maddi ve manevi tazminat azdır....

      ın inceleme sırasında ergin olduğunun anlaşılmasına göre, davalı erkeğin tüm, davacı kadının ise aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumlarına, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur derecelerine, paranın alım gücüne, ihlal edilen mevcut ve beklenen menfaatlerin kapsamına nazaran, davacı kadın yararına hükmolunan maddi tazminat azdır. Türk Medeni Kanununun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile Türk Borçlar Kanununun 50. ve devamı maddeleri hükmü nazara alınarak, daha uygun miktarda maddi tazminat (TMK m. 174/1) takdiri gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı kadın tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı kadının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2- Yapılan yargılama ve toplanan delillerden ortak çocuğun anne yanında yaşamını sürdürdüğü anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca; 1997 doğumlu ortak çocuk ......

          ın temyiz inceleme tarihi itibariyle ergin olduğunun anlaşılmasına göre erkeğin tüm, kadının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumlarına, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur derecelerine, paranın alım gücüne, ihlal edilen mevcut ve beklenen menfaatlerin kapsamına nazaran, davacı kadın yararına hükmolunan maddi tazminat azdır. Türk Medeni Kanunu'nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile Türk Borçlar Kanunu'nun 50 ve 51. maddesi hükümleri nazara alınarak, daha uygun miktarda maddi tazminat (TMK m. 174/1) takdiri gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir. 3-Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre ortak çocuk ... için takdir edilen iştirak nafakası azdır. Mahkemece Türk Medeni Kanunu'nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak daha uygun miktarda nafakaya hükmedilmesi gerekir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı-karşı davacı kadın tarafından erkeğin davasının kabulü, tazminatların ve nafakaların miktarı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle ortak çocuk Umut'un inceleme tarihinde ergin olduğunun, tedbir nafakasının çocuğun ergin olduğu tarihe karar devam edeceğinin anlaşılmasına göre, davalı-karşı davacı kadının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davalı-karşı davacı kadın yararına...

              Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 1995/1083 esas sayılı dosyasında ortaklığın tespiti ve pay defterine tescil istemli dava açtığını, açılan dava neticesinde mahkemece müvekkilinin ortaklığının tespitine karar verildiğini, ancak söz konusu kararda tescile ilişkin hüküm bulunmaması nedeniyle müvekkilinin ortak olarak kaydının yapılmadığını, şirketin gayri faal olduğunu, şirkete ve yöneticilerine ulaşılamadığını, müvekkilince şirkete gönderilen paranın o tarihteki dolar kuru üzerinden 14.300 dolara tekabül ettiğini, dava tarihi itibariyle bu meblağın 27.224.782.000 TL (27.224,78 TL) olduğunu ileri sürerek dava konusu meblağın ödeme günündeki kur üzerinden faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın zamanaşımına uğradığını, davacının istemlerinin yasal dayanaktan yoksun olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; Isparta 1....

                Davalı, davacı ile kuzen olduğunu, 11.06.2009 tarihinde %50 ortak olarak kurmuş oldukları ....’nin hesaplarını şirket müdürü olarak davacının tuttuğunu, bahsedilen ödemelerin şirketin yarı ortağı olan şahsına ödenen gelirler olduğunu savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece davacının, icra takibine konu paranın borç olarak ve iade edilmek üzere davalıya gönderildiğini somut ve yazılı delillerle kanıtlayamadığı, incelenen dekontlarda paranın borç olarak gönderildiğine dair bir ibare bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş ise de; dosya içerisinde mevcut bulunan icra takibine konu dekont asılları incelendiğinde; bir kısım dekontların açıklama bölümünde “avans” yazdığı görülmüştür....

                  Şubesinde ortak hesap açtırdığını, bu hesaba 20.000,00 TL yatırdığını, bilahare 4.000,00 TL'sinin kendisinin çektiğini, bakiye 16.000,00 TL'nin ise davalı tarafından çekildiğini ve kullanıldığını, ancak davalının bakım yükümlülüğünü yerine getirmediğini ileri sürerek, davalı tarafından bankadan çekilen 16.000,00 TL'nin tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir. Davanın reddine dair verilen kararın temyizi üzerine dairemizce, mahkemece, müşterek hesaptaki paranın yarı payının davacıya ait olduğunun kabul edilerek buna göre taraf delillerinin değerlendirilmesi ve sonucuna göre karar verilmesi gereğine değinilerek bozulmuş; bozmaya uyularak yapılan yargılama neticesinde, davanın kısmen kabulü ile, 6.000,00 TL'nin tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, müşterek hesaptaki paranın, davacının bilgisi ve rızası dışında kullanılması nedenine dayalı tahsili istemine ilişkindir....

                    dolandırılmış olduğunu, söz konusu paranın iadesinin gerektiğini, yönetim kurulu başkanı olana davalı ...'...

                      UYAP Entegrasyonu