ilişkinin babalık duygularının tatmini bakımından yetersiz olduğu, bu sebeple İlk Derece Mahkemesince belirlenen kişisel ilişki günleri yanında, babanın Danimarka'da ortak çocuğun ise Türkeye'de yaşadığı gözetilerek ortak çocuk ile baba arasında babalık duygularını tatmin edecek, bu hakkın rahatça kullanılmasına engel olmayacak şekilde daha uygun süreli kişisel ilişki kurulması gerektiği gerekçesiyle erkeğin bu yöne ilişkin istinaf itirazının kabulüne, ortak çocuk ile baba arasında, okul yarıyıl tatilinin ilk haftası Pazartesi günü saat 10.00' dan üçüncü Pazartesi günü saat 10.00'a kadar, Dini bayramların ikinci günü saat 10.00' dan üçüncü günü saat 18.00' e kadar, her yıl 1 Temmuz günü saat 10.00' dan 31 Temmuz günü saat 18.00' e kadar kişisel ilişki kurulmasına, erkeğin sair yönlere ilişkin istinaf itirazları yönünden kararda isabetsizlik bulunmadığından bu yönlere ilişkin istinaf itirazlarının esastan reddine karar verilmiştir....
Hukuk Dairesinin kararının kişisel ilişki düzenlemesi yönünden bozulmasına karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; veâyeti anneye verilen ortak çocukla baba arasında yeniden kişisel ilişki düzenlenmesine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi veya Kişisel İlişkinin Yeniden Düzenlemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacının, velayetin değiştirilmesi talebinin reddine yönelik temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacının kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi talebinin reddine yönelik itirazlarının incelenmesine gelince; Davacı davasını terditli olarak açmış, velayetin değiştirilmesi aksi halde müşterek çocukla tesis edilen kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesini talep etmiştir. Taraflar ......
yönelik cinsel içerikli davranışlar olarak değerlendirildiği, baba ile çocuklar arasında kurulan kişisel ilişkinin şimdilik anne refakatında haftada 2 saat olarak düzenlenmesinin çocukların üstün yararına olacağı ve kişisel ilişki konusunda daha sonra yeniden değerlendirme yapılmasının uygun olacağı rapor edilmiştir. Kişisel ilişki düzenlemesi kamu düzenine ilişkin olup, re'sen araştırma ilkesi geçerlidir. Kişisel ilişki düzenlemesi yapılırken yargılama sonrasında meydana gelen gelişmelerin dahi göz önünde tutulması gerekir. Bu sebeple, mahkemece velayeti anneye verilen ortak çocuklarla baba arasında kurulacak kişisel ilişki düzenlemesinde yukarıda belirtilen raporların da değerlendirilmesi gerekli hale geldiğinden, Dairemizin bozma ilamının kişisel ilişkiye yönelik 3 nolu bendinde belirtilen baba ile çocuklar arasında kurulan kişisel ilişkinin az olduğu şeklindeki bozma kısmı kaldırılarak, yerine karar tarihinden sonra dosyaya sunulan .......
Çocuk ile ana ve babası, düzenli kişisel ilişki elde etme ve bu ilişkiyi sürdürme hakkına sahiptir. Ana ve babası ayrı olan çocuğun ebeveyniyle düzenli kişisel ilişki kurması ve bu ilişkiyi sürdürmesi çocuk için bir hak olduğu gibi, ana ve baba için de haktır. Kişisel ilişki sadece çocuğun üstün yararı gerektirdiği takdirde kısıtlanabilir veya kaldırılabilir. Kişisel ilişkinin düzenlenmesinde çocuğun bedeni ve fikri gelişimi yanında ana ve/veya babalık duygularını tatmin de önemlidir. Çocuk ile babası arasında yeterli kişisel ilişki kurulamadığı taktirde güven duygusunun oluşamayacağı açıktır. Somut olayda, davacı babanın boşanma karar tarihinde Türkiye’de yaşadığı, yeniden evlendiği ve İsviçre’de yaşamaya başladığı, çocuğu yalnızca yaz aylarında görebildiği anlaşılmaktadır....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı tarafından, kişisel ilişki süresi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü; Kişisel ilişki düzenlenirken çocuğun yaşı, ana ve babalık duygusunun tatmini, çocuğun yüksek yararı birlikte değerlendirilerek; çocuğun kişisel gelişimine en uygun düzenleme tercih edilmelidir. Velayeti anneye verilen müşterek çocuk Kadir 20.11.2010 doğumlu olup anne bakım ve şefkatine muhtaçtır. Baba yanında yatılı kalacak şekilde kişisel ilişki düzenlemesi bedeni ve fikri gelişimini olumsuz etkileyecektir. Bu nedenle müşterek çocuğun yaşı gözönüne alınarak babayla yatılı kalmayacak şekilde uygun süreyle kişisel ilişki düzenlenmesi gerekirken, yazılı şekilde düzenleme yapılması doğru bulunmamıştır....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Kişisel İlişki Kurulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Büyükbaba ve büyükannesiyle kişisel ilişki kurulmasına karar verilen ...23.01.2007 doğumlu olup ana bakım ve ilgisine en çok ihtiyaç duyulan dönemdedir. Ayda üç hafta sonu kişisel ilişki düzenlemesi çocuğun yaşı ve dosya kapsamındaki bilgilere göre fazla olduğu gibi, davalı Anneyi de sürekli eve bağımlı hale getirecek niteliktedir. Ne var ki bu yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden kararın Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438. maddesine göre düzeltilerek onanmasına karar verilmesi gerekmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı kadın tarafından; velayet ve kişisel ilişki düzenlemeleri yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Mahkemece, boşanma davasının reddine karar verildiği, ortak çocukların velayetinin anne ve babada bulunduğu, kişisel ilişki için ise ayrı bir dava açılmadığı halde velayetin anneden alındığından bahisle anne ile ortak çocuklar arasında kişisel ilişki düzenlemesi usul ve kanuna aykırıdır. Ne var ki bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir (HUMK m.438/7)....
Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Mahkemece baba ile çocuk arasında kişisel ilişki çocuk 6 yaşını bitirinceye kadar ve 6 yaşını bitirdikten sonra şeklinde ayrı ayrı düzenlenerek, kademeli bir kişisel ilişki düzenlemesi yapılmıştır. Değişen koşullara göre, çocuğun yaşı ve eğitim durumu gözetilerek kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi her zaman istenebilir. Kişisel ilişki kurulmasına yönelik hüküm kurulurken; gelecek yıllardaki koşullar önceden bilinemeyeceğinden, şimdiden çocuk ile baba arasında kademeli bir şekilde kişisel ilişki düzenlenmiş olması isabetsiz olduğu gibi, baba ile çocuk arasında düzenlenen kişisel ilişki süresi ortak çocuğun yaşı da gözetildiğinde babalık duygularını tatmin edecek yeterlilikte değildir....
Kişisel ilişki sebebiyle çocuğun huzuru tehlikeye girer veya ana ve baba bu haklarını Türk Medeni Kanununun 324. maddesinin (1.) fıkrasında gösterilen yükümlülüklerine aykırı olarak kullanırlar veya çocuk ile ciddi olarak ilgilenmezler ya da diğer önemli sebepler varsa, kişisel ilişki hakkı kendilerinden alınabilir (TMK m. 324/2). Çocuk ile ana ve babası, düzenli kişisel ilişki elde etme ve bu ilişkiyi sürdürme hakkına sahiptir. Ana ve babası ayrı olan çocuğun ebeveynleriyle düzenli kişisel ilişki kurması ve bu ilişkiyi sürdürmesi ana ve baba için bir hak olduğu gibi çocuk için de haktır. Bu tür kişisel ilişki sadece çocuğun yüksek yararı gerektirdiği takdirde kısıtlanabilir veya engel olunabilir....